Editör

KapakSektörün en sıkıntılı dönemlerinden birini geçirdiğimiz 2018’in son aylarında ÖTV’ye yapılan müdahale sektöre biraz hayat getirdi gibi. Eski haline geri çekilen özel tüketim vergisi oranları, yılsonundaki klasik hareketlenmeyle birleşince otomotiv sektörü geçici de olsa rahat bir nefes aldı.

Yine de asıl merak edilen konu, 2018’den ziyade 2019’de neler olacağı, neler getireceği. Tabii ilk akla gelen şey vergilerin durumu. Acaba bu halde devam mı edecek yoksa eski haline geri mi dönecek? Bugüne kadar açıklanan şey 1 Ocak’tan sonra vergi sisteminin eski haline geri döneceği şeklindeydi ama mart ayında seçimler olduğu için bu yeni vergi durumunun bir ihtimal marta ayına kadar uzatılabilmesinden bahsediliyor.

Bu gerçekten olursa sektörümüz hızlı ve hareketli günlerini 3 ay daha koruyacak demektir. Ancak asıl önemlisi ondan sonra ne olacağı. Mart’tan sonra vergiler eski haline dönerse sektör yine başladığı noktaya geriler, yılın son aylarına doğru küçülerek, daralarak ilerler.

Burada tüm iş devlete düşmüyor elbet, markaların da ciddi şekilde çalışmaları ve önlem almaları şart. Öncelikle satış ayağına destek olunması, bayi ağı personelinin güvence altına alınması gerekiyor. Daralan ekonomik durumları bahane ederek elindeki personeli kaybedecek olan yetkili satıcılar, olası bir işlerin açılması durumunda hazırlıksız yakalanacak ve potansiyel satışlarını da kaçıracaktır. Bu elbette tek taraflı olarak alınması gereken önlemlerle değil marka-satış ilişkisinin bir arada düşünülmesiyle aşılabilir. Bunun için de planlama, strateji geliştirme ve operasyonel faaliyetlerin ciddi şekilde ele alınmasını gerektiriyor.

İşin bir de basın kısmı var. Giderek azalan reklam bütçelerinin yanında özellikler basılı dergi maliyetlerinin artması sonucunda son günlerde basılı dergi sayısında ciddi azalma var, tehlike çanları burada da çalıyor. Birçok kişinin dijital çözümlere yönelmesi de çözüm değil çünkü marka bütçelerinin de bir limiti var, özellikle de dijital kısımda. Burada iş yine markalara düşüyor. Markalar dijitalde veya basılı tarafta mecraları iyi araştırıp, kendi içerisinde ayrım yapmalılar. Tabii bunun için içerik bilen kişilerle çalışmaları gerekiyor, yani tecrübe.

Tecrübe beraberinde sorumluluk ve maliyet getirir. Karşılığındaysa bilgi satın alırsınız. Bilgiyi yorumlamak ve uygulanabilir hale getirmekse ayrı bir tecrübe ve deneyim gerektirir. Markanın devreye girmesi gereken noktaysa işte burası, yani harmanlama kısmıdır. İyi harmanlanan bilgi-tecrübe-yorum-strateji dörtlemesi yazının başındaki sorunları gidermek için gidilmesi gereken yolu gösteriyor.

2019’da herşeyin daha güzel olacağını umuyoruz. Peki biz neler yaptık bütün bunların yanında? Tabii otomotiv dünyasındaki son haberleri ve tüm gelişmeleri sizlere ilettik yeni sayımızda. Dosya konumuz yine efsanevi bir modelin, yeni Porsche 911’in tüm detaylarını içeriyor. Porsche yine harika bir iş çıkartmış ve sonsuz gelişim felsefesini, inanılmaz bir şekilde devam ettirdiğini kanıtlamış. Yeni 911 modern dünya ile retro doknuşları muhteşem bir şekilde kombine ediyor. Buradan detaylara inmeyelim, onun için sizi ‘Dosya’ konumuza bekliyoruz.

Bunun dışında 3 tane sürüş izlenimi konumuz sizleri bekliyor. Çok merak ettiğimiz Hyundai Kona, Renault Talisman ve Lotus’un Türkiye’de satışa sundupu en güçlü model olan Exige Sport 350 testi sizleri bekliyor. Hemen şunu söyleyelim, Lotus’un testini başka bir dergide bulmanız pek mümkün değil çünkü AutoVision’a özel olarak gerçekleştirdik bu özel otomobilin testini.

Ayrıca Türkiye için yine çok önemli bir otomobil olan Ford Focus’un lansmanında bulunduk ve bu önemli otomobilin tüm detaylarını sizlerle paylaştık.

Bir yılın daha sonuna yaklaşırken, tüm okurlarımızın yeni yılını kutluyoruz. Tüm yılınız Lotus Exige gibi harika ve eşsiz geçsin!

Ufuk Cüceoğlu

Genel Yayın Yönetmeni