Zafer analarındır!

A -
A +
Onların yaptığı, artık mahallî bir sivil toplum hareketi değil. O, yürekli, o yiğit kadınlar "Diyarbakır Anneleri" diye anılma safhasını çoktan arkada bıraktılar…
22 Ağustos 2019 günü bir ana, HDP Diyarbakır il binasının önünde eyleme başladı. Toplumun kendisine "Hacire Ana" ismini vereceği Hacire Akar, o gün tek başına bir parti binasının önünde yükselerek, bir dişi aslan gibi kükreyerek HDP’lilere yüklendi, "Oğlumu geri verin! Onu siz, dağa teslim ettiniz!!!" diye öfkeyle bağırdı. Daha çok şeyler söyledi ve adı geçen parti binasının önünde oturmaya başladı. Oradan ayrılmadı. Açık-kapalı tehditler onu yıldıramadı, caydıramadı. Bu gözü pek ana, eyleminin 5. gününde evlâdına kavuştu.
Bir balon patlatılmıştı. Demek ki oluyormuş. Demek ki yıllardır hasreti çekilen evlâdlar terör örgütüyle iş birlikçilerinin elinden kurtarılabiliyormuş. Bunu bir kadın cesur, kararlı ve yiğit duruşuyla isbat etti. Böyle bir netice, yıllardır evlâd hasretiyle yüreği yanan diğer anaları harekete geçirdi. Böylece 3-5-7-10… derken bugün Diyarbakır’da HDP binası önünde 192 Aile Evlâd Nöbetinde. O ailelerden, o analardan 22’si yavrularına kavuştular. Bir yandan nöbete iştirak eden aile sayısı artmakta bir taraftan canavarın ağzından kurtarılan gençlerin sayısı çoğalmakta. İsmi “Diyarbakır Anaları” olsa da babalar da ailenin diğer mensupları da onlara destek vermekte. Daha doğrusu her kesimden bütün Türkiye kahraman analara desteğini, sevgisini sürdürmekte.
Bu analar, bu kalbi kırık, gönlü yaralı aileler 500 günden fazla bir zamandır kara, kışa, Diyarbakır sıcağına rağmen orada nöbetteler. Şüphesiz ki devlet, bu sadık vatandaşlarına destek olmasa canavar onları parçalardı. Şuradan belli değil mi? Hemen kapılarının önünde oldukları hâlde 507 gündür bir tek HDP’li sorumlu bu analara gelip de onları dinledi mi? Onlara "haklısınız biz de yanınızdayız" veya "yanılıyorsunuz, hata ediyorsunuz, bizim bir suçumuz yok, suçlu olduğumuzu isbat edin boynumuz kıldan ince!" dediler mi? Biz, böyle bir şeyi görmedik ve duymadık.
Tam tersi geçen hafta yaşandı. HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcılar, “Diyarbakır Anaları”nın yanından kaçarcasına geçerken onları, işaret ve serçe parmağını havaya kaldırarak İngilizce victory-zafer kelimesinin baş harfi V ile "Zafer bizimdir!" diye rencide etti, kızdırdı ve çileden çıkarttı. Nitekim bu münasebetsizliğe sinirlenen bir baba, ciddî şekilde fenalık geçirdi.
Senelerdir yüreği yanan bu ana-babalara böyle bir hareketi, böyle bir zulmü revâ görmek hangi vicdanın eseridir? Olması gereken bu olmamalıydı? Mademki milletvekilisin o hâlde bu milletin mensubu 192 aile orada. Sen de önlerinden hızlı adımlarla geçip gidiyorsun. Gitmek bir tarafa bir de tahrik ediyorsun. Böyle yapacağına gidip dertlerini anlamaya çalışman insani olmaz mıydı?
Yapamazlar! Bunu yaptıklarında üstleri çizilir, politik hayatları biter. Bilmiyorlar ki politik hayatlarının bitmesi bir şey değil. Milletin nezdinde bittiler. Seçimlerini, milletten yana yapamadılar. İsbatı bu olaydır. Aynı yoldaki herkes bilmeli ki zafer, onların değil bu yiğit anaların olacaktır. Onlar aileleri ve milletin ve devletin desteğiyle yavrularını terör örgütünün elinden söke söke almaktalar. Bugün oralarda örgütün beli kırıldıysa bunda “Diyarbakır Anneleri”nin çok büyük hissesi vardır.
Tarihe geçen bu hareket, her türlü barış ödülüne layık bu cesur tavır koyuş, bundan böyle sadece bir vilayetimizin ismiyle ifade edilemez. Hareket, millete mal olmuştur. Bundan böyle bu hak arayışının adı "Türkiye Anaları Hareketi"dir.
Türkiye Anaları Hareketi’nde yer alan hiçbir ana-baba böylesi çiğliklere karşı üzülmesinler. Hepimiz yanlarındayız. Siz vakarla, yürüyüşünüze devam edin. Zafer, devşirme kelimelerle üretilen taklit işaretlerde değil, haklıların hakkıdır.
Şair Necip Fazıl ne diyor:
Yarın elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış ebed bizimdir!
Yarını zafer olarak düşünmeli.
Zaferiniz şimdiden kutlu olsun.
Kimse bir ananın yiğitliğinden daha yiğit değildir.
Zafer, analarındır!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.