Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Türkiye’nin Abdullah Öcalan’ı topraklarından çıkartması için Suriye devletine verdiği ültimatomu hatırlayın.
Net ve kesin.
“PKK kamplarının Suriye ve Suriye’nin kontrolünde olan Bekaa’da devamı, Abdullah Öcalan’ın faaliyetlerini sürdürmesi savaş sebebidir...”
Dönemin Devlet Başkanı Hafız Esad gene de ciddiyeti yeterince algılamamış gibiydi.
O dönemin Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek Ankara’daki temaslarından sonra Hafız Esad’ı “durum ciddiyetten öte, vahim” diyerek uyardı.
TSK’nın hazır olduğunu bildirdi.
Bunun üzerine Hafız Esad PKK kamplarını kapatmak ve Abdullah Öcalan’ı sınır dışı etmek kararını açıkladı.
Abdullah Öcalan önce Rusya’ya sığındı, oradan İtalya, Yunanistan, Afrika kaçış rotası İmralı’da noktalandı.
Olay...
Türkiye’nin güney sınırında tehdidin ortadan kaldırılması olarak stratejik önemdeydi.
Bunun ötesinde...
Türkiye’nin küresel saygınlığının vurgulanışıydı.
Önce Kara Kuvvetleri Komutanı’nın, ardından dönemin Cumhurbaşkanı Demirel’in kesin ifadeleri ses getirmiş, sonuç alınmıştı.

Haberin Devamı

.......................

Şimdi Türkiye gene net ve kesin tavır koymuş bulunuyor.
Artık sınırın ötesindeki iki kampta (Kamışlı ve Bekaa) en fazla 2-3 bin PKK’lı değil, bu kez 10 binlerle ifade edilen, ABD’nin silahlarla, zırhlılarla, savunma sistemleriyle donattığı çok daha ciddi “beka tehdidine” karşı...
Zorunluluk çok daha büyük.
Buna karşılık Hafız Esad’ın yalnız olduğunu hatırlayalım.
En büyük desteği aldığı Sovyetler Birliği dağılmış, Rusya kendi derdine düşmüştü.
ABD Türkiye’ye yakındı.
Suriye’nin güneyinde İsrail de Esad’a “Türkiye’yle arada sandviç malzemesi olmak kâbusunu” yaşatmaktaydı.
Bu defa PKK/PYD/SDG sırtını ABD’ye dayamış bulunmakta.
Türkiye’nin Fırat’ın doğusundaki tehdide dönük kararlılık mesajına cevap ABD Savunma Bakanlığı’ndan geliyor.
ABD’nin Suriye özel temsilcisi James Jeffrey Türkiye’ye gelip Ankara’nın ciddi ve kararlı söylemlerini dinledikten sonra bunları iletmek üzere Washington’a gidiyor ama bir bakıyoruz ki Kuzey Suriye’ye geçmiş PKK, PYD’lilerle görüşüyor.
Daha önce İsrail Hafız Esad’ın ensesine her an inebilecek tokatken, şimdi aynı İsrail Suriye’nin 3’te 1’ini kontrolünde tutan PKK/PYD/SDG’yi İran tehdidine karşı “dalgakıran” olarak görmekte.
Hüsnü Mübarek Türkiye’nin kararlılığını görerek Hafız Esad’ı adeta omuzlarından silkeleyerek uyandırmış, uyarmıştı.
Şimdi...
Bu uyarma işlemini yapabilecek AB ülkelerinde henüz yaprak kımıldamıyor.

Haberin Devamı

........................

Ve...
Bu ciddi uyarı işlevini gene Türkiye yerine getirmiş bulunmakta.
F-16’lar Irak’ın biri 85, biri 140 km derinliğine girerek PKK ikmal üslerini bombaladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan aynı şeyin Fırat’ın doğusundaki, Suriye topraklarında üslenmiş PKK güçlerine de yapılabileceği mesajını verdi.
Kararlılığı vurguladı.
“Uzun 24 saatler yaşayacağımız” söylenebilir.
Siyasi görüş ve diğer farklılıklarımız bir yana, 81 milyon insanımızın omuz omuza vermesi ve tek yürek olması gereken günlerdeyiz.