30’lu yaşlarda,
Galiba Almanya’da işçi olarak çalışıyor,
Yanında genç bir delikanlı var,
Anlatıyor;
“Almanya’da kanunlar insanı kuşatmıştır, insanlar nefes alamıyor,
Devlet polis devletine dönüşmüştür,
Attığın her adımda karşında polisi görüyorsun,
Devlet her şeye egemen,
Seni çalıştırıyor, çalıştırdıktan sonra kazandığın paranın yarısına el koyuyor,
İtiraz edemezsin,
Senden aldığı parayı sosyal yardım adı altında, çalışmayana, ayyaşa, hippiye veriyor.
Devlet polisine çok para veriyor,
Memurunu besliyor,
Bu sayende de gücünü hiç kaybetmiyor,
Her adımda kanun, her adımda kural, bunlardan kurtulamıyorsun,
Kurtulmak istediğin zaman polis başında…
Almanya, Fransa gizli komünist,
Komünist bir devletten hiç farkları yok,
Vatandaşı özgür değil,
Vatandaş kuşatılmış,
Vatandaş kanunlarla, kurallarla ve bunları uygulayan memur ve polislerle kuşatılmış,
Kendini baskı altında hissediyor, rahat olamıyorsun,
Türkiye öyle değil,
Türkiye’de özgürlük var,
Türkiye’de insan kendini özgür hissediyor,
İstediğini yapmakta serbestsin,
Ben özgür olmak istiyorum,
Kazandığım parayı Alman hippisine yedirmek istemiyorum, ben kazanacağım o yiyecek,
Bunu kabul etmiyorum,
Avrupa’nın çoğu ülkesi böyle,
Fakat Amerika böyle değil,
Amerika’da özgürlük var,
Orada da insanlar her şeyi yapmakta özgürler,
Fakat Almanya, Fransa, Hollanda, Belçika vb. devletler böyle değil,
Onlar seni köle gibi çalıştırıyor,
Sonrada kazandığını elinden alıyor,
Bunu kabul etmiyorum,
Etmeyeceğim,
Ülkemi seviyor, Türkiye’de yaşamak istiyorum..!”
