Avrupa"da en iddialı Türk takımının teknik direktörünü ayartmayı marifet sayan bir federasyon, kulüp başkanının telefonlarına çıkmayan teknik adam, hocasıyla mesajlaşmalarını gazeteci ile paylaşan kulüp başkanı... Kandırmayalım birbirimizi kimsenin Avrupa"da başarıyı falan önemsediği yok. Kimsenin aslında başarıyı önemsediği yok, günü (ve koltuğu) kurtardığınız sürece, pozisyonunuzu koruyabildiğiniz sürece zaten "başarılısınız" Türk futbolunda. Bu yüzden bir kere daha Mart geldi ve "annemizin liginde" buluştuk hep beraber. Öyle kötü iletişim ve yönetişim anlayışımız var ki, gelen kariyerli yabancılar bile 1 sene sonra saygılarını yitiriyor Türk futboluna, "ne koparırsak kar" diyerek "takılıyorlar... " Olsun yine de "marka değeri" yüksek bir ligimiz var ona dönelim.

Fenerbahçe"nin şampiyonluğu hayırlı olsun demek için artık erken değil sanki. Kalan haftalar "şampiyon belli ikinci kim?" sorusuna cevap aramakla geçecek. Ersun Yanal"ın Fenerbahçe"si kısa bir "duraklama" dönemini biraz da kısmetle atlattı ve hedefe yaklaştı. Geniş kadro ve yönetim-teknik adam uyumunun sonucudur gelinen nokta ve aslında çok da zor değildir. Diğer yandan Süper Lig"in en değerli ikinciliği mücadelesine sahne olacak kalan haftalar. Ekonomik krizle boğuşurken yeni bir kadro inşası ile İnönü"den yoksun Beşiktaş için üçüncülük kabul edilebilir ikincilik ve Şampiyonlar Ligi"ne direkt katılım ise başarıdır. Galatasaray, rakiplerine değil "egoların savaşına" yenik düştü ama hala ayakta. Önümüzdeki sene Şampiyonlar Ligi dışında kalırsa ne olur şimdiden kestirmek zor; tek bildiğim "en Batılı" görünen kulübün bile rasyonel olmaktan uzaklaşabildiği... Ha Terim olsa çok mu farklı olurdu? Bence geçtiğimiz yıl Fenerbahçe"nin hem Avrupa"da hem Türkiye kupasında son ana kadar yarıştığı hatırlanmalı Terim-Mancini mukayesesi yapılırken.

Haftalar sonra kazanarak 4. sıraya yükseldi Trabzonspor. Böylesi bir sezonda Avrupa Lig"i vizesi almayı başarabilirse büyük iş yapmış olur Hami hoca. Lakin lafı dolandırmadan söyleyelim; Trabzonspor"un mevcut başkanla bile olsa yıpranmamış bir yönetime ihtiyacı var. Sezon sonunda başta Malouda olmak üzere yine bir "yabancı krizi" bekliyor Karadeniz ekibini ve en az 4 transfer ihtiyacı...

4. ile 11. arasında 3 puan fark var. Kalan haftaların şampiyonluk yarışı dışında çekişmeli geçeceğinin işareti bu. Fenerbahçe ve Kayserispor dışında son haftaya kadar her takımın bir hedefi olacak gibi. Olmazsa yeni bir "Play-off" uydururuz. Sezon içinde olmaz mı? Olur, olur Türk futbolunda her şey olur. Bakın "lise mezunu olma şartı" "tak" diye rica edilip, "şak" diye kaldırılıyor, neler görmedi ki bu gözler 3 senede...