'Siyasi ayak' için ne bekleniyor!

15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişiminin “siyasi ayağı” hala ortalıkta dolaşıyor.
“Başkanlık sevdası” imdatlarına yetişti. Önce Meclisteki oylamaya, arkasından da halk oylamasına sığındılar. Zaman kazandılar.
Gelen bilgilere göre, her türlü kanıt bulunuyor. ByLock kullananlar belli. Mesajlar elde. Ama bir türlü adım atılmıyor.
AKP’de farklı sesler çıkıyor. Bazıları, “Önümüzü göremiyoruz. Her an her şey olabilir. Bunlar defolu, istediğimiz gibi kullanırız” görüşünde. Ama büyük çoğunluk “Siyasi ayak”tan hesap sorulmasını istiyor
Bu arada, FETÖ’nün “siyasi ayağı”nı kurtarmaya çalışanlar da var.

ADIM ADIM TAKİP

AKP’den önemli isimlerin adı geçiyor. Partinin kuruluşunda görev almışlar. Çoğu en üst makamlarda görev yapmış.
Şu anda sesleri çıkmasa da birbirleriyle temastalar. Ama takipteler.
İngiltere’ye gidenler İngiltere’de, Bolu’ya gidenler Bolu’da izleniyor. Ayrıntılar da paylaşılıyor. “Geçenlerde biri Bolu’daydı. Bolu Belediye Başkanı ile Milli Park’ta saatlerce bir aradaydı. Cep telefonlarından 300 metre uzakta konuştular” diyecek kadar ayrıntıya giriyorlar.
AKP ileri gelenlerine, “Siyasi ayağa operasyon ne zaman?” diye sorduk. Sıkıntıdalar. “Operasyon yok” demediler. “Bizim tanıdığımız Cumhurbaşkanı Erdoğan affetmez” demekle yetindiler.

276 KORKUSU MU?

Şu aralar Saray’da hesap kitap yapıldığı bildiriliyor. “AKP’nin 317 milletvekili var, sayı kritik” ifadesi kullanılıyor.
AKP’deki FETÖ’cülerin sayısının yüksek olduğunun göstergesi.
Batı’nın ByLock’cuları harekete geçirmesinden endişe edildiği anlaşılıyor. “Uygun zaman” vurgusu yapılması da bundan.
276 korkusu yaşanıyor.

ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM KRİTİK

AKP’de 16 Nisan halk oylaması değerlendirmesi sürüyor. Ama asıl tartışılan 2019 seçimleri.
Kafalar karışık. “2,5 sene ömrümüz kaldı” diyenler bile bulunuyor.
“Rahat olmadıklarını” söyleyen bir MKYK üyesinin görüşü şöyle:
“16 Nisan’da çok zorlandık. Ne kadar zorlandığımızı hepimiz biliyoruz. Üstelik zaferimizin üzerinde ciddi bir gölge var. YSK seçimi geçerli saysa da en azından yüzde 50 açısından meşru görülmeyen bir seçim sonucu ile karşı karşıyayız. Bir anlamda mağdur olan Hayır’cılar. 16 Nisan öncesinde bol keseden vaatlerde bulunduk. Ama gerisi yok. Seçim için kesenin ağzını açtık. Açık büyük. Bundan sonra bütün olumsuzluklar Reis’in hanesine yazılacak. Tek sorumlu o olacak. Ecevit’in 2002 seçimlerinde yüzde 24’lerden yüzde bire düşüşünü unutmayalım. 2019’da şok yaşayabiliriz. Seçimi kaybedersek AKP, ANAP’a benzer. Tutamayız.”
Benzer görüşleri savunan AKP’li yönetici sayısı epeyce fazla. Özellikle de eskiler..!
Hatta şimdiden yeni arayış için sağı solu gözleyenlere bile rastlamak mümkün.

ERKEN SEÇİM

Bir başka konu da erken seçim. Başbakan Binali Yıldırım “yok” dedi. Ama pek ciddiye alınmıyor. “Halk oylaması öncesinde OHAL kalkacak” sözleri hatırlatılıyor. Karar verici makamın o olmadığı ifade ediliyor.
Peki erken seçim olacak mı?
Bana kalırsa gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sonuçlar açıklandıktan sonraki tavrı da erken seçime yönelik gibi. Gerginliği sürdürmek istemesi anlamlı. Siyaseti soğutmaya pek niyetli görünmüyor.

AMA ..!

Ama iş biraz karıştı. Halk oylaması sonuçları planların yeniden gözden geçirilmesini zorunlu kıldı. Bıçak sırtı bir durum var. 317 milletvekili güven vermiyor.
ByLock’cular, ekonomik krizin sürmesi, işsizlik, Zarrab davası, …
Erken seçimi gelişmeler belirleyecek!