İlk 1000 İhracatçı 2018

Şefik ERGÖNÜL
Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM ), geleneksel hale getirdiği güzel çalışması “İlk 1000 İhracatçı” araştırmasının 2018 yılı rakamlarını geçtiğimiz günlerde açıklamıştı. Çalışmanın tamamının yayınlanması üzerine de her yıl yaptığım gibi ben de bu rakamları kullanarak bir analiz yapmaya çalıştım.

Son üç yılı ele alarak yaptığım küçük analizin tablosunda ilk 10, 50, 100 ve 1000 ihracatçı firmanın toplam ihracat rakamlarını ele alıyorum. Bu grupların da Türkiye ihracatının içerisindeki yerini ve KOBİ’lerin toplam Türkiye ihracatındaki payını vurgulamaya çalışıyorum.

TİM Başkanı Sayın İsmail Gülle yaptığı açıklamalarda, Türkiye ihracatçılarının 83 bin rakamına eriştiğini söylüyor. Bu kadar ihracatçı da elbette iyi bir ihracat yapıyor.
Bu yıl yapılan ihracatta yer alan ilk 1000 ihracatçının, Türkiye’nin yedi bölgesine yayılmış olması haberi de çok önemli.

Bunlar iyi haberler de bu haberleri daha da iyileştirmek için mevcut durumu biraz daha açmaya çalışalım.

Sayın Gülle, geçen yıl ihracat yapan 83 bin ihracatçının 16 bininin, ihracata yeni başlayan firmalar olduğunu bildirmişti. Döviz kurlarının yükselmesiyle, ihracat yapma hevesi tüm ülkeyi sardı. Neredeyse tüm işletmeler ihracata yönlenmeye çalışıyor.

Ancak yapılan analizler şunu gösteriyor ki döviz kurlarındaki yükselme, ihracatta aynı oranda yükselmeyi sağlayamıyor. Bu nedenle işletmelerimize, döviz kurlarına bağlı olarak yapılmaya çalışılan ihracatın, sürdürülebilir ve kalıcı olamayacağını anlatmamız gerek.

İlk 1000 ihracatçının Türkiye ihracatının içerisindeki payı giderek artıyor.

Ayrıca bininci sırada yer alan ihracatçının cirosu sadece ihracat olsa bile 22 milyon ABD Doları’na yaslanan ihracat rakamına baktığımızda, yıllardır olduğu gibi ilk 1.000 ihracatçının KOBİ sınırının dışında kaldığını görüyoruz.

Tabloda da görüleceği üzere İlk 1000 ihracatçının, Türkiye ihracatına %61 oranında katkı yaptığına bakarsak, geri kalan 82 bin ihracatçının da Türkiye ihracatın sadece %39’unu yaptığını görüyoruz.

2016 yılından bu yana ilk 10 ihracatçının payı %2 artış göstermiş. İlk 50, 100 ve 1000 ihracatçının paylarının her birinde de %4’er artış görülüyor.
“Bu firmalar ihracatını arttırıyor, onlar büyük firmalar diye bunu kötü mü yorumlayacağız “ diye soracak olabilirsiniz.

Kimsenin ihracat artışına karşı çıkacağını düşünmüyoruz, hele ben asla ve kat’a.

Amma ve lakin, başa güreşen ihracatçılardan birisinin Türkiye operasyonlarını bitirmeye karar verdiği haberleri dolaşan bir ortamda, böyle bir firmanın oyundan çıkmasının maliyeti, ihracatımızın 4-5 beş milyar ABD Doları düşmesi anlamına gelir.

Benim şahsi görüşüm, ihracatın yurt sathına mümkün olduğunca fazla yayılmasının ve bu çerçevede mümkün olduğunca yetenekli KOBİ’nin ihracat ordumuza katılmasının sağlanması.
Bu arada, sürdürülebilir bir yolda olmayan her türlü çabaya harcanacak çaba, para ve emeğin karşılığının olamayacağını da aklımızda tutmalıyız.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
96 yılda ihracat... 29 Ekim 2019
Tahterevalliye Dikkat 15 Ekim 2019
İhracat ve Facebook 17 Eylül 2019
Promosyon mu o da ne? 10 Eylül 2019
Müşteriye Doğru Erişim 27 Ağustos 2019