ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır öncülüğünde hazırlanarak Katar’a sunulan 13 maddelik vesayet listesi için örtülü destek verdi. Tillerson, Katar’ı adeta teslim alma amacı güden listenin bazı maddelerinin yerine getirilmesinin “çok zor” olduğunu belirtirken, yerine getirilebilecek olan maddelerin hangilerini olduğunu belirtmedi. Katar ile bazı Arap ülkeleri arsında 5 Haziran’dan bugüne seyreden krizde ABD ikircikli ve abluka taraftarı ülkelerin politikasına uygun açıklamaları ile dikkat çekiyor. Krizde ABD Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı (Pentagon) iyi polisi oynarken Beyaz Saray kötü polis rolünü sürdürüyor. ABD Başkanı Donald Trump, krizin baş gösterdiği günden bugüne abluka taraftarı ülkelere net destek verdi.
ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Katar’ın, Bahreyn, Mısır, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin taleplerini incelemeye başladığını bildirdi. Tillerson konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, Katar’ın “dikkatli bir şekilde” talepleri incelemeye koyuldunu belirtirken, çözümü için adres olarak diyalogu gösterdi. Tillerson, açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Verimli bir adım atmak için ülkelerin bir araya gelerek konuşması gerekiyor. Müttefiklerimizin teröre karşı ortak bir şekilde mücadele etmeleri durumunda daha güçlü olacaklarına inanıyoruz. Her ülkenin bu sürece katacağı şeyler olacaktır. Tansiyonu düşürmek, bu sürece yardımcı olacaktır”. “Bazı maddelerin Katar’ın yerine getirmesi için çok zor olacağını” vurgulayan ABD Dışişleri Bakanı, hangi maddelerin uygulanabilir olduğuna dair bir açıklama ise yapmadı. Tillerson’ın tavrı, Katar’a liste sunan ülkelere örtülü destek olarak değerlendirildi.
ABD Başkanı Donald Trump, Körfez bölgesinde Katar’a yönelik son abluka politikasında, BAE, Bahreyn, Mısır ve Suudi Arabistan’ın başı çektiği ülkeler grubuna tam destek niteliğinde açıklamalarda bulunuyor. Son olarak Beyaz Saray sözcüsü krizi, “aile içi bir sorun” olarak değerlendirmişti. Buna karşın ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü daha önce yaptığı bir açıklamada Katar’a yönelik ablukanın tam olarak neyi amaçladıklarını anlamadıklarını ve şaşkın olduklarını açıkladı. Pentagon ise Katar ile 12 milyar dolarlık F-15 savaş uçağı satış anlaşması imzaladı ve Katar ile ortak tatbikat düzenledi. ABD’nin Körfez’deki krize ilişkin kafa karıştıran politikası, “iyi polis-kötü polis rolü mü oynuyorlar” sorusuna sebep oluyor.
İngiliz medyası, Türkiye’nin Katar’a destek çıkan sağlam duruşunu, “bir ülkenin zorbalara karşı kendi egemenliğini savunmasına yardım ediyor” yorumuyla değerlendirdi. The Guardian ve The Times gazeteleri Türkiye’nin Katar’a yönelik ablukaya ilişkin politikasına dair analizler yayınladı. İki gazete de Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde Türkiye’nin Katar’a yönelik oynanmak istenen oyunu bozduğunu dile getirdi. The Guardian Katar’ın talepleri reddettiğini söylediğini, Erdoğan’ın bu pozisyonu desteklemesinin de “Doha’nın tutumunu sağlamlaştırdığını” belirtti. The Times gazetesi Türkiye’nin müdahalesi işi ciddileştirdi değerlendirmesinde bulunurken, “bir ülkenin zorbalara karşı kendi egemenliğini savunmasına yardım ediyor” yorumuyla Türkiye’nin başta siyasi ve ekonomik desteği olmak üzere, caydırıcı rolüne de dikkat çekti. Gazete, Türkiye’nin krizde aktif olarak Katar’a destek çıkmasının, Batı ülkelerinin haksız abluka karşısında ikircikli politikasını da ifşa ettiğini belirtti.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Katar Emiri Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani ile yaptığı telefon görüşmesinde, Katar’a uygulanan ablukanın “kabul edilemez” olduğunu söyledi. Ruhani, İran’ın hava, kara ve deniz sahasının dost ve komşu diye tanımladığı Katar’a daima açık olduğunu vurguladı. Ruhani, “Bölge ülkeleri arasında bir ihtilaf söz konusuysa baskı, tehdit veya yaptırım ihtilafı çözmek için doğru bir yöntem değil” diye konuştu. Görüşmede, Katar’a verdiği destekten dolayı İran devleti ve halkına teşekkür eden Katar Emiri Al Sani, İslam dünyasının zorlu bir süreçten geçtiğini ülkesinin sorunların çözümü için işbirliği yapmaya hazır olduğunu dile getirdi.
