Seçim maratonu devam ediyor

Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra, 11-18 Haziran tarihlerinde yapılacak milletvekili genel seçimleriyle seçim maratonu devam ediyor. Genel seçimler, gerek muhtemel sonuçları gerekse politik saflaşmalar açısından sıradışı bir seyir izleyecek gibi. Daha önce olsaydı, sistemin iki sağ ve sol partilerinden biri favori olur, aşağı yukarı hangi partinin kazanacağı ve hükümeti kuracağı bilinirdi. Bugün öyle değil.

MACRON MECLİS ÇOĞUNLUĞU ARIYOR

Cumhurbaşkanı Emanuel Macron içeride neoliberal, dışarıda Atlantikçi programını uygulayabilmek için bir meclis çoğunluğuna sahip olması gerekiyor. Sistemin iki ana partisi Sosyal Demokrat Sosyalist Parti’nin çöktüğü ve sağ muhafazakar Cumhuriyetçilerin lider krizi yaşadığı ve birliğini korumanın telaşı içinde olduğu böyle bir durumda Macron’un önünde Meclis çoğunluğunu oluşturma fırsatı bulunuyor.

İki turlu seçimler, ikinci turda sağ uçtaki Marine Le Pen’in “Yurtsever ve Cumhuriyetçi İttifak” adayları ile sol uçtaki Melanchon’un “Asi Fransa” hareketi adaylarının önünü kesmek için seçmenin Macron’un “Cumhuriyet Yürüyüşü” partisinin adaylarına yönlendirileceğini bugünden söylemek için kahin olmaya gerek yok.

İKİLİ PARTİ SİSTEMİNİN SONU

Macron’un çoğunluğu elde etmesi için Sosyalist Parti’yi bitirmesi, Cumhuriyetçileri ve Çevrecileri bölmesi gerekiyor. Bunun ilk adımı da yeni hükümetin üyelerinin seçimiyle atıldı; vitrin bir hükümet oluşturuldu. Başbakanlığa Edouard Philippe getirildi. Philippe, sağ Cumhuriyetçiler partisinden. Eski başbakan ve dişişleri bakanlarından Alain Jupe’ye yakınlığı ile biliniyor. Önemli bakanlıklara hangi partilerden kimlerin getirildiği de bizlere bu taktiğin devamı olduğunu gösteriyor.

İçişleri Bakanlığına Gerard Collomb, sosyalist partiden ve Lyon belediye başkanı. Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian, Sosyalist Partiden, bir önceki hükümette Savunma bakanı. Ekonomi Bakanlığına Bruno Le Maire, Cumhuriyetçiler Partisinden. Le Maire, öyle sıradan biri değil; Meclis başkan vekillerinden ve partinin cumhurbaşkanlığı aday adaylarından. Adalet Bakanı François Bayrou, Demokrat Hareket yani merkez sağ parti lideri. Çevre Bakanı Nicolas Hulot, Çevreci partiden. Tarım Bakanı Jacques Mézard, Radikal Sol Parti’den. Milli Eğitim Bakanı Jean-Michel Blanquer, Meclis dışında Milli eğitim bürokratı, Sarkozy döneminin Eğitim politikalarını belirleyen adam. Bu hükümette yer alan bakanlar, kendi partilerini terk ederek Macron’un partisinden aday olacaklar.

Görüldüğü gibi Macron’un görevi çöken, çözülen ve halk desteğini yitiren sistemin iki ana sağ ve sol merkez partilerin yerini dolduracak bir parti ve meclis çoğunluğu oluşturmak. Böylece sistemin nur topu gibi yeni bir partisi doğacak. Muhalefet görevini de sağ ve sol uç partiler yapacak. 200’ün üzerinde milletvekili bu seçimlerde aday olmadı. İçlerinde başbakanlık yapmış François Fillon ve Jean-Marc Ayrault, Meclis başkanlığı yapmış Claude Bartolone ve Bernard Accoyer gibi tanıdık isimler de bulunuyor.

Adaylık başvuruları 19 Mayıs’ta sona erdi ve bugün seçim kampanyası başladı. İlk tur için 11 Haziran’da sandığa gidilecek. İlk turda yüzde 50 ve üzerinde oy alan milletvekili adayları doğrudan seçilmiş olacak. 18 Haziran’da yapılacak ikinci tura, ilk turda yüzde 12,5 ve üzeri oy alan adaylar katılabilecek ve burada en fazla oyu alan aday milletvekili seçilecek.