Gülengül Altınsay

Transfer panayırı

22 Haziran 2017 Perşembe

Sezon bitti. Şimdi sırada kulüp yöneticilerinin transfer şovları var. Hiçbir özeleştiri yapmadan; ne yanlış ve gereksiz transferlerden ne borçların katmerlenerek artmasından sorumluluk duymadan transfer perdesini açıyorlar.
Vaatler vaatler.. Sanırsınız ki daha önceki sezonların yanlış kararları onlara ait değil.
Vaatler demişken; şimdiden “Kesinlikle seneye şampiyon biziz” diyenler mi dersiniz, “En şöhretli oyuncuyu biz getireceğiz” diyenler mi dersiniz, “Transfer bombalarını ardı ardına patlatıyoruz” diyenler mi dersiniz?
Yani değişen bir şey yok futbol dünyamızda…
Kafalar aynı, düzen aynı.

Borç batağı
Sürekli transfer yapmak taraftarları oyalamanın gündemde kalmanın en has yolu. Riva’yı sat transfer yap, elindeki en temel oyuncularını sat transfer yap. Yeter ki yap. Yeter ki dönsün çark. Ve sonunda işte kulüplerin hali. Her geçen gün dağ gibi büyüyen kapatılması giderek imkânsızlaşan borç batağı. Ve onca paraya rağmen seyretmeye hiç değmeyecek anti futbol.

Planlama nerede?
Oysa ki benim bildiğim bir takım oluştururken kısa ve uzun vadeli planlar yapılır.
Önce takımın iskeleti oluşturulur. Sonra bu iskeletin sağı solu güçlendirilir. Transferler de daha çok bu sağa sola yapılır. İskeletten taviz verilmez. Son iki sezonun en başarılı, en iyi futbolunu oynayan takımı Şampiyon Beşiktaş’a bakalım. Yani en iyimize. Ne yazık ki o da aynı transfer çarkından kurtarabilmiş değil kendisini.
Sebebi de her sezon takımın neredeyse baştan sona yenilenmesi. Çünkü kiralık oyuncuları fazla. Bu da takımda istikrar sağlayamamak demek. Yine de Kartal’ın bu sezon rakiplerine fark atarak şampiyon olması sadece Şenol Güneş, Atiba ve Oğuzhan’da ısrar edilerek belli bir istikrarın korunmasıydı.
Daha önce de defalarsa belirttiğim gibi Oğuzhan gibi genç yetenekleri ucuza bulup takımın temel taşı yapmak yerine kiralık futbolculara yönelmek sizi sürekli transfer potasında tutar. Bu da hem takımın başarısı için hem de kulübün kasası için risk.
Sonuçta her sezon beş-on transfer yapmak zorunda kalırsınız. Bundan da en çok kulüplerin ve yöneticilerin çevresine çöreklenmiş liyakati meçhul kişiler nemalanır.
İşte yine kiralık futbolcularını tutabilmek için paraya ihtiyacı var Beşiktaş’ ın. Ya da yeni kiralıklar için. Ancak elindeki para getiren oyuncuları satarsa eli rahatlayacak. Ama para yapan oyuncuları belli ki en önemli oyuncuları. Biri Oğuzhan diğeri Marcelo.
Takım tam savunmadan düzgün toplarla çıkmaya başlamışken Marcelo’yu satmak, takımın göbeğinde Atiba’nın da performansını arttıran Oğuzhan’ı satmak takımın iskeletini kırmak demek. Ben bırakın gelecek sezonu riske atmayı geçtiğimiz sezonlarda da Oğuzhan gibi, Atiba gibi olmazsa olmaz oyuncuların yedeklerinin hazırlanması gerektiğini sürekli vurgulamıştım.
Siyah - Beyazlılarda hâlâ Marcelo’nun da Atiba’nın da Oğuzhan’ın da yedekleri yok. Şimdi yedekleri yokken asıllarının satışı gündemde.
Atiba ise yaşı nedeniyle ne kadar daha yük kaldırabilir bilmiyoruz.
Yani anlaşılan o ki en başarılı takımımız Beşiktaş’ta bile işler günü birlik yürüyor.
Her sene bu kadar çok transfer yapılmasından taşların bu kadar çok yerinden oynamasından belli bu.
İşler iyi giderse ne âlâ… Yoksa buyurun gene yeni transferlere… Yani hasta tedavi edilmiyor, ölmemesi için aşırı ilaç verilip sürekli yatakta tutuluyor.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kim çürümüş? 18 Nisan 2024
Süper kriz 11 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları