"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Siyasetin esprili yüzü

Mehmet KARA
18 Mart 2019, Pazartesi
Seçimler yaklaşırken adayların olmadık vaatleri hem güldürüyor hem de düşündürüyor.

Bazı adayların sloganları ve vaatleri de siyasetini gülen yüzünü gösteriyor. Hakaretlerin, ithamların, suçlamaların, velhasıl üslûpsuz siyasî kampanyaların yürütüldüğü şu ortamda milletin en çok da bunlara ihtiyacı var. Hep üslûpsuz tartışmaları eleştiriyoruz. Bir de siyasetin gülen ve esprili yüzünü yazalım.

Eski Başbakan ve cumhur ittifakının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Binali Yıldırım, Alevi Bektaşi Dedeleri ve Dernekleriyle gerçekleşen “Can’larla Buluşma programı”na katılmış. Burada isminin nereden geldiğini anlatırken, Alevî’lerden oy istemiş. “Her fırsatta söylüyorum. Ben Alevî ve Sünnîlerin birlikte yaşadıkları bir köyde doğdum. Adımı, Alevî komşumuz koydu. Adımda Ali var” demesi sosyal medyada en çok konuşulan konu oluyor.

Espri ile karışık eleştirilerde herkes ismindeki kelimeleri söyleyerek espriye katkıda bulunuyor.

Şimdi bunu görünce, aklımıza Millet İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu’nun soyadıyla ilgili olarak yapılan çağrışımlar hatırlatılınca iktidara yakın bazı gazetecilerin insanların soyadı ile oy alınamayacağını (!) söyledikleri aklımıza geldi.

Bir de Yıldırım Başbakan iken Meclis’te yaşanan bir kavga... CHP’li bir milletvekili “Cin Ali” dediğinde AKP’li milletvekilleri ile sert tartışmalar içine girilmesini hatırladık. Siyasetin güzel atışmaları bunlar. Bu siyaset dili milletin istediği dil...

****

Sloganlar

Partiler ve adaylar seçim kampanyalarına başlamadan önce “reklâm ajansları” ile anlaşırlar. Mitinglerde kullanılacak afişlerden tutun da televizyon ve radyo reklâmına, slogandan tutunda adayın giyimine kadar bu firmalar danışmanlık yapar. Gerektiğinde anket çalışması da yaparlar. Bazı firmaların yaptıkları millet tarafından beğenilirken, bazıları da beğenilmez.

Meselâ Millet İttifakının Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, “Yavaş yavaş Mansur Yavaş” reklâmları pek beğenilmedi derken, CHP’den aday gösterilmediği için DSP’den aday olan Çankaya eski Belediye Başkanları’ndan Haydar Yılmaz, Mansur Yavaş’ın sloganına karşı billboardlara “Yavaş yavaş değil, Haydar Haydar!” gibi ilginç (!) bir sloganla yer alıyor. Millet şimdi buna gülsün mü, ağlasın mı? Kara kara düşün dur şimdi...

***

Afrika kökenli aday!

Seçimdeki sloganlardan başka bir de aday profilleri dikkat çekiyor. Meselâ, Demokrat Parti’nin

Selçuk Belediye Başkanı Mesut Mercan’da bunlardan birisi. Mercan, kökeni itibariyle Sudan’ın Dinka kabilesine mensup. Ataları 400 yıl önce Anadolu’ya gelip yerleşmiş. Afrikalı Türklerin temsilcisi olan Mercan, seçildiği takdirde Afrika ile ticarî ilişkileri geliştireceğini vaat ediyor. 56 ülke, 2 milyara yakın nüfus var, verimli topraklar var” diyerek vaadini destekler ifadeler kullanıyor.

Anlaşılan Selçuk seçimleri hayli renkli geçecek. Diğer yandan, seçim sloganları ve DP demişken bir hatırlatma yapalım. DP’nin bu seçimdeki ana sloganı, “Ne yapalım anternatif yok, mecburen şu partiye veriyoruz” diyenler düşünülerek, “Mahkûm değilsiniz, Demokrat Parti var” diye düşünülmüş. Çok yerinde bir slogan olmuş. Buna bir de biz slogan ekleyelim. “Mecbur değilsin...”

***

Bir garip reklam

Dikkatinizi çekmiştir. Günlerdir “bazı gazeteler” de boy boy Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafıyla birlikte reklâmlar yayınlanıyor.

Erdoğan’ın resminin hemen altında da AKP’nin amblemi yer alıyor. Yani, AKP’nin dolayısıyla da “cumhur ittifakı”nın reklâmı...

Bu reklâm, konuştuğumuz insanlar tarafından garip karşılanıyor. Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı...

Yani, sadece kendisine oy veren yüzde 51’in değil, bütün ülkenin Cumhurbaşkanı... Sizce de çok garip değil mi gerçekten... Tamam, yeni sisteme göre partili cumhurbaşkanı, aynı zamanda bir partinin genel başkanı. Değişen anayasaya göre normal olabilir, ama Meclis’te ettiği yemine uygun mu?

Türk usûlü partili cumhurbaşkanlığı sisteminin oylandığı seçimlerde bunun böyle olacağını görmüş, sakıncalarını ve yaşanabilecekleri söylemiştik... Aslında

Cumhurbaşkanına oy verenlerde görmüştü.

Ama “Partimin ve Reisin bir bildiği vardır” diyerek oylarını vermişlerdi.

Bu reklâm sadece bize mi garip geliyor? Erdoğan’a oy verenleri hiç mi düşündürmüyor?

Okunma Sayısı: 1324
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı