Tuhaf şeyler

- Yürü karakola.

“Namusunu temizlemek için” kan döken insanlar, kim bilir yine kaç ocağı söndürdüler.

Kim bilir kaç kadını ve

kaç çocuğu dövdüler.

***

Şarkıları ve şiirleri

aşkla yoğrulmuş bir toplum, birbirinden bu kadar nefret

eder mi?

Bunca cinayet, bunca cinnet, bunca şiddet, hiddet ve dehşet... Dibinde ne yatıyor sanırsınız?

Sevgi’nin mektebi yok.

Olsa bile 6 yaş çok geç... Eğer sevgiyle büyümediyseniz, 6 yaş eksiksiniz demektir. Aldığınız tahsil ve terbiye yetmez.

***

Biz bu halimizle, siyasetteki kutuplaşmaya neden şaşırıyoruz?

Adam gelmiş, kamyonuyla Kılıçdaroğlu’nun yürüyüş güzergahına tezek boşaltıyor.

Cahili böyle.

E okur yazarı nasıl?

Sabah kalkınca “bugün kime bulaşsam” diye düşünüyor. “Bugün nasıl bir yalan uydursam da

ortalığı karıştırsam.”

***

Yazıktır.

Yaz şarkılarına acıyorum.

- Sevgi, aşk, sitem, özlem, firkat ve vuslat üzerine yazılmış beste ve güftelere yanıyorum. O güzel duygular, nasıl oluyor da

bu nefret ortamında

hayat bulabiliyor?

İyi ki bulabiliyor:

Kötü ruhları belki müzikle tedavi edebiliriz.