'Türkiye, Yunanistan'ı Uluslararası Adalet Divanı'na şikayet edebilir'

Şen, Yunanistan'ın, Türkiye'nin, terör gerekçesiyle son 10 yılda iadesini istediği kişilere yönelik taleplerine olumlu yanıt vermemesini, aralarında FETÖ ve DHKP-C üyelerinin de bulunduğu 39 kişiye yönelik iade talebini reddetmesini AA muhabirine değerlendirdi.

Tarih boyunca Yunanistan ile komşuluk ilişkilerinin inişli çıkışlı bir seyir izlediğini dile getiren Şen, "Biz buradayız, komşuyuz ve birlikte yaşamak zorundayız. Bizim onlara, onların da bize ihtiyacı var. Uluslararası ilişkiler bunu gerektiriyor." diye konuştu.

Yunanistan'ın, iki ülkenin de taraf olduğu Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesi (SİDAS) bağlamında uluslararası yükümlülüğünü yerine getirmeyip suçluları iade etmediğini anlatan Şen, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Yunanistan'a helikopterle kaçan FETÖ'cü 8 darbecinin de bu sözleşme kapsamda iade edilmesi gerektiğini söyledi.

Şen, Yunanistan'ın, ülkesindeki FETÖ/PYD'nin de aralarında bulunduğu terör örgütü mensuplarını iade etmeyerek aleni şekilde SİDAS'a aykırı davrandığını belirterek, "Bunlar siyasi suçlardan dolayı aranan kişiler değil, elleri kana bulaşmış, darbeye bulaştıkları yönünde kuvvetli deliller ortaya konulmuş, Türkiye Cumhuriyeti'nin envanterine kayıtlı helikopterini alıp kaçan ve kaçtıkları sabit olan kanlı terör örgütü mensuplarıdır." ifadelerini kullandı.

- ''Yunanistan'ın Türk yargısını değerlendirme yetkisi yoktur''

Prof. Dr. Ersan Şen, Türkiye ve Yunanistan iç hukukunda da suçluların iadesi yönünde bir engel olmadığına dikkati çekerek, Yunan değil, Türk vatandaşı olan bu kişilerin iade mecburiyeti bulunduğunu kaydetti.

Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğuna işaret eden Şen, Yunanistan'ın iadesi istenen kişilerle ilgili ''adil yargılama ve korunma'' gibi hukuki gerekçeler sunmasının tamamen art niyetten kaynaklandığını söyledi.

Şen, ''Bu kişiler Türk ve bu suçu da Türkiye'de işlediler. Türkiye'de idam cezası da yok. Şimdi bunlara idam cezası gelse bile geriye dönük uygulanma ihtimali de yok. Burası bir hukuk devleti, Avrupa Konseyi üyesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne tabi. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti'nin ne şekilde yargılama yapıp yapmayacağını yine Türkiye Cumhuriyeti belirler. Yunanistan'ın Türkiye'nin yargı sistemini değerlendirme yetkisi yoktur. Eğer böyle bir endişesi varsa yargılama sürecini konsolosluğu aracılığıyla takip edebilir.'' değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Ersan Şen, Yunanistan'ın darbecileri elinde tutarak Türkiye'nin iç işlerine müdahale etmeye çalıştığını savunarak, şunları aktardı:

''Türkiye, Yunanistan'ın bu tavrına karşı misilleme yapmaya devam edecektir. Netice itibarıyla SİDAS yükümlülüklerini yerine getirmeyen, kurallara uygun hareket etmeyen Yunanistan'a karşı Türkiye'nin yapması gereken nedir? Yunanistan'a mukabele-i bilmisil yapacak. Mesela Yunanistan'ın iadesini istediği kişileri iade etmeyecek. Yunanistan'a başka yaptırımlar da uygulanabiliyorsa uygulanmalı. Türkiye, Yunanistan'ı Uluslararası Adalet Divanı'na şikayet edebilir. Ayrıca, SİDAS ile Avrupa Konseyi'ne de gidebilir. Türkiye Avrupa Konseyi'ne, tüm delileri sunmasına rağmen Yunanistan'ın iade konusunda gerçekçi olmayan bahaneler sunduğunu anlatabilir.''

- "Darbecilere himayeci tavır sergiliyor''

Başkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Dr. Sezgin Mercan ise Atina'nın darbeci askerler konusunda siyasi bir tutum sergilediğinin aşikar olduğunu söyledi.

Yunan hükümetinin darbeci askerlere karşı himayeci bir tavır sergilediğini ifade eden Mercan, şu değerlendirmede bulundu:

''Türkiye'de 15 Temmuz'da darbe girişiminde bulunan FETÖ terör örgütü ilan edildi. Dolayısıyla Türkiye'nin bu örgüte mensup kişilerin iadesi ile ilgili ABD başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinden beklentileri var. Yunanistan da bu ülkelerden biri. Fakat helikopteri alarak kaçan bu darbeci askerlere, başından beri bir himaye sorumluluğu ile yaklaşıyor ve sığınmacı olarak kabul ediyor. Bunun üzerinde de siyasi değerlendirmeler yapıyor."

Yunanistan'ın darbeci askerleri Türkiye'ye karşı bir koz elde etmiş gibi gösterdiğini ve bunu da iç siyaset rantına dönüştürdüğünü vurgulayan Mercan şunları kaydetti:

''Yunanistan'ın suçluları iade etmemesi durumunda Türkiye uluslararası platformlara başvurabilir. Ankara bu meseleyi, Avrupa Birliği düzeyinde ve birebir diplomatik ziyaretlerde gündeme taşıyor. Türkiye istihbarat çalışması yapabilir, hukuki süreci takip edebilir. Yunanistan'da süreç ulusal hukuk düzeyinde kaldığı için Türkiye suçluları alamıyor. Ancak konu ulusal hukuk düzeyinden uluslararası hukuk düzeyine taşındığı zaman bu mümkün olabilir. Kısa bir zaman içinde gerçekleşmese de iki hükümet arasında ortak bir buluşmanın olacağını ve süreçle ilgili bir aşama katedileceğine inanıyorum."