Öncelikle Ali Koç ve yönetimini tebrik etmek lazım. Finansal Fair Play (FFP) problemini bağış ile çözebilecekleri konusunda UEFA'yı ikna ettiler. Bu başlı başına çok büyük bir problemdi ve giderildi. Fenerbahçe zenginiyle fakiriyle, öğrencisiyle memuruyla, kadınıyla erkeğiyle Türkiye'nin en önemli sivil toplum kuruluşlarının başında geliyor. Mutlaka inanıyorum ki 'Fener Ol' kampanyasıyla kulüp çok rahatlayacak. Tabii ki burada en önemli avantaj kulüp başkanı Ali Koç olacak. Bağışı yapan kişi biliyor ki bu paralar başka işlerde kullanılmayacak ve yine biliyorlar ki Ali Koç para konusunda da çok güvenilir bir isimdir. Şu anda 25 milyon Fenerbahçeli'ye büyük görev düşüyor. Herkes bütçesine göre bağış yapsa Fenerbahçe'nin borcu çok rahatlayacak.
Pek tabii ki bir sonraki hafta oynanacak F.Bahçe-G.Saray ve Beşiktaş-Başakşehir maçları her yönden çok önemli. Bu maçları da çok deneyimli, en azından hata yapsa da toplumun fazla toz konduramayacağı isimler yönetecek. Bunların başında da Cüneyt Çakır geliyor. Zaman zaman özellikle Türkiye'de hatalı maçlar yönetse de şu anda Dünya ve Avrupa'nın en iyi 3-5 hakeminden biri. Bu hafta dinlendirilmesinin temel nedeni de önümüzdeki haftaki maçlardan birinde görev alacak olmasıdır.
Fatih Terim'i sadece bir profesyonel çalışan olarak değil birçok genel kurul üyesi gibi duayen bir Galatasaraylı olarak düşünmek lazım. Tabii ki o da özellikle liselilerin başlattığı iddia edilen ibra etmeme olayından kulübün zarar göreceğini düşünmüş olmalı ki tepkisini koyabilirdi. Hatta bence konuşsa çok da iyi yapardı.
