25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 23°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sağlık nedeniyle iş sözleşmesinin feshi

Didem Okur

Didem Okur

Eski Yazar

A+ A-

- Pencere üretimi yapan bir firmada çalışıyorum. Sol dizimde iç dış menisküs 1. derece yırtık var. Özel bir hastanede kök hücre tedavisi ve fizik tedavisi gördüm. 6 aylık ağır iş göremez raporum var ve üç vardiya çalışıyorum. Acaba normal olarak haklarım nelerdir öğrenebilir miyim?
4857 sayılı İş Kanunu’ nun 24’üncü maddesinde, işçinin haklı nedenle, derhal iş sözleşmelerini sona erdirebileceği haller sayılmıştır. İşçi burada sayılan nedenlerle iş sözleşmesini sona erdirdiğinde, kıdem tazminatı talep edebilir. Tabii aynı zamanda bir senelik kıdemini doldurmuş ve belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışıyor olması gerektiğini de ekleyelim.
24’üncü maddenin I/(a) bendinde “iş sözleşmesinin konusu olan iş, niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa” iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle (tazminatlı) sona erdirilebileceği düzenlenmiştir.
Bunun için okurumuzun yaptığı işin niteliğinden doğan bir sebeple sağlığı veya yaşayışı için tehlikenin söz konusu olması ve durumun tespit amacıyla tam teşekküllü bir devlet hastanesinden rapor alınması gerekir. Bu husus Yargıtay kararlarında da işlenmiştir. Fikir vermesi açısından Yüksek Mahkeme’nin ilgili bir kararını okurlarımızın dikkatine sunuyoruz:
Davacı işçinin davalı işverene verdiği 05.01.2011 tarihli dilekçesi ile 05.01.2011 akşamı itibarıyla sağlık sebepleriyle tüm haklarını saklı kalmak kaydı ile istifa ettiğine dair dilekçesi üzerine davalı işveren tarafından aynı gün istifa sebebiyle işyerinde ayrılışı yapılmıştır. Dosyaya davacının Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışma dönemi içinde değişik tarihlerde “F41.8- Anksiyete bozuklukları, diğer tanımlanmamış” teşhisiyle ayaktan tedavi gördüğüne dair cevabi yazıdan başka bir delil bulunmamaktadır. Mahkemece iş sözleşmesinin davacı tarafından sağlık sebebi ile haklı sebeple feshedildiği sonucuna varılmış ancak dosyada bulunan deliller karar verilmeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece davacı işçinin tedavi gördüğü hastaneden tedavi evrakları getirtildikten sonra Adli Tıp veya Üniversite Hastanelerine sevki ile 4857 sayılı Kanunun 24/I-a maddesi uyarınca iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılmasının işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olup olmadığı, davacının hastalığının işin devamını imkansız kılacak şekilde bir hastalığının olup olmadığı yolunda sağlık kurulu raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmiş olması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.”(Yargıtay 22 Hukuk Dairesi 2013/6958 E. 2014/6362 K. 18.03.2014 T.)