Mersin furanı Bakan Özak açtı

Mersin furanı Bakan Özak açtı

MERSİN - Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak, kentsel dönüşüm uygulamasının, Türkiye`nin önümüzdeki 50 yılına damgasını vuracağını belirterek, "Türkiye`de inanılmaz derecede büyük bir alan ya rehabilite edilecek ya yıkılıp tekrardan yapılacak ya da yıkılıp başka yerde dönüşümü yapılacak. Bu konuda Türkiye`de büyük bir pazar olacak ve bu pazar inanılmaz bir canlılık ve istihdam oluşturacak" dedi.Bakan Özak, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası`nın önderliğinde Forza Fuarcılık tarafından düzenlenen "Mersin Yapı ve Emlak Fuarı"nın açılışına katılmak üzere Mersin`e geldi. Fuar alanının girişinde, Karadenizli hemşehrileri tarafından horon gösterisi ile karşılanan Bakan Özak, horon ekibi ile bir süre sohbet etti. Fuarın açılışında konuşan Bakan Özak, her geçen gün değişen ve gelişen bir Türkiye manzarasını görmekten mutluluk ve gurur duyduklarını belirterek, düzenlenen fuarların, Türk ekonomisinin canlılığının bir göstergesi olduğunu vurguladı.Türkiye`nin, hükümetin sağladığı güven ve kalıcı istikrar ile büyük bir ekonomi ve atılım içerisine girdiğini dile getiren Özak, "Bugün artık bu büyümenin meyvelerini toplar hale geldik. Mevcut istikrar ve güven ortamı devam ettikçe ülkemiz yatırımlar için bir cazibe merkezi olmaya devam edecek. Türkiye ekonomisi 2003-2006 yılları arasında ortalama yüzde 7.3 olarak büyüdü, bu gerçekten önemli bir rakam. 2007 yılının ilk 6 ayında yüzde 5.2 büyüdük ve dünyanın 17. büyük ekonomisi, Avrupa`nın 16. büyükekonomisi olduk. 2008`de 520 milyar dolar Gayri Safi Milli Hasıla`yı (GSMH) hedefliyoruz. Sermaye yatırımları toplamında ise 2008 yılında 155 milyar YTL`yi hedefliyoruz. Özel sektörümüzün sabit sermaye yatırımları 2008`de 125 milyar YTL olacak. Bu gelişmeler yatırım ortamının iyileştirilmesi bakımından büyük atılımlar gerçekleştirdiğimizi gösteriyor" dedi.Bakan Özak, inşaat ve emlak sektöründe de bu canlılığın yaşandığına işaret ederek, yıllardır durgunluk yaşayan inşaat sektörünün son 4 yıldır hız kesmeden büyümesini sürdürdüğünü, 2005 yılından itibaren büyüme arasında birinci sırayı inşaat sektörünün aldığını kaydetti. Türkiye 2005 yılında yüzde 7.6 büyürken inşaat sektörünün yüzde 21.5 ile bir rekor kırdığını hatırlatan Özak, 2006 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 6 büyürken, inşaat sektörünün yüzde 19.4 büyüdüğünü, 2007 yılının ilk 6 ayında ise Türkekonomisi yüzde 5.2 büyürken, inşaat sektörünün yüzde 16 oranda büyüyerek, en hızlı büyüyen sektör olmaya devam ettiğini söyledi. Bu verilerden hareketle, mevcut durumda inşaat sektörünün, genel ekonominin gelirlerinin 3 katı hızla büyüdüğüne tanık olduklarını anlatan Özak, bu büyümenin, GSMH`ye, istihdama ve katma değere de önemli katkı sağladığını, inşaat sektörü ile birlikte 200 alt kolun da harekete geçtiğini belirtti. Bakan Özak, Türkiye`nin 2006 yılında 23.3 milyon tonluk üretimiyle dünya ham çeliküretiminde 11. sırada yer aldığının altını çizerek, yine 2006 yılında toplam 70 milyon metreküp hazır beton üretimi ile Türkiye`nin, İspanya ve İtalya`dan sonra Avrupa`da üçüncü sırada yer aldığını vurguladı.YABANCILARA GAYRIMENKUL SATIŞIYabancılara gayrimenkul satışındaki yasa değiştikten sonra, özellikle Ege, Marmara ve Akdeniz`de yabancılara inanılmaz bir satış başladığını ifade eden Özak, "Bu da inşaat sektörünü olumlu yönde etkiledi. Dünyanın her yerinde mütekabiliyet esasına göre yabancılara satış yapılmaktadır. Bizim vatandaşlarımız Avrupa`da hangi ülkede gayrimenkul alabiliyorsa, diğer ülkelerin vatandaşları da Türkiye`de aynı şartlarda gayrimenkul alabilmektedir. Bu konuda hiçbir tereddüde gerek yoktur. Tapu müdürlüklerimizde2000 yılında 2 milyon işlem gerçekleşiyordu, 2006 yılında bu rakam 5 milyon işleme ulaşmıştır" diye konuştu.Yapı ve emlak sektöründe yaşanan gelişmelerin, güvenli ve kaliteli yapılaşmanın da önemini artırdığına dikkat çeken Özak, emlak alım satımını daha ciddi hale getirmek için Emlak Müşavirliği Yasası`nı önümüzdeki günlerde tekrar gündeme getireceklerini söyledi.Türkiye`de yapı denetim alanında görev alan firmaların sayısının 743`e ulaştığını belirten Özak, mühendis, mimar ve yardımcı kontrol elemanı olarak toplam 23 bin kişinin, 19 pilot bölgede toplam 163 milyon metre kare inşaatı denetlediğine vurgu yaptı. Özellikle yapı güvenliği açısından sorunların çözümü ve mimarla ilgili sorunlardan dolayı yapı denetim firmalarının kapatılması ile karşı karşıya kalındığının altını çizen Özak, "Bu aslında işin amacına aykırı. Önümüzdeki günlerde 2004 yılında Başbakanlığagiden yapı denetim hakkında kanun tasarısı ile ilgili yeni düzenlemeleri tekrar Meclis`e getirmeye çalışacağız. Hem yapı denetim firması olan arkadaşlar var hem de aynı arkadaşların müteahhitlik firmaları var. Bu yüzden belirleyici kontroller yapılmamaktadır. Bunu çok ciddi bir şekilde incelemekteyiz. Özellikle ihalelerde düşük fiyat sorgulaması konusunda da çalışmalarıl6zak, inşaat ve emlak sektörmız var. Bazı firmalar düşük fiyat önermekte ve bir evrak eksikliği ile `eyvallah` deyip çekip gitmekte. Bukonuda gerekli teminatı alıp, en düşük verene ihale verilmemelidir. Bu konuda da, müteahhitlerimizin sınıflandırılması ve sertifikalandırılması planlanıyor" şeklinde konuştu.KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİÖzellikle "Kentsel dönüşüm" diye adlandırılan uygulamanın, Türkiye`nin önümüzdeki 50 yılına imzasını koyacağını ifade eden Bakan Özak, şöyle konuştu:"Görüntü kirliliğinin olduğu, kaçak yapılaşmanın olduğu, çürümüş binaların ve gecekonduların olduğu kentlerimizi artık çağdaş hale getirmek için bu yasaya mutlaka ihtiyacımız vardır. İmar Yasası ile bunun önünü tamamen açacağız. Bu yalnız şehirlerimiz için değil, kazalarımız, köylerimiz ve yaylalarımız için de geçerli olacak. Özellikle bu dönüşüm alanları ile ilgili yasa çıktıktan sonra, inşaat malzemeleri üretenlere ve müteahhitlere sesleniyorum; Türkiye`de inanılmaz bir derecede büyük bir alan yarehabilite edilecek ya yıkılıp tekrardan yapılacak ya da yıkılıp başka yerde dönüşümü yapılacak. Bu konuda dünyanın büyük finansman, yapı şirketleri geliyorlar ve biz de onlara Türkiye`de böyle bir pazarın olacağını söylüyoruz. Bu gerçekten Türkiye`de inanılmaz bir canlılık ve istihdam oluşturacak."Özellikle Avrupa Birliği`nin şart koştuğu CE belgesinin patentinin alınıp kullanılması gerektiğini dile getiren Özak, aksi takdirde AB`ye çok önemli paralar ödendiğini, bu konuda TÜBİTAK`ın katkıları ile kalite kontrol yapacak firmalarla ilgili müracaatları değerlendirdiklerini ve büyük paraların yurt dışına gitmesini engellemeye çalıştıklarını kaydetti.MORTGAGE SİSTEMİ İLE İLGİLİ İYİLEŞTİRMELERÖzak, mortgage sisteminin Türkiye şartlarında çok da uygun olmadığına vurgu yaparak, faizlerin daha da düşmesi ve faizlerin bir kısmının sübvanse edilmesi gerektiğini söyledi. Bunu biraz TOKİ`de uyguladıklarını ancak, TOKİ`nin de tek başına yeterli olamadığını anlatan Özak, mortgage sektöründe özellikle gelişmiş ülkelerin önemli katkıları olacağını, bunun için vatandaşların da alım gücünün olması gerektiğini belirtti. Özak, son olarak Amerika`da yaşanan ekonomik krize dikkat çekerek, "Amerika`da yaşanankrizi hepimiz görüyoruz. Amerika gibi bir ülkede bu yaşanabiliyorsa çok dikkatli olmamız ve vatandaşımızı zor duruma sokmamamız gerekir" dedi.TOBB Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer ise, inşaat sektörünün tüm sektörlerle bağlantılı olan ve diğer sektörleri de hareketlendiren Türkiye`nin lokomotif bir sektörü olduğunu hatırlatarak, ülkemizde artan nüfus ve kentleşmeye bağlı olarak inşaat ve konut ihtiyacının da her geçen gün arttığını söyledi. Buna parelel olarak ülkemizde inşaat ve müteahhitlik sektörünün son 20 yılda önemli gelişmeler gösterdiğini belirten Koçer, "Bu anlamda işadamlarımızı dünyanın dört bir yanında çok önemli inşaat ve müteahhitlik işleri yürütmeleri, sektörün gelişmesineönemli bir ivme kazandırmıştır. İşadamlarımızın bu çalışmaları, ilgili tüm sektörlere ayrfdl6zak, inşaat ve emlak sektörıca ivme kazandırdı ve inşaat malzemeleri konusunda Türkiye çok önemli bir alt yapıya sahip oldu. Bugün inşaat sektörünün hemen hemen tüm hammaddeleri ülkemizde üretilmeye başlandı" dedi."Teknolojinin ortaya koyduğu ürünleri kullanmak, sağlıklı insancıl yaşam alanları oluşturmak hepimizin görevi olmalıdır" diyen Koçer, dünya üzerinde yenilenmeyen insanların ve kurumların kaybedeceğini, farklılaşmayan şirketlerin de yok olacağını sözlerine ekledi.Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara ise, 3 Şubat 2002`deki Afyon Sultandağ depreminden sonra, yapı denetim şirketleri ile ilgili yasanın değiştirilmesi ve tüm Türkiye`ye yaygınlaştırılması gerektiğini her platformda söylediğini belirterek, çünkü 51 ilin birinci ve ikinci derece deprem kuşağında bulunduğunu vurguladı. Konya`daki Zümrüt Apartmanı faciasını örnek veren Işıkara, "Konya`nın 4. derecede deprem bölgesi olması binanın kötü yapılmayacağı anlamına gelmez. Öyle yapı denetim şirketleri var ki inşaatagitmeden denetleme yapıyor. Öyle belediyeler var ki kontrolü yapacak mühendisi bile yok. Dolayısıyla yapı denetimi yeterince etkin uygulanamıyor" diye konuştu.Yapı denetim şirketine emeğinin karşılığı parayı ödemenin bir başka yolunun bulunması gerektiğini dile getiren Işıkara, şöyle konuştu:"Çünkü o parayı belediye uzun bir süre tutarak kendi amaçları için kullanıyor. Bunun dışında müteahhitlik sisteminin ülkemizde değişmesi gerektiğine inanıyorum. Bir tarafta yapı ve gayrimenkul şirketleri olması lazım, diğer tarafta da yapı müteahhidi dediğimiz bir grubun olması lazım. Yapı müteahhitliği dediğimiz zaman da `müteahhitliği` tanımlamamız lazım. Bilindiği gibi Adana/Ceyhan depreminde çöken bir binanın müteahhidi karpuzcuydu. Geçen yıl İstanbul`da yine bir apartman çöktü ve müteahhidi berberçıktı. Dolayısıyla yapı ve gayrimenkul şirketi proje üretmeli, bunu da yapı müteahhidi yapmalıdır. Müteahhit aynı zamanda proje üretip bunu uygulamamalıdır. Şimdi projeyi satamazsa maliyeti düşürecek, düşürdüğü zaman da yapı yeterince güvenli bir yapı olmayacak."Konuşmaların ardından, Bakan Özak ve protokol üyeleri tarafından fuarın açılış kurdelesi kesildi. Fuarı gezerek, firma temsilcileri ile görüşen Özak, önümüzdeki süreçte yapacakları projeler ve çıkacak yasa tasarıları ile ilgili olarak da firmaları bilgilendirdi.



Güncel 25.10.2016 05:52:28 0

İlginizi Çekebilir

1

TÜBİTAK Araştırma Projeleri Adana Bölge Yarışması Sergisi açıldı

2

Çocuklar Akkuyu NGS'yi gezerek, nükleer enerji hakkında bilgilendirildi

3

Antalya'da denizde mahsur kalan genç, insansız cankurtaran ile kurtarıldı

4

Antalya'da "Yapay Zeka ve Oyun Teknolojileri Programı" düzenlendi

5

Yeni Renault Captur'un dünya lansmanı gerçekleştirildi

6

Türk Telekom'dan çevreci veri merkezi çözümleri

7

Arçelik Genel Müdürü Can Dinçer: "Antalya ve çevresi, yenilenebilir enerji dönüşümünde öne çıkacak"

8

Hava savunma sistemleri 2024'te vatanı uçtan uca koruyacak

9

Adanalı öğrenciler otonom su altı aracı "ALESTA" ile Singapur'da yarışacak

10

e-ATA, Türkiye'de ilk kez Gaziantep'te test edildi