Gazeteci, televizyon habercisi, belgeselci ve yazar Tuluhan Tekelioğlu’yla Yeni Hayat adını taşıyan organ nakliyle ilgili son belgeselini, yeniden basılan 40’ında 40 Kadın adlı kitabını, Türkiye’de kadın ve gazeteci olmanın zorluklarını konuştuk... İşte anlattıkları...
- Tuluhan Tekelioğlu, 2013 yılından beri işsiz bir gazeteci...
İşsiz bir gazeteci olarak kitaplarım ve belgesellerimle halkıma hizmet etmeye devam ediyorum. Ancak Türkiye’de 10 bin küsur işsiz gazeteci bulunuyor. İktidara karşı çıkabilen, yazabilen, yorum yapma cesaretini gösteren gazeteciler, bunu kendi hayatlarını ortaya koyarak yapıyorlar.
AKP GİTTİĞİNDE TELEVİZYONLARA DÖNECEĞİMTuluhan Tekelioğlu, Yüksel Şengül’ün sorularını yanıtladı. Tekelioğlu, “Herkes bana ekranlara ne zaman döneceğimi soruyor. AKP gittiğinde televizyonlara döneceğim” dedi.
DRAMATİK BİR DÖNEM YAŞIYORUZ
- Medyada da bölünme yaşanıyor...
İktidarın havasına kendini kaptırmış olan bazı gazeteciler, kendilerini Recep Tayyip Erdoğan gibi görüyor. Doğrusunu isterseniz dramatik bir dönem yaşıyoruz. Toplum vicdanını, gazeteciler de meslek ahlakını kaybettiler. Ancak dediğim gibi belgesellerim ve kitaplarım var.
- “40’ında 40 Kadın” adlı kitabın yeniden gündemde...
Önce belgeselini çekmiştim 40’ında 40 Kadın’ın, sonra 2014 yılında piyasaya kitap olarak çıkardım. Derken yayıncısı kapanınca kitap bulunamadı ve okurlarımdan çok talep gelince de A7 Yayınevi’nden yeniden basıp piyasaya sürmeye karar verdim. Kitap kısa süre içinde ikinci baskısına geçti.
- Neden 40?
Kadınların bir anlamda olgunlaştıkları, bilinçlendikleri yaş olduğu için 40 dedim. Artık kadınların kendilerini tanımaları ve toplumun baskılarına ‘Hayır’ diyebilmeleri için 40 yaşını beklemeleri de gerekmiyor.
KADINLAR HAYATINI ANLATIYOR
- Kitabında toplumun çeşitli kesimlerinden kadınlar bulunuyor.
Evet... Genelev kadını ve bir dönem milletvekili adayı da olan Ayşe Tükürükçü anlattıklarıyla herkesi ürpertiyor, kanını donduruyor. Tükürükçü, Türkiye’deki kadın ticareti ve fuhuş sektöründeki acımasız çarkların nasıl döndüğünü ve kadınları öğüttüğünü tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Oyuncu Bennu Yıldırımlar, ‘Hayatın sillesini yemeden değişemezsiniz’ diyor ve ekliyor: ‘Vücut tabii ki yaşlanıyor ama insanın içindeki ruhta taşıdığı gençlik gitmesin yeter ki, gitmesin kalsın. O ruh içinde kaldığı sürece de insan coşkuyla yaşamaya devam ediyor.’ ‘Hayatla kavgalarım, endişelerim eskisi gibi değil’ diyen haberci Banu Güven, müzikle hayata daha farklı baktığını anlatıyor.
Tekelioğlu’nun kitabı büyük ilgi görüyor.'YENİ HAYAT' BİR İLK OLDU...
- Kitabın mesajı nedir?
Her türlü baskıya ve şiddete rağmen Türk kadını artık sesini duyurmalıdır. Türkiye’de kadın, bir güçtür, cesarettir, gelecektir, inançtır, harekettir, berekettir.
- Tuluhan Tekelioğlu televizyonlara ne zaman dönmeyi düşünüyor?
Herkes, televizyonlara ne zaman döneceğimi soruyor. Ben de hep aynı cevabı veriyorum. AKP gittiği zaman televizyonlara geri döneceğim (gülüyor). Çünkü ekranda bazıları hariç, televizyon haberciliği layıkıyla yapılmıyor.
- Gelelim belgesele... Yeni Hayat, Türkiye’nin ilk organ nakli belgeseli midir, daha önce bu konuda herhangi bir çalışma yapılmadı mı?
Yeni Hayat, Türkiye’nin ilk organ nakli belgeselidir ve daha önce bu konuda herhangi bir çalışma ne yazık ki yapılmadı.
Tuluhan Tekelioğlu, belgesel ve kitap çalışmalarını sürdürüyor.Hayatla ölüm arasında gidip gelen hikayelere tanık oldum
- Belgesel yapma kararını nasıl verdin?
2013 yılında Gezi eylemleri sonrasında bir kötü olay daha geldi başıma ve Antalya’da yaşayan babam kalp krizi geçirdi, üç damarının değişmesi gerekiyordu. Babamın yanına gittim ve ameliyatı sırasında hastanede onun yanında kaldım. Hastanenin dördüncü katındaki Organ Nakli Merkezi’nde yaşananlar dikkatimi çekti. Hayatla ölüm arasında gidip gelen insanların hikayelerine tanık olunca hayatımda büyük bir kırılma yaşadım.
- Sonra...
Babam iyileştikten sonra ekibimle 2014 yazında hastanedeki Organ Nakli Merkezi’nde belgeseli çekmeye başladım. 3 yaşında mavi gözlü Hasan Hüseyin Kocakuş adlı bebek çıktı karşıma. Böbrekleri iflas etmişti ve babaannesi böbreklerinden birini vermese ölecekti. Böbrek nakli ameliyatına ben de girdim. Böbrek yerleştirildikten sonra Hasan Hüseyin Kocakuş ilk idrarını benim ellerime yaptı (gülüyor). Onun manevi annesi oldum. Bu belgesel 2014’te Antalya’da Altın Portakal Özel Film’i seçildi.
60 bin kişi yaşamak için organ nakli olmayı bekliyor
- Organ bağışı konusunda İzmir’den büyük bir destek aldın...
Belgeselimi gösterdiğim ve konuşma yaptığım her kentte ilgi gördüm. Ancak İzmir’den inanılmaz büyük bir destek aldım. Her yıl kasım ayında kutlanan Organ Bağış Haftası’nda İzmir’deydim. Üç yılda sadece 567 organ bağışlayan çıkmışken, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile 4 günde organ bağışı yapan 433 iyi insanı bularak gönüllü sayısını 1.000’e tamamladılar.
TÜRKİYE BU SORUNU BİR AN ÖNCE ÇÖZMELİKaraciğer nakliyle sağlığına kavuşan Yaşar Okuyan ile “Yeni Hayatlar İçin Organ Bağış Platformu”nu kuran Tekelioğlu, “Türkiye organ bağışı sorununu çözmeli” dedi.
- Yeni Hayatlar İçin Organ Bağış Platformu’nu da kurdunuz...
Karaciğer nakliyle ikinci hayatına kavuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Yaşar Okuyan ile birlikte Yeni Hayatlar İçin Organ Bağış Platformu’nu kurduk. Organ bağışı sayısını artırmak, yasal düzenlemelerdeki eksikleri Meclis gündemine taşımak amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye’deki 60 bin organ bekleyen vatandaş için öncelikle Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın organlarını bağışladığını açıklayıp örnek olması gerek.
GÜNDE 10 KİŞİ ÖLÜYOR
- Organ bekleyenler konusunda rakamlar ne?
Ne yazık ki rakamlar hiç iç açıcı değil. Türkiye’de bugün 10 bin kişilik 6 futbol stadyumu dolusu insan, yani 60 bin kişi, yaşama tutunabilmek için bir başkasından gelecek organı bekliyor. Her gün organ bulamadığı için 10 insanımız hayata veda ediyor. Sağlık Bakanlığı’nın bekleme listelerinde kayıtlı 22 bin kişi bulunuyor. Bu listeye kayıtlı hastalara kadavradan organ çıkma ihtimali ise milli piyangodan büyük ikramiye çıkma ihtimalinden çok daha düşük. Organ bağışlayan sayısı bir milyon kişide 5 kişi. Dünyada organ bağış sıralamasında en alt sıralardayız.
