14 MAYIS 2018 PAZARTESİ
* “‘Irkçılar’dan ayrılan bir milliyetçi (…), günümüzdeki ‘Hürriyetçi Demokratlar’la buluşup kenetlenerek, 24 Haziran 2018’de inşaallah bu millete yeni bir ‘Demokrasi Bayramı’nı yaşatmaya hazır ve namzet görünüyor…” (M. Lâtif Salihoğlu)
15 MAYIS 2018 SALI
* “Seçimin savaşa benzetilmesi üzerine birkaç sualimiz olacak: –Öncelikle, ülkemizde daha önce onlarca seçim yapıldı. Neden bu seçim harp olarak görülsün? –Harp düşmanla yapılır. Düşman kim? –Hilenin sınırını kim neye göre belirleyecek?..” (Osman Yetim)
16 MAYIS 2018 ÇARŞAMBA
* “Bugün ‘dindar’ diye lânse edilen iktidarın yüz binlerce dindarı hapse atmasının sebebi, Kemalizmin beşinci devresini, yani ‘Kişi değil devlet söz ve mal sahibi olacak, devlet ne derse vatandaş onu yapacak.’ gaddarane düsturunu uygulama[sı] anlamına gelir!” (Ali Ferşadoğlu)
* “Gelinen nokta(…)da (…) Türkiye, İsrail’in zulümlerini ‘kınama’ya da ilişkilerini her alanda ilerletmeye de devam ediyor!” (Kâzım Güleçyüz)
17 MAYIS 2018 PERŞEMBE
* “Meydanlarda sadece İsrail değil, İsrail’e ekonomik, siyasî ve diplomatik müeyyide uygulamayanlar da kınanmalıdır!” (Faruk Çakır)
* “Müslümanların bugünkü hâlleri beslendiği kaynağın yanlış ya da hakikî medeniyete sahip olmadığına, ihtiva etmediğine delil olamaz; zira (…) Müslümanların kılavuzu hükmünde olan Kur’ân’ı ve mühendisleri statüsünde olan Peygamberini (asm), sahabîlerini vb. hakikî dinleyememeleri ya da kendilerine örnek almayışları, ‘cihaz’ statüsünde olan medeniyetlerinin çöküşlerine ya da gerilemelerine sebep oldu…” (Ömer Kuranlı)
18 MAYIS 2018 CUMA
* “Ülkede ‘fakirler, emekliler, işsizler’ geçim sıkıntısı yaşarlarken, devletin yüz milyonlarca [li]rası seçim harcamaları için Meclis’teki partilere cömertçe aktarılmaktadır!” (İbrahim Ersoylu)
* “Demagoji san’atını son 30 yıldan bu yana en iyi kullanan siyasetçi Erdoğan’sa, İnce ve Akşener demagojinin zıt rengi olan mantık ve bilgiyi aynı maharette kullanabilecekler midir?..” (Mert Gönenli)
19 MAYIS 2018 CUMARTESİ
* “Kıdemli siyasetçilerin yaptıkları yapacaklarının te’minatıdır ve bu kural Erdoğan için de geçerlidir. (…) [O hâlde] tammam, yeter! Söz milletin ve meclisinin olsun artık…” (Ahmet Battal)
* “(…)İsrail’le ‘anlaşma’nın üç şartı yerine getirilmemiş; (…) [ama] iktidar cephesi, ‘İsrail’le anlaşmayı savunma’ vartasına düştü, düşüyor… Peki neden!” (Cevher İlhan)
* “Mevcut hâlleriyle şimdiki sosyalist devletler, faşist modern cumhuriyetler, devlet federasyonları, anayasacı vesayet cumhuriyetleri ‘eski hâl’i, Avrupa Birliği ‘yeni hâl’i ifade etmektedir.” (Mustafa Eren Bozoklu)
20 MAYIS 2018 PAZAR
* “(…)Bugün iktidarda olan ‘Siyasalcılar’ (…) baskı ve zulümlerin müdafîliğini yaparak ‘Böyle yapmasaydık devleti ele geçireceklerdi.’ beyanlarıyla aynen ‘Cumhuriyetçiler’in geçmişte ‘Şeriat geliyor, lâiklik elden gidiyor, gericilere fırsat vermeyin!’ gibi katı devletçilik ve Kemalist refleksin rolünü üstlenmiş görünümündeler… Talebelik yıllarımızda ‘yeşil komünistler’ diye çağırılmaları abartı değilmiş demek!” (Ömer Faruk Özaydın)
Not: Yukarıdaki tespitler, gazetemizin (yılın 20. haftasına tekabül eden) 14-20 Mayıs 2018 tarihli nüshalarından derlenmiştir.