Silopi’de altı ve yedi yaşındaki kardeşlerin uykusunda ölümüne yol açan panzeri kullanan polisin zırhlı araç kullanımı için bir eğitim almadığı ortaya çıktı.
Cumhuriyet’ten İklim Öngel’in haberine göre Silopi’ye heyet gönderen CHP Furkan ve Muhammed kardeşlerin ölümüne ilişkin bir rapor hazırladı.
B tipi ehliyetle panzer kullanıyormuş
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, İstanbul milletvekilleri Selina Doğan, Onursal Adıgüzel, Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Sayın ve Şırnak İl Başkanı Mehmet Uğur’dan oluşan heyet panzeri kullanan polisle de görüştü.
Şırnak Merkez T TİPİ Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan polis beş yıldır görevde olduğunu, 1.5 yıldır Şırnak’ta görev yaptığını belirtti.
Polis, aracı kullanmak için herhangi bir özel eğitim almadığını, normal B sınıfı ehliyetle aracı kullandığını, sekiz ay önce araçta görev yapmaya başladığını belirtti. Ancak polis kendi anlatımına göre sadece iki haftadır aracı kullanıyordu, daha önce ise kulede görev yapıyordu.
Kaza günü eve yaklaşık 80 metre mesafedeki MHP binasını koruduklarını anlatan polis devriye gezerken aracın durduğunu, tüm çabasına karşın aracı tekrar çalıştıramadığını söyledi.
Aracın yokuşta kaymaya başladığını ve frenlerinin de çalışmadığını iddia eden polis aracın ilk virajı döndükten sonra direksiyon hâkimiyetini tamamen kaybettiğini söyledi.
‘Araçlarla hastaneye sevkettik’
Kazanın ardından çocukları evden çıkardıklarını anlatan polis, “Arkadaşlarla birlikte binanın ön tarafına geçip yaralıları çıkardık. İki çocuğu da çıkardık. Ambulans gelmemişti. Araçlarla hastaneye sevk ettik” dedi.
Ancak raporda polisin ifadesiyle aile ve mahallelilerin söylediklerinin çeliştiğine dikkat çekildi. Polis ambulans çağırdığını öne sürerken, aile ise kendi imkanlarıyla çocukları hastaneye kaldırdıklarını belirtti. Aile, panzeri kullanan polisin olay yerinden kaçtığını da söyledi.
Savcı çok sinirlenmiş
Raporda, polislerin zırhlı araçları kullanmak için yeterli eğitimden geçtiklerine dair bilgi elde edemediklerini aktaran heyet, araçların ne kadar sıklıkla bakıma sokulduğunun da bilinmediğini kaydetti.
Raporda, “Olayların çoğunda güvenlik görevlilerinin olayın meydana gelmesinde kusurlarının olup olmadığından bağımsız olarak, yaralılara gerekli yardımı sağlamadıkları, sağlık hizmetine ve adli mercilere erişim anlamında ihmalkâr davrandıkları ifade edildi. Bu husus kamu vicdanını da ciddi biçimde zedeliyor” dendi.
Heyetin görüştüğü Muhammet ve Furkan’ın babası Mesut Yıldırım da, kazanın ardından çocukları komşularının yardımıyla molozların altından çıkardıklarını belirterek, “Hastaneye biz götürdük, polisler kendi araçlarını korumaya aldılar, savcı o gece gelmedi. Aracı da savcıdan habersiz çekmişler. Görgü tanıkları, savcının aracın kendinden habersiz çekildiğini görünce çok sinirlendiğini söylüyor” dedi.