Yıl 2018… Yer Konya’ya gidenlerin mutlaka uğradığı “Ne olursan ol gel” diyen HZ. Mevlana’nın Türbesi.

Ziyaret etmek isteyenlerin giriş ücretini ödemek için sıraya girdiği gişe  önünde uzun bir kuyruk.

Sıra size geliyor ve fiyatı soruyorsunuz.

Aldığınız cevap şaşırtıyor. “Müzemizde tadilat olduğundan girişler ücretsiz. Bu fişler ile turnikeden geçebilirsiniz”  Biraz şaşırıyor biraz da üzülüyorsunuz. “O kadar yol gelip, müzenin tadilat olduğu zamana mı denk geldik” diye.

Sonra içeri giriyorsunuz. Gidenler bilir önce karşınıza çile odaları diye tabir edilen geniş alan gelir. Herhangi bir tadilat yok. Sonra içeri giresiniz. Fark ettiğiniz şey küçük bir alanda tadilat olduğudur ve sizin gezinize ve yaşayacağınız maneviyata çok da engel değil.  

Yıl 2019… Yer Trabzon’a gelen turistlerin uğrak yerlerinden Sümela Manastırı.

 Doğası ve konumuyla kendini hayran bırakan bir eser. Restoranlar bölümünde aracını park edip, yeşillikler arasında tırmanışa geçer ve manastıra ulaşırsınız.

Çıktığınız tepede mükemmel bir manzara sizi karşılar. “Manastırın  dışı bu kadar güzelse içi nasıldır kim bilir?” diye içinizden geçer ister istemez. Daha önce tadilatta olan ve bir kısmı açıldı denilen manastırda, açılan kısmı görebilmenin heyecanını yaşarsınız. Sonuçta yüz yıllardır ayakta kalmış bir yapı.

Merdivenlere doğru yöneldiğinizde, karşınızda makbuz kesen memurları bulursunuz. Kişi başı 10 TL ödeyip içeri giresiniz.

Ancak dik merdivenlerden çıkarken, aşağı doğru inenlerin homurdanmaları sizi biraz şaşırtır. “Bu tarihi eserde neyi beğenmediler acaba?” Merakla yola devam edip manastırın kapısına gelirsiniz. Sizi tahtalarla çevrilmiş dar bir alan karşılar. Yanınızdan geçenlerle  çarpışmamak için yan yan ilerlersiniz

 Sonra gecekondu kulübesine benzeyen zincirlerle çevrili küçük bir alanda bulursunuz kendinizi. Kafayı uzatıp manastırı görmeye çalışırsınız ama ne mümkün. Zaten görüp görebileceğiniz inşaat iskeleleri ile çevrili iki yapı. İşte o zaman siz de geri dönerken ineceğiniz merdivende homurdananlardan olursunuz. Ne yapıları görebilmişsinizdir ne de tek bir kare fotoğraf çekilebilmişsinizdir.

İki olay ve anlayış farkı ortada. Turizm bir kazanç kapısı ama sürekliliği de önemli. Trabzon’a gelenlerin güzel anılarla ayrılması daha sonra geleceklerin sayısını artırmaz mı?

Bu göze çarpan örnek dışında daha dikkat edilmesi gereken bir çok şey var.  10 TL yüksek bir rakam değil ama insanlar 1 KRŞ bile olsa, harcadıklarının karşılığını görmek ister. Konya örneğinde olduğu gibi müşteri memnuniyeti öne çıkarılmalı.

Ve finalde “Boşuna gitmeyin” cümlesi kurdurulmamalı.