Troyalıların başına talih kuşu kondu!

Yasemin SALİH
Yasemin SALİH İYİLİK FABRİKASI yasemin.salih@dunya.com

Dev bir tahta atın içinden çıkan askerler ve onların bir kenti yok ettiği Troya efsanesini bilmeyen yoktur. Homeros’un İlyada destanında geçen Troya Savaşı’nın en can alıcı detayı olan o tahta atın günümüzdeki canlandırması Çanakkale’nin doğu yakasındaki antik kentin girişinde ziyaretçilerini karşılıyor. 1870’lerde amatör bir arkeolog olan Alman Heinrich Schliemann tarafından keşfedilen antik kent 1998’den bu yana Dünya Mirası Listesi’nde, 1996 yılından beri de Milli Park statüsünde. Troya Antik Kenti’ne gitmek isteyenler ise Tevfikiye köyünden geçmek zorunda. Evleri, camileri, okulları antik kentten sökülen taşlarla yapılan bu köyün insanları, yıllarca neyin üzerinde yaşadıklarının çok da farkında değillerdi. Arkeolog Schliemann’ı izliyorlar, onun yarattığı hareketin önemini kavramakla birlikte kendileri için nasıl bir değer taşıdığı üzerinde çok da durmuyorlardı. Ta ki Kasım 2017’ye kadar. O tarihten itibaren köyde hummalı bir hazırlık var. Yollar yapılıyor, evler yeniden boyanıyor, cami, okul, düğün salonu renove ediliyor. Hepsinden önemlisi halkı eğitim görüyor.

Eski zenginliğe gönderme

Ağırlıklı olarak Bulgaristan göçmeni Türklerin oluşturduğu Tevfikiyeliler, binlerce yıl önce bulundukları topraklarda yaşayan Troyalılar hakkında daha çok bilgi sahibi artık. Onların ticaretin geçiş yolunda bulunmanın avantajlarından yararlandığını ve zengin olduklarını biliyorlar. Bu zengin tarihi lehlerine çevirmek için ayaklarına gelen fırsatı tepmemeye de kararlılar. Bu fırsat Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2018’i Troya yılı ilan etmesiyle doğdu. Bakanlık, Çanakkale Valiliği ve özel şirketler Troya’yı dünyaya tanıtmak ve turizmde yeni bir rüzgar yakalamak için güçlerini birleştirdi. Bu hareketin başrol oyuncularından biri ise 2006’dan bu yana Gelibolu Yarımadası’nı “Tarihe Saygı Projesi” adıyla yeni bir çehreye kavuşturan OPET. Çanakkale Valiliği’nin daveti üzerine Troya Antik Kenti’nin çevresindeki altı köyü yenileme ve sosyo-kültürel, eğitim anlamında dünyaya tanıtımına hazır hale getirme görevini üstlenen OPET, geçtiğimiz kasım ayında valilikle bir protokol imzalamıştı. Aradan geçen 10 ayda pilot köy olarak seçilen Tevfikiye’de nelerin değiştiğini gözlemlemek üzere köylülerle bir araya geldik.

Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nin de destek verdiği proje kapsamında Tevfikiye bir “arkeo-köy”e dönüştürülüyor. Üniversitenin Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyeleri’nden Prof. Rüstem Aslan’ın dediği gibi projenin amaçları arasında Tevfikiyelileri oturdukları toprakların kadim sahipleri gibi zengin bir topluluk haline getirmek de var.

Elimizi taşın altına koyduk

OPET Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk, Tevfikiye Köyü’ndeki değişimin sıkı takipçisi. Sadece köy yolları, okul, binalar ve evler değil halktaki değişimi de önemsediğini belirten Öztürk, “Bir yandan restorasyon devam ederken bir yandan da köy halkına yönelik farklı kurslar başlatarak sosyal yaşam kalitesini yükseltmek istiyoruz. Burayı mola verilen, gezilen, organik meyve-sebze, hediyelik eşyalar alınan kısacası gelen ziyaretçilere her türlü hizmeti verecek hale getirmeyi amaçlıyoruz” diyor.

Nurten Öztürk’ün bahsettiği kurslar kapsamında köyden 70 kişi yaklaşık bin saatlik eğitim aldı. Bunlar arasında temiz tuvalet-hijyen, girişimcilik, iş güvenliği, diksiyon, iletişim, kişisel gelişim, meslek etiği, İngilizce, hediyelik eşya yapımı, pansiyonculuk, kitre bebek yapımı gibi kurslar var. Katılımcıların 64’ünün kadın olduğu eğitimler Halk Eğitim Merkezi tarafından ücretsiz sunuldu.
200 hanenin bulunduğu Tevfikiye Köyü’ne 5 milyon liralık yatırım yapan OPET’ten Çanakkale Valiliği işin devamını da getirmesini bekliyor. Çünkü Antik Kent çevresinde Tevfikiye gibi çok yakın beş köy daha var. Hedef bu beş köyün de tıpkı Tevfikiye gibi dönüşmesi.

Hedef yılda 1 milyon turist

Tevfikiye Köyü’ndeki değişimi gözlemlemeye gelenler arasında Çanakkale Valisi Orhan Tavlı da vardı. OPET’le imzalanan protokolü “Altyapıdan valilik, üst yapıdan OPET sorumlu olacak” şeklinde özetleyen Vali Tavlı, üstlerine düşen görevleri yerine getirmek için çalıştıklarını vurgulayarak, şu bilgileri verdi: “Tevfikiye’de kanalizasyon, içme suyu ıslahı gibi projeler yaptık. Tüm elektrik hattını yer altına alacağız. Şimdiye kadar yaptığımız harcamalar 3-4 milyon lirayı buldu. Burada önemli olan maliyetler değil. Bölgeyi bir bütün olarak turizm değeri haline getirmeyi amaçlıyoruz. Örneğin Troya’dan Küçükkuyu’ya kadar bir bisiklet turu için Troya Rotası belirledik. Hedefimiz tüm bu çalışmalar bitince her yıl 1 milyon turistin Troya’ya gelmesi. Bunun için yurtdışı tanıtımlar yapıldı. Çin’den heyetlerle görüşüldü. İlk altı ayda yüzde 85’i yabancı olmak üzere 300 bin turist geldi. Bölgede 8 noktada kazı var ve bunların yıllık bütçesi 300 bin lira. Parayla ilgili sorun yok, ödeneğimiz var. Mesele burada olanları dünyaya anlatmak.”

Çanakkale’ye 12 yılda 30 milyon dolar

OPET Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk, daha önce arkeoloji okuyan gençlerin bile dönüp bakkal olarak çalıştığı Tevfikiye Köyü’nün hak ettiği değere kavuşması için bundan sonra da ellerinden gelen her şeyi yapacaklarının altını çiziyor. OPET’in 2006’da Gelibolu’da başlattığı “Tarihe Saygı Projesi” kapsamında bugüne kadar 30 milyon dolarlık yatırım yaptığını belirten Öztürk, “OPET’in yıllık sosyal sorumluluk projelerine ayırdığı bütçe 3.5 ila 5 milyon dolar arasında değişiyor. Yönetim kurulumuzun bu konuda bir kısıtlama getirmemesi en büyük şansımız. Biz bu toplumun değerlerini gelecek nesillere taşımak için ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz” diyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar