Eskiler iyi bilir,geçmişlerde mayıs sonuna kadar buzlar çözülmezdi.Pazara gelen köylük takımının burunlarından iki çubuk uzanır,sakal,bıyık değirmenden çıkmış gibi beyaza keserdi.Hani burundan çıkan nefes buz tutardı..! Bazı zamanlar kar diz kapak hizasına gelir,senede birde olsa,evlerin dış kapısına dayanır,kapılar zar zor açılır,avlulardan sokaklara caddelere tünel misali yollar açılırdı.Kar lapa lapa yağar, bazı günlerde de tipi yolları tutup geçit vermezdi.Kevenli burnu, Muslubelen her yolcuya dur der! Tipi bitmeden de yol vermezdi.Hey ki, hey 
Şimdiki anneler babalar,çocuklarını Conguz la korkutuyorlar mı acep…? Sakın sakın ola diye  yazayımda,çocukların belleklerine gereksiz korku yerleştirmesinler,aradan bunca yıl geçmesine rağmen,karanlık çökünce Congulus aklıma gelir ürperirim.Gerçi şimdiki, çocuklar  bilgisayar başından kalkıpta, dışarıda fazla karanlığa kalmazlar.’’Congulus da neymiş’’ deyip google dan karşılığını bulur,dalgalarını geçerler…! Geçmişte Anadolu da çocuk olmak çok zordu.Okul bitince  ya bostan beklemeye ya da bağa…Bağ bozumuda işin cabası.Zemheri başlayınca öğle arası eve gidilmez,okuldaki odun sobaların üstünde ekşili ısıtılıp yenirdi.Kar yolları kapatmışl diyede bu garibler hiç tatil yüzü görmemişlerdi..Eh şimdilerde ne o karlar nede tipiden eser kalmamışa benziyor.Biz yinede soralım; Yozgat da buzlar çözüldü mü..?