Bir Amerikan ikiyüzlülüğü: Kör Şeyh'in hikâyesi

İki gün önce bir ABD hapishanesinde ölen İslamcı şeyh Ömer Abdurrahman’ın arkasından yazılanlar ve gerçekler, Washington’un El Kaide bağlantılı örgütleri ve ideologları nasıl kullandığını bir kez daha gösteriyor.

Dış Haberler

Mısır doğumlu İslamcı Ömer Abdurrahman, nam-ı diğer “Kör Şeyh”, ABD’nin North Carolina’daki bir hapishanesinde, 78 yaşında öldü.

Abdurrahman, 11 Eylül 2001’deki saldırılarda yıkılan New York Dünya Ticaret Merkezi’ne, 1993 yılında saldırı planı nedeniyle tutuklanmıştı. Şeyh, 1995 yılında müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

Diyabet nedeniyle çocukluğundan beri görme engelli olan ve bu nedenle “Kör Şeyh” olarak bilinen Abdurrahman’ın arkasından yazılanlar, bu İslamcı ideolog ile Amerikan hükümeti ve gizli servisleri arasındaki bağı gizliyordu.

Örneğin Associated Press (AP), Mısır’ın ünlü ve El Kaide bağlantılı “Cemaat-i İslami”nin lideri olduğunu hatırlattığı Abdurrahman’ın, 1990 yılında Mısır’dan New Jersey’e giderek bir camide vaizliğe başladığını yazıyor. Ancak Kör Şeyh’in nasıl olup da ABD’ye girdiğini yazmıyor.

16 Aralık 1990 tarihli bir New York Times haberi, gerçeği anlamaya yardımcı oluyor. “52 yaşındaki dini lider,” diyor Amerikan gazetesi, “Dışişleri Bakanlığı’nın terör örgütleriyle bağlantılı kişiler listesinde adı olmasına rağmen, 5 ay önce ülkeye girmiş.”

Habere göre Abdurrahman, Sudan’ın başkenti Hartum’daki ABD Büyükelçiliği’nde çalışan bir konsolostan sahte turist vizesi almıştı. Sudan, Usame bin Ladin'in ve El Kaide liderlerinin uzun bir süre "merkez" olarak kullandığı ülkeydi.

Ancak üç sene sonraki başka bir New York Times haberi, Kör Şeyh’in vizelerinin pek de sahte olmadığını itiraf ediyordu. Bu haberde, Abdurrahman’ın 1986-1990 arasında ABD’ye girmek için yaptığı 7 başvurunun da CIA tarafından değerlendirildiği, istihbarat teşkilatının yalnızca bir sefer Şeyh’in girişine izin vermediği belirtiliyordu.

Ancak dahası da var. NYT, Abdurrahman’ın Afganistan’daki Amerikan destekli savaş için Müslüman Arapları silah altına almaya yardım ettiğini kaydediyor, ayrıca Şeyh’in avukatının ve Mısırlı yetkililerin, İslamcı’nın ABD’ye girişine CIA’in yardım ettiğini söylediklerini aktarıyordu.

Aynı haberde Amerikalı yetkililer, 1990 yılındaki haberde bahsi geçen ve Abdurrahman’a vize veren Hartum’daki diplomatıın aslında CIA ajanı olduğunu da kabul ediyorlardı.

Kör Şeyh, hakkındaki tüm “terörizm” suçlamalarına rağmen, 1991 yılında ABD’den yeşil kart almayı da başarmıştı.

Ancak New York Times, Şeyh’in ölümünden sonra yaptığı haberde, 27 ve 24 yıl önce yaptığı haberlerdeki bilgilerin birine bile yer vermedi.