Ülkemizde son günlerde yaşanan orman yangınları hepimizi derin bir üzüntüye boğdu. Yangında vefat eden vatandaşlarımızın ve şehit olan orman savaşçılarımızın başı sağ olsun.
Kahramanca görev yapan Orman Genel Müdürlüğü ekiplerine, ülkemizin dört bir yanından yardıma gelen itfaiye ekiplerine ve emeği geçen herkese minnettarız.
Ormanlarımız yanarken üzüntü ve kızgınlığı da aynı anda yaşıyor ve bir yandan da ileriki yıllarda olası yangınları nasıl önleyebiliriz diye kafa yoruyoruz. Bilindiği gibi yangın başladıktan sonra doğanın gücüne karşı koymak, mücadele etmek, rüzgâra ve sarp araziye direnmek çok güç. Bu nedenle yangın çıkmadan ciddi önlemlerin alınması ve çok katı kuralların getirilmesi gerekiyor. Teknolojinin nimetlerinden daha çok yararlanmak, daha çok orman koruma ekibi kurmak ve insan vicdanına bırakmadan ağır cezalar koymak gerekiyor. Mesela Almanya yere sakız çöpü atana 200 euro, Singapur 1000 dolardan başlayan para cezası uyguluyor, Amerika'da yere çöp atana ise 6 aya kadar hapis cezası veriliyor.
TÜRK BİLİM İNSANI GELİŞTİRDİ
Ülkemizde de benzer cezaların verilmesi şart. Ayrıca çevre kirliliğini önlemeye yönelik her türlü denetimin artırılması, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı koordinasyonunda özellikle gönüllü takımların ve ceza yazabilen fahri müfettiş ekiplerinin oluşturulması da sağlanabilir. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığının ilgili kuruluşlarının, sahayı bilen uzman personellerinin de ekosistemi korumaya ve yangını önlemeye yönelik önemli fikirleri bulunmaktadır. Mesela Dilek Yarımadası Milli Park Müdürü Orman Mühendisi Koray Aşık'ın geliştirdiği bir çalışmadan bahsetmek isterim. Aşık, şehir şebekesine bağlı çalışabilen tam otomasyon Hidrant Hatları ve entegre uzun menzilli sulama tabancaları sistemi ile yangının söndürebileceğini söyledi.
Kendisi bu sistemle 11 km'lik bir hat üzerinde 100 metre çaplı 110 ünite ile ıslatılarak koruma altına alınabilecek bir çalışma geliştirmiştir. Yangın söndürmede etkili olacak bu sistemin acilen uygulamaya geçirilmesi önemlidir. Diğer taraftan iklim değişikliği ile yangınların dünya genelinde daha çok artacağını uzmanlar sürekli haykırmaktadır.
Bu yüzden tedbirin yanı sıra yangınla mücadelede inovatif yangın söndürme araçlarının üretilmesi çok önemlidir.
Hele ki su kıtlığının giderek artması, yangın anında araçlarda suyun tükenmesi ve suyu yenilemenin zor olduğu koşullar ve alanlar göz önüne alındığında, yangının toprakla söndürülebilecek bir sistemin olması önemlidir.
İşte tam da bu ihtiyaçla ülkemizde toprakla yangını söndürebilen ve dünyada tek olan bir makineyi, bir Türk bilim insanı olan Doç. Dr. Hakan Gürsu ekibiyle hayata geçirmiş ve patentini almıştır. ODTÜ Öğretim Üyesi Dr. Hakan Gürsu'nun geliştirdiği Ateş Şövalyesi (Fire Knight) adlı araç orman yangınlarını toprak veya kum kullanarak söndürmektedir.
DAİMA SAVUNMAK GEREKİYOR
Hakan Gürsu ile yaptığım konuşmada, "aracın maliyetinin bir iş makinesi kadar olduğunu ortalama 450 bin dolara mal olacağını" belirtiyor. Araç insansız olarak geliştirilebileceği gibi teknik olarak sarp araziler için tasarlanmış durumda. Altı tekerlekli altı bağımsız elektrik motoru olan, yoğun ağaçlıklı alanlardan geçebilen, 80 ile 100 metre arasında püskürtme menzili olan araç, henüz yanmamış ve yüksek risk içeren tüm kuru malzemeyi kesip parçalayarak ölü dokuyu ortadan kaldırabilmektedir. Ön bölümde yer alan kepçe ile de yolunu açabilmekte ve arkasında mekanik kol ile toprağı yaklaşık 2 metre kazarak toprağı eleyip kum haline getirip, püskürtmektedir. Aracın 14 ulusal, 12 uluslararası ödülü de bulunuyor. Aracın Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesine dâhil olması yangınla mücadeleye katkı sağlayacaktır. Araç Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının teşvikleri ile üretilebilir ya da savunma sanayi şirketleri ile birlikte geliştirilebilir. Çünkü orman vatandır ve her daim savunulması gerekir.