Sarraj Partisi, Hafter Partisi

Libya, Arap Baharı’ndan önce günde 1,6 milyon varil petrol üretiyormuş. Petrolün varili 60 dolar civarında. 1,6 ile 60’ı çarpınca ortaya günlük 96 milyon dolar gibi acayip bir rakam çıkıyor. Rakamların aşağı yukarı oynadığını, günlük üretimin zaman zaman düşebileceğini hesaba katsak bile, kimsenin kurcalamadığı, asayişin hakim olduğu bir Libya’da yıllık petrol geliri 30 milyar doları geçer.

6,5 milyon nüfus için yılda 30 milyar dolar gelir çok büyük bir zenginlik.

Geçen hafta ‘Petrolü çok, nüfusu az’ derken böyle bir zenginlikten bahsetmiştim.

O zenginlik, orada atıl bir kapasite olarak duruyor.

Aslında tamamen atıl da değil.

Serseri bir kapasite.

Petrol üretimi kısmen devam ediyor Libya’da.

Ama yatırıma dönüşmüyor. İşe dönüşmüyor.

Belki bir kısmı paraları askerlerin, bir kısmı iç savaşta kullanılan silahların finansmanına gidiyordur.

Hafter’in militanları Fransız füzesi kullanıyormuş.

Bedava mı vermiştir Fransızlar füzeleri?

O derece bonkör Fransız var mıdır dünyada?

(Füze vermek nasıl bir ‘bonkörlük’ oluyorsa!)

Rus paralı askerler 2650 dolar maaş alıyormuş.

2 binden fazla Rus paralı askeri var diyorlar Libya’da.

Dünyanın parası.

Aslında, kirli hesap bunlar.

İnsanlar mağdur. Ülke parçalanmış. En önemlisi kardeş kanı dökülüyor.

Neredeyse 10 yıldır, bir nesil savaşın peşinde harcanıyor.

Dünya, maalesef, böyle insani konuları dert etmeyecek bir duyarsızlık çağını idrak ediyor.

Sosyal medyada bir ‘vicdani’ gösteri malzemesi olarak kullan, sonra unut gitsin.

Almanya Başbakanı Merkel’in Libya Konferansı’nda inisiyatif alması bu duyarsızlığı aşma girişimi midir?

Emin değilim.

Daima şeytanın avukatlığını yapmak, olayların arka planında daima kötü niyetler aramak zorunda değiliz.

Merkel, Avrupa’daki insani ortalamayı aşan inisiyatifler alıyor.

Mesela Almanya’daki Suriyeli mülteci sayısının 1 milyon olduğu söyleniyor. Bu az bir rakam değil.

Aynı Merkel, CV’sine Libya Konferansı’nı da eklemek istemiş olabilir.

Hangi saikle olursa olsun, önemli bir adımdı.

Kağıt üstündeki haliyle hiçbir karşılığı olmayabilir Berlin Konferansı’nın.

Sahada savaş var. O savaşa yatırım yapan dahili ve harici kuvvetlerin hesapları var.

‘Taraflar’dan söz ediliyor, ‘ateşkes’ deniliyor, ‘silah ambargosu’ deniliyor ama hangi mekanizma, hangi güçle şartlara uyulmasını sağlayacak?

Gözle görülebilir müeyyidesi yok Berlin’de alınan kararların.

Ancak, savaşı durduramasa bile hiç olmazsa şiddetini azaltmaya dönük bir niyet izharı var.

Konferansın toplanmasını Türkiye’nin son aylardaki aktiviteleri (Libya’yla münhasır ekonomik bölge anlaşması imzalaması, Putin’i devreye sokarak Moskova’da bir ateşkes toplantısı yapması) tetiklemiş olabilir mi?

Olabilir.

Eğer hızlandırıcı bir etki yapmışsa bu bizim için olumlu bir puan.

Türkiye’nin şu etkisi daha bariz:

Türkiye, münhasır ekonomik bölge anlaşması yaparak, Rusya’yı ateşkes lehine bir çizgiye yaklaştırarak, Libya’ya asker gönderme tezkeresini Meclis’ten geçirerek ‘meşru’ hükümetin başbakanı Sarraj’ı konferans öncesinde güçlendirmiş oldu.

(Sarraj diyorum ama, Sarraj’ın Türk kökenini dikkate alırsak, net olarak Saraç. Batı dillerindeki yazılışını ve bazı Arapların C’yi j diye telaffuz etmelerini dikkate alarak Sarraj diyorum.)

Bununla beraber, Berlin Konferansı’yla, General Hafter’in de bir meşruiyet alanı elde ettiği göz ardı edilemez.

Sonuç bildirisinde ‘taraflar’ denilirken Hafter de bir ‘taraf’ olarak tanınıyor. Konferansın önerdiği siyasi çözümde de ‘Mareşal’ Hafter muhataplardan biridir artık.

Konferans tabii ki ‘para’yı da düşünmüş.

Bildiride Libya Merkez Bankası’nın, Milli Petrol Şirketi’nin işlevsel bir şekilde çalışmasına, petrol üretim tesislerinin ve altyapısının korunmasına da atıflar yapılıyor.

Sonuç olarak, konferans öncesine göre daha medeni bir durumdayız.

Hiç olmazsa, Libya’nın ufkuna bir siyasi çözüm taslağı konulmuş oldu.

Sarraj’la Hafter’in birbirleriyle savaşmak yerine iki siyasi parti olarak mücadele etmeleri Libya’nın geleceği için daha iyi olabilir.

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum