Mutluluğumu ve yaşadığım gururu buradan sizlere anlatabilmem imkansız. Sadece şunu söyleyebilirim ki şuan emeklerimin karşılığını gerçeğe dönüştürebilmenin haklı gururunu yaşıyorum.

Sarıyer Posta’yı kurduğumda içimde büyük bir umut vardı. O umut bana hayaller kurduruyor, o hayallerin peşinden koşuyor ve onları yavaş yavaş yakalıyordum. Modumu düşürecek, önüme çıkan belki çok büyük belki de çok küçük engellerin üzerinden atlıyor, onları görmeden yoluma devam ediyordum. Hızlı bir şekilde koştuğum için o engellerde çok uzağımda kalıyor ve silinip gidiyordu. Çünkü biliyordum ki onlara takıldığım an içimdeki o yüksek umuda ihanet etmiş olurdum. O umut büyüdükçe onu başkalarıyla paylaşmaya başlıyordum. İçimdeki umudu yeşertmeye gönüllü olanlar benimle birlikte yürüdüler. Benimle birlikte Sarıyer Posta’ya emek veren değerli yol arkadaşlarım o umudun dallarından gece gündüz benimle birlikte çalıştılar. Tarafsız, bağımsız ve objektif anlayışla 12. yıl ve 139. sayı dile kolay...

Bu süreçte bizlerle olan büyük Sarıyer ailesine ve dostlarımıza TEŞEKKÜR ediyorum. Çıkardığımız her bir sayıyı elime aldığımda ‘Şükürler olsun’ diyorum. Çünkü çıkan her bir sayı o ayki çalışmamızın somut bir örneği demek. Benim içimde günden güne yeşeren umuduma sadece ekibim değil sayısız değerli insanın ortak olması demek. Bana inanmaları, güvenmeleri demek. Ve benim de onların inancını ve güvenini suiistimal etmeden yerine getirmiş olmam demek. Sorumluluklarımı yerine getirmem demek.

Bilirsiniz ki her ay iddialı sayılar hazırlar, o ay medyada ve ilçede ses getirmeyi başarıyoruz. 12. yılımızda 139. sayımızı çıkartmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Gazetemize reklam verenlere, gazetemizde yer alan isimlere ve okuyucularımıza sözler veriyor ve yerine getiriyoruz. Çünkü yaptığımız işe inanıyoruz. Çünkü sizler bize inanıyorsunuz. İşte bize olan inancınızdan ötürü TEŞEKKÜR ediyoruz.

Sarıyer Posta'nın 139. sayısı yine dolu dolu. Vitrinimiz dediğimiz kapağımız sadece içeriğinin minik bir göstergesi. Her biri ayrı ayrı saygı duyduğum çok değerli isimlerle çok keyifli röportajlar yaptık. 2020 yılının ilk sayısında da sonsuz bir gayret içinde çalıştığımızı ve olağanüstü bir emekle ulaştırdığımızın altını tekrar çiziyorum ve bu emek taklitlerine rağmen gerçekten anlatılmaz, yaşanır. Ve içimdeki o bitmek bilmeyen, yılmadan büyüyen umuda teşekkür ediyorum. Beni o kadar dinç tutuyor ki, ‘Haydi seninle daha yapacak çok işimiz var’ diyor.

Tüm olumsuzluklara rağmen bu işi hakkıyla yapan meslektaşlarımın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutluyorum. Yılmadan, bıkmadan, usanmadan ilkeli gazetecilik anlayışımı sürdüreceğiz. Yapacak daha çok işimiz var...

LEVENT PEHLİVANOĞLU