​Ya sen kimsin!

Toplumların geleceği gençlerin omuzlarında yükselecektir. Geleceğe emin adımlarla yürümek isteyen toplumlar, önce gençlerini dinine, devletine, tarihine, kültürüne bağlı olarak yetiştirmeleri ve sonra onlara nasıl bir millet olduklarını, nasıl bir millet haline geldiklerini çok iyi öğretmeleri gerekir. Bu; yaşamanın, ayakta durmanın temel şartıdır. Aslını, esasını, cevherini, dinini, diyanetini, tarihini, kültürünü bilmeyen bir millet, geleceğinden emin olamaz

Bunu iyice bilen Ak Parti Gençliği yayınladığı videoyla bunu çok güzel dile getirmiştir. Geçmişten bugüne bir tarihi seyir yaparak geçmişten aldığı güçle geleceğini inşa etmeye çalışmaktadır. Bir anda gündem olan video ve içeriği için öküzün altında buzağı arayan mı dersin, konuyu saptırıp başka mecralara çeken mi dersin, kıt aklıyla akıl veren mi dersin, sosyal medya üzerinden hakaretler eden ismini bile açıklayamayan sosyal medya trolleri mi dersin, daha neler neler...

Evet, ben altına imza attığım ve hayalini kurduğum gençliği tarif eden o videodaki kişiyim, ya sen kimsin!

Sen; hak ve hakikat karşısında cahiliye adetlerini tercih edip makam, mevki ve saltanat için Allah’ın Resulüne ve vahye karşı çıkıp tarih boyunca cahiliye ile birlikte anılan Ebu Cehil’sin, ilahi buyruk ile iki eli kuruyan Ebu Leheb’sin.

Sen; üç kıtaya ferman salan devletin hâkimiyetinde asırlarca huzur içinde yaşamış ve fırsatını bulunca onu ilk önce arkasından hançerleyensin.

Sen; kendi idarecilerinin idaresi altında yıllarca zulüm altında yaşadıktan sonra sana adalet ve güven ortamını yaşatan Osmanlı’ya karşı “Şehirde Latin külahı görmektense Türk sarığını yeğlerim” diyensin.

Sen; Uhud savaşında şehitlerin burunlarını, kulaklarını ve diğer organlarını keserek iplere dizip savaşa katılan kadınların boyunlarına gerdanlık diye takarak Mekke’ye sokan sapık zihniyettesin.

Sen; Hazreti Muhammed’in peygamberliğine ilk iman edenlerden, İslam’ın dördüncü halifesi müminlerin emirini sabah namazında zehirli bir hançerle zehirleyensin.

Sen; veba mikrobunu bile utandıran bir rezil istila ile Çanakkale’ye saldıran kâh Hindû’sün, kâh yamyamsın.

Sen; tarihin yönünü değiştiren ilim adamlarını düşman belleyen cühelasın.

Sen; Naim’in kollarıyla silktiği ağırlıkça vatanı olmayan, olduğu kadarını da ceddimi arkasından vurarak elde eden hain bir soysuzsun.

Sen; işgal ettiği topraklarımda kadınlarıma tecavüz eden, çocuklarımı süngüden geçiren, çehreleri başka, lisanları farklı ama vahşetleri aynı kan emicisin.

Sen; inancı uğruna başını örten kızlarımıza ikna odalarında baskı yapan, onları güvenlik güçlerinin ellerinde yerlerde süründüren köhnemiş zihniyetsin.

Sen; ürettiği arabaya bilerek benzin koydurmayıp yolda bırakan ve bundan dolayı üretimini durduran milli kalkınma düşmanı zatsın.

Sen; sandıkta mağlup edemediğini darağacında sallandırarak kendine siyasi makam elde eden sözde demokrat, özde demokrasi düşmanısın.

Sen; inancından aldığı güçle milletini özgürlüğe kavuşturmaya çalışan, genç yaşta hapse atılan bir lider ve toplumunu diri diri toplu mezarlara gömen insan celladısın.

Sen; uydurduğu din ile kendine vadedilmiş topraklar ilan ettiği yerlerde yerlilere her türlü zulmü yaparak onları vatanlarından etmeye çalışan aslen vatansız bir milletsin.

Sen; mensup olduğu milletin siyasi ve dini haklarını savunup hürriyeti için mücadele eden Kafkas Kartalı karşısında kâbus gören, yenilgiye uğrayan korkak bir milletsin.

Sen; en kutsal görev olan öğretmenlik vazifesi için yurdun en ücra köşelerine giden öğretmenlerimizi şehit eden ilim düşmanı teröristsin.

Sen; yerli ve milli silahlar karşısında dili tutulan ve “Bize kim saldıracak. Bunlara ne gerek var” diyebilecek kadar milli ve yerli düşmanı aciz bir siyasetçisin.

Sen; çocuklarımızı yetim, kızlarımızı dul, annelerimizi gözü yaşlı koyan, bebek katili, eli kanlı teröristsin.

Sen; Samsun’da, Sivas’ta, Erzurum’da milli mücadeleye karşı çıkan ve bu milleti ilk önce bağrından hançerleyen hainsin.

Sen; “Dünya beşten büyüktür” çıkışını hazmedemeyen ve dünyayı beşli çete ile baskı altında tutmaya çalışan sömürgeci zihniyetsin.

Sen; Filistin’de, Keşmir’de, Afganistan’da, Arakan’da, Çeçenistan’da, Doğu Türkistan’da, Irak’ta, İran’da, Kırım’da, Mısır’da, Moro’da, Özbekistan’da, Suriye’de ve mazlum coğrafyalarda masum halkın üzerine ölüm yağdıran insan celladısın.

Sen; Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığından gözü kör olmuş, kendi siyasi koltuğunu ülkenin bekasına tercih eden, iktidarı düşürmek için vatanı düşürmeye razı küçük siyasetçisin.

Sen; Kabil’in varisi, Ateş Medeniyetinin çocuğusun.