Torbalı Devlet Hastanesi geçtiğimiz hafta acil bölümüne annesinin rahatsızlığından dolayı gelen H.K genel cerrahi polikliniğine yönlendirildi. Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Harun Gülcemal’a annesinin durumunu belirten H.K bir süre beklemeye başladı. Hastanın durumunu fark eden Doktor Harun Gülcemal randevusu olan üç hastadan hemen sonra kendileriyle ilgileneceğini ifade etti. Muayene sırası gelen kendilerine geldiğinde kadın içeriye girerken H.K kendilerini beklettikleri gerekçesi ile doktora ağza alınmayacak küfürlere ederek saldırdı. Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Harun Gülcemal yüzüne aldığı darbelerle yaralandı. Hastaneye gelen H.K.’nin babası doktora oğlunu saldırdığını görünce sinirlenerek oğlunu tokatlamaya başladı. Dr. Harun Gülcemal darp raporu alarak şikayetçi olurken H.K. çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Yaşanan çirkin saldırının ardından basın açıklaması yapıldı.
“SAĞLIKTA ŞİDDET KAMU HİZMETİNE KARŞI YAPILMIŞ BİR EYLEMDİR ”
Torbalı Devlet Hastanesinin ana giriş kapısında yapılan basın açıklamasına Torbalı Devlet Hastanesi Başhekimi Şenol Topçu, Torbalı Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Hüseyin Akçaoğlu, Sağlık Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ekrem Özdemir ve çok sayıda doktor katıldı. Açıklamayı okuyarak saldırıyı kınayan Sağlık Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ekrem Özdemir ” Gündemimiz net, hedefimiz tektir. Sağlık çalışanları olarak sesimizin duyulmasını, mesajlarımızın alınmasını, şiddete çözümün artık ertelenmemesini, mesleğimizin daha fazla örselenmemesini istiyoruz. Sağlık çalışanları insanları yaşatmak için savaş verirken, bir yandan da hayatlarını tehdit eden yüzlerce riske karşı mücadele etmektedir. Bu hizmeti yaparken sağlık çalışanlarımız yoruluyor, yıpranıyor, ailelerinden ayrı kalıyorlar. Kendi hasta çocuğunu bırakıp bizleri iyileştirmek için canlarını dişlerine takıyorlar. Fiziksel, kimyasal, biyolojik ve psiko-sosyal tabanlı riskler nedeniyle sağlık; en tehlikeli işler kategorisinde yer almaktadır. Üstüne her geçen gün artan şiddet belasının da mağdurları olmaya devam ediyoruz. Sağlık çalışanları terör ve her türlü toplumsal tüm olaylara hiç tereddüt etmeden, herkesin olay yerinden kaçtığı durumlarda bile, canlarını tehlikeye atarak hayat kurtarmaktadır. Avrupa ortalamasının altında bir sayı ile onlardan daha fazla çalışarak bu kutsal vazifeyi yerine getirmektedirler. Siz bayram yaparken, onlar nöbet tutuyor. Tuttukları nöbetlerin karşılığını alamıyor, Adaletsiz performans sistemi ile mağdur ediliyoruz. Bütün bu fedakarlıklara rağmen sağlık hizmetlerini aksatmadan, hiçbir tehdide boyun eğmeden hem devletimizin, hem de mesleğimizin onuruna sahip çıkarak görevimizi yerine getiriyoruz. Sağlık hizmetleri kamu adına sunulan bir hizmettir, sağlık çalışanları da kamu hizmeti sunmaktadır. Sağlıkta şiddet aynı zamanda kamu hizmetine karşı yapılmış bir eylemdir. Sağlık Bakanlığının asli görevi sağlık çalışanlarına güvenli bir ortamda çalışma alanı yaratmak zorundadır. Güvenli bir ortam sağlanamadığı takdirde sağlık çalışanları sağlık kurumlarında nasıl hizmet verecektir. Doktorumuzun ve sağlık çalışanlarımızın güvenliğini sağlayamadığı için Bakanlık aleyhine davalar açılacağını buradan belirtmek istiyorum. Sağlık çalışanına şiddet topluma karşı yapılmış utanç verici bir durumdur. Sağlık çalışanlarının şiddetle, karşı karşıya kalmaları ve bunun önüne geçilememiş olması önemli bir sorundur. Sağlıkta memnuniyetin %70’lere ulaştığı bir noktada, her zorluğa rağmen görevini en iyi şekilde ifa eden sağlık çalışanına şiddet kesinlikle kabul edilemez ” dedi.

“ACİLEN BU SORUNA ÇÖZÜM BULUNMALI”
Akçaoğlu açıklamalarının devamında ” Hastanemizde Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Harun Gülcemal poliklinikte bizim hastamızı neden erken almadın diye saçma sapan bir sebep yüzünden hasta yakını, doktor arkadaşımızı darp etmiştir. Defalarca bu ve bunun gibi olaylar yaşanmasına rağmen alınan tedbirler yetersizdir. Sağlık Bakanlığı sağlıkta şiddet belasını görüp caydırıcı ve cezai yaptırımları artırıcı önlemleri derhal hayata geçirmelidir. Sağlık Bakanlığı doktorların maaşlarını hastaların vereceği puana göre düzenlemeyi bırakıp, sağlık çalışanlarının güvenli bir hizmet sunmaya yönelik yaptırımları hayata geçirmelidir. Doktorumuza yapılan bu vahşeti kınıyor, arkadaşımıza buradan geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum. Sağlıkta yaşanan şiddete yol açan temel nedenler ortadan kaldırılmadan, koruyucu, önleyici çözümler bulunmadan, sorunla başa çıkabilmiş ülkelerdeki birikime bakılmadan; şiddet sonrası güvenlik temelli ya da kınamacı yaklaşımlarla yetinerek bu sorun çözülemez” ifadelerini kullanarak basın açıklamasını noktaladı. Torbalı Devlet Hastanesi Başhekimi Şenol Topçu da yaşanan olayı tepkisini dile getirerek yaşanan olayı kınadı.
YASİN GÜLCÜ