Devlet ?Baba´, Millet ise ?evlat´..
Bu hali ile en büyük aile olan millet ailesini iyi bir baba gibi yönetmek, şefkat sahibi olmak, halkını sevmek, halkını mutlu görmek, eşit muamelede bulunmak, adil davranmak konularında başarılı olmalıdır ki babalık vasfını kazanmış olsun...
Nasıl ki her aile içinde baba bu vasıflara sahip ve eşi, evlatları için güzel şeyler düşünüyor, iyi şeyler yaparak evlatlarına iyi bir gelecek hazırlıyor ise onları topluma yararlı, hatta imkânı nispetinde onlara gelecek hazırlayıp bırakabiliyorsa devlet de vatandaşlarına böyle davranmalıdır...
Baba kardeşler arasında hak, hukuk ve adaleti sağlamıyor, sevgisiz ve ilgisiz kalıyor ise aile fertleri de geleceğinden endişeli ve umutsuzdur...
Devlet de vatandaşları için iyi bir yaşam ortamı temin etmiş ise evlatlar vatanına, milletine bağlı ülke bütünlüğünü savunan ve bayrağı hep yükseklere tutmuş olacaktır...
Muktedir bir baba iyi bir babadır...
Türk Milleti bu hakka layıktır ve sahiptir...
Devlet çok güçlü olmalı, ancak bu gücünü adaletle sağlamalı...
Devletin tüm evlatlarına karşı adaletli bir sistemi olmalı...
Hiç kimseye ayrıcalık tanınmamalı...
Yanlış yabanı anında uyarmalı ve yanlıştan vazgeçirmeli...
Büyük İslam filozofu Farabi, ?Toplum sevgiyle kaynaşır, adaletle yaşar.? der...
Peki, Devlet ülkemizin en önemli Turizm merkezi Uzungöl´de babalık görevini yaptı mı?
Uzungöl yüzyıllardır insanımızın yaşadığı ata toprağı?
Geçmişteki acı ve tatlı anıların yaşandığı, bir yerleşim alanı...
Aynı zamanda doğasıyla, havasıyla insanları büyüleyen bir turizm cenneti...
Buraya kadar her şey güzel?
Uzungöl ve Demirkapı´ya kadar yaklaşık 30 yıl önce devlet tarafından sit alanı ve Turizm merkezi ilan edilen bir yerleşim alanı değil midir?
Sonrasında ne oldu?
Kâğıt üzerinde hiç kimse hiçbir yerde izinsiz çivi çakamaz denildi. Doğrusu da bu?
Turizm alanı ilan edilen bir yerde Turistlerin ağırlanacağı tesisler yapılmalı değil mi?
Tesisleşme nasıl olacaktı?
Devlet baba imar çıkaracak ve vatandaşa diyecek ki ?siz yapılaşmayı ve düzeni bu şekilde yapacaksınız. Bunun dışına asla çıkmayacaksınız. Çıkanınız varsa anında müdahale edeceğim´...
Peki, öylemi oldu şu ana kadar...
Kesinlikle hayır...
30 yıl imar olmadan ilk tesisten günümüze kadar Uzungöl halkının kendi başlarına yaptıkları gayretlerle Uzungöl Türkiye´nin en önemli Turizm merkezi haline geldi...
İmar dışı yapılan bu binalar yapılırken devlet yetkilileri neredeydi...
Kardeşim, devlet demek ?sistem´ demektir. Yanlış yapanlara anında ?dur´ demektir?
Adam kayırmalar, siyasi beklentiler nedeniyle her yanlışa göz yumuluyorsa o ülkede ne adaletten ne de hukuktan bahsedebiliriz...
Baba evlatlar arasında ayırım yapabilir mi?
Ülkemizin neresine bakarsanız bakın neredeyse imar kanununa uygun yapılan bina yok...
Şehirler, Mahalleler, Köyler, yaylalar ve Turizm alanları yok edilmiş?
Türkiye´nin her yerinde bunlar yapılırken devlet neredeydi?
Dünyanın her yerinde devletin sistemi ve kuralları işletmiyorsa vatandaş yapar...
Tüm suçları Uzungöl halkına maletmek insafla bağdaşır olmaz...
Bir gece yarısı Çaykara´nın tüm giriş ve çıkışlarını kapatarak yüzlerce güvenlik gücü ile uzungöl´e Tomalarla insanlarımızın kışın ortasında su ve göz yaşartıcı sıkmayı anlamış değilim...
Devlet kendi yaptığı hatayı vatandaştan çıkarmamalı?
İnşaatlar yapılırken hiç sesini çıkarma, yöre halkı milyonlarca liralık krediler çekerek turizm kapasitesini genişletme yoluna gitsin, günler ve yıllar sonra gel ?bunları imar kanununa aykırı yaptınız şimdi yıkacağız´ de?.
Bu ülkede elbetteki kanunlara herkes uyacak...
Ama devlet sistemini ve otokontrol mekanizmasını çalıştırmıyorsa yapılan yanlışları yıllar sonra ?pardon´ deyip geçiştiremez...
Orada yaşayan insanların 30 yıl boyunca çocukları büyümeyecekmi? Evlenip çocuk sahibi olmayacak mi?
Zorunlu olarak bu insanların ikamet etmek için bir ev yapma hakları yok mu?
Evini nasıl yapacak bu insanlar...
İmar yok, yol göstermek yok, sadece yapma,yapma,yapma...
Böyle bir anlayış olur mu?
Uzungöl´ün her yerinde imara aykırı yolları kapatan kulübeler, çadırlara yıllardır hiç ses çıkarılmadı. Uzungöl sahipsiz bir şekilde orada yaşayan insanların gayreti ile bu günlere gelindi...
Devlet yetkilileri sürekli açıklamalarda bulunuyor. ?Uzungöl ülkemize ve bölgemize ekonomik olarak çok büyük katkısı var´ diye...
O katkı maalesef diyorum imar olmadan yapılan turizm alanlarından kazanılmıştır. Bir taraftan Uzungöl ile övüneceksiniz, diğer taraftan o tesisleri yaparken göz yumduğunuz o insanlara farklı gözle bakacaksınız?
En büyük adaletsizlik 2017 tarihinden sonra imara aykırı yapılan binaların yıkılması değil mi? Ondan önce yapılan binalar yapanların yanlarında kar mı kalacak?
Devlet herkese adaletli ve eşit olmalı...
Uzungöl´de yükselen ağıtlar herkesin yüreğini dağlıyor...
panayır haline geldi, kimseden ses çıkmadı. Elbette yıkımlar olacak..
Ama Uzungöl´deki insanların geleceklerini ipotek altına alarak yaptıkları bu binaları Devlet ile Uzungöl halkı bir araya gelerek çözüm yolu bulmalıydı...
Sonunda yaşananlar, gözyaşları, acıların büyük bir dramın sembolü oldu... ..
Ameliyat olmam nedeniyle yaklaşık 2 aydır uzungöl´e gidemedim...
Orada yaşanan acılara ve gözyaşlarına ortak olmak isterdim...
Devletten tek isteğim herkesin milyonlarca borç altında olan bu vatandaşlarımızın seslerine kulak vermesi....
Ama ne yazık ki şu ana kadar Uzungöl´de feryatlar yükseliyor duyan yok?
Umarım bu insanların geleceği kararmadan önlemler alınır...
Selam ve sevgilerimle?.
