• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ELİF AKTUĞ

Soma'DA bir yardım meleği

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 23.05.2015, 00:00
Bu ülkede güzel insanlar var, yaralara merhem olan, acılara ortak olan ve ihtiyacı olana el uzatan... 13 Mayıs 2014 tarihi hafızalardan silinmeyecek, aradan bir yıl geçti; bin yıl geçse de hatırlanacak. Sadece yüreğimiz burkularak hatırlamak bir işe yaramıyor ama. Dedim ya çok güzel insanlar var; Allianz Sigorta'da çalışan ve 'Allianz SomaDA' projesini hazırlayan ve projeye destek olanlar gibi. Hazırladıkları müthiş proje sayesinde, Soma'da yaşanan maden faciasının ardından, sadece kayıp yaşayanlar değil tüm bölge halkının yaşadığı travma belki de kaybolacak. Gönülden inanıyorum. Geçen hafta Allianz Sigorta Kurumsal İletişim Başkanı Fatmanur Erdoğan ve Kurumsal İletişim Dış İletişim Müdürü Berna Özdemir ile bir araya geldik. Gözleri ışıl ışıl ve yüreklerinde aşkla anlattılar. 'Soma'da yaşanan ve aslında daha büyük bir coğrafyaya yayılan travmanın etkilerine çare olmak için kolları sıvamışlar. Son günlerde duyduğum en anlamlı projeyi anlattılar. Emeklerine sağlık, var olsunlar. Erdoğan, şöyle özetledi yaptıklarını, "Soma faciasında ihtiyacı olan ailelerin yanı sıra, bölgede uyuşturucu kullanımı, intihar oranı ve aile içi şiddet ile ilgili problemler olduğu bilgisi sonrasında bu projeye başlandı. Allianz Türkiye, Bilim Kahramanları Derneği (BKD) işbirliğiyle Soma'da kazadan etkilenen 6 ilçedeki 16 okulun 130'u aşkın öğrencisinin BKD turnuvasına katılımı sağlandı. Bu yolla 17 Allianz takımı oluşturan öğrencilerin normal hayata dönüşü desteklenirken psikolojik ve kişisel gelişimlerine de katkı sağlandı."
Ne müthiş değil mi? Hazırladıkları proje çok anlamlı ve sürdürülebilir. Üstelik kısa sürede geri dönüş almaya başlamışlar. Kamu ve özel sektör işbirliği modeli geliştirip (APHB) Afetlerde Psikososyal Hizmetler Birliği'nden de destek alıp, çalışmalara başlamışlar. Fatmanur Hanım, kazadan en çok etkilenen bölgelerden biri olan Dursunbey'de bir psikososyal destek merkezi açılmasına öncülük ettiklerini de anlattı. Üstelik çocuklara, yetişkinlere ve gruplara yönelik üç görüşme odası bulunan Dursunbey Psikososyal Destek Merkezi'nden tüm bölge halkının faydalanabilmesi için temin edilen iki araç, APHB gönüllülerinin saha taraması yapmasına olanak sağlamış ve merkeze uzak bölgelere hizmet ulaştırmaları mümkün olmuş. Düşünsenize bu sayede, yalnızca maden kazasına yönelik değil, geçmişten geleceğe bölge halkını etkilemiş olan psikolojik sorunların çözüme kavuşturulmasında aktif bir rol alarak toplumun yaşam kalitesini yükseltilmesine katkı sağlıyorlar.
Allianz Sigorta'yı kutluyorum, tüm kalbimle...

Cengiz Semercioğlu 'kan' kustu!


Cannes Film Festivali'nden bahsetmiş Cengiz Semercioğlu yazısında. Bazı erkek köşe yazarlarının tavrını, bin yaşına da gelseler, sivilceleri yeni pörtlemiş ergen erkek çocuklarına benzetiyorum. Hani kızlarla iletişim kuramadıkları, saçlarına ciklet yapıştırdıkları, tekme atıp kaçtıkları, çaktırmadan bacaklarına baktıkları yaşlardaki hallerine! Sataşmanın, iletişim yolu olduğunu sandıkları dönem! Ah ne berbattır ve ne feci bir travmadır. Görüyorum ki bir çok erkekte bu ruh hali sürmekte. Cengiz Semercioğlu geçen gün yazısında, Cannes Film Festivali'ne davet edilen Cansu Dere ve Fahriye Evcen'den bahsetmiş. Anladığım kadarıyla Azra Akın'dan haz etmiyor, bahsetmemiş. Kızların 'götürüldüğü'nü söylemiş festivale, yazının her tarafına karşı geldiğim gibi bu cümleye de taktım. Semercioğlu, birçok basın gezisine kendisini 'götüreceklerini" söyleyenlere, "Ben eşya mıyım, götürüyorsunuz, şuna davet ediyoruz desenize" demez mi mesela? Soyadını unuttuğu için Cansu dediği Cansu Dere, tıpkı Azra ve Fahriye gibi (ben bilerek yazmadım soyadlarını) harika bir şekilde ülkemizi temsil etti. Fotoğraflara bakıp, arka plandaki muhabirlerin makinelerini kast ederek, "çekmiyorlar yazık" gibi bir sahne yaratmaya çalışması da komik. Charlize Theron ve Sean Penn çiftinin fotoğrafına baksın bir zahmet, arkadakiler sadece bakıyorlar. Üstelik bizim kızların fotoğraflarını sadece L'Oreal fotoğrafçısının çektiğini söylemiş. Getty Images'da ve bütün büyük ajansların yolladığı haberlerde üç güzel kadının da haberi vardı, yazık ki Cengiz Bey zahmet edip bakmamış. Herkesin Cengiz Bey'in yazısından sonra söylediği bir cümle vardı ki, burada tekrar etmeyeceğim. Terbiyem müsaade etmiyor. Her neyse bence bir özür yazısı yazmalı, derhal...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA