Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Yeniden ayaklanmak için bahane arıyorlar

Erken seçim diye zırladıklarına bakmayın, hiçbiri erken seçim istemiyor. Ne politikacısı, ne gazetecisi.
Kılıçdaroğlu'nun amacı erken seçim sopasını sallayıp kendisinin ve çevresine çöreklenmiş olan siyasi çetenin parti içi diktasını sürdürmek, sağlama almak...
Gazetecinin amacı da ortalığı "babalayıp" ilgi (ve de müşteri) toplamak.
Bir erken seçimde kepaze olacaklarını, bugünkü "mevzilerini" bile koruyamayacaklarını, daha da geriye düşeceklerini biliyorlar. Bütün göstergeler Tayyip Erdoğan'ın "gene süpüreceği" yönünde.

***

Bir diğer umutları, yeni bir Gezi ayaklanması...
İşleri buna kalıyor.
Amerika'da olup bitenler hoşlarına gitti.
Benzer ve yeni bir hareketi burada da "tetiklemek" için fırsat arıyorlar.
PKK'nın da FETÖ'nün de hayallerini süsleyen budur.
Alevler... Dumanlar... Polisle çatışmalar...
İktidarın PKK'yla mücadelesini getirip "Kürtler'e karşı Türk ırkçılığı" iddiasına bağlamak istiyorlar.
Ezan okunurken yüksek sesle müzik çalınmasını eleştiren bir çocuğun bıçaklanmasını "Kürtçe şarkı dinlediği için öldürüldü" yalanına bağlamaktan utanmadılar.
Televizyon bangır bangır Kürtçe yayın yapıyor, "Kürtçe yasak" demekten de utanmıyorlar.
Rojin tarihte ilk defa Kürtçe magazin programı yapıyordu o televizyonda, bu büyük bir devrimdi, ölümle tehdit ettiler, kızcağız korktu bıraktı.
Başka birileri, Alevi evlerinin kapısına işaret koymaya kalktı...
Çok pis ve çok eski numaralardır bunlar, altmışlı yıllarda da saftirikleri "komünistler camiye bomba koydular" diye kışkırtırlardı...
Bugün de "devrimcilik yapıyorum" sanarak bu zokayı yutacak safoğlan çoktur.
Virüsün yıkamadığı hükümeti belki anarşi yıkar, beklentileri bu.
Devrimcilik oynayan birçok "goşist" oğlan da hazır bekliyor.
Geçen sefer bahane ağaçtı, bakalım bu sefer ne bulurlar?
Amerikan ve İsrail gizli servisleri uygun bir şey düşünürler artık, Alman gizli servisi de bu konuda kendilerine yardımcı olabilir.
I ıh, eşcinsellik değil, o tutmadı.

***

Çok özledikleri ve hiçbir zaman tekrar elde edemeyecekleri "memur diktası" uğruna FETÖ ve PKK'yla yaptıkları işbirliği, Kemalistler'in utanç vesikası olsun.
Kürtler'in "nankör" kesimine de, faşistlerle utanmadan giriştikleri ittifak, kapak...
Bir Kürt devletinin kurulmasını şiddetle isteyen ve bu uğurda atmadığı takla kalmamış Hasan Cemal ağabeyimiz buyursun bu çelişkileri aydınlatsın bakalım.
"Demokrasi ve barış" diye sallamaktan vazgeçip dürüst olmaya karar verirse tabii... Açık konuşursa...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA