Petrol ve gaz şirketleri dönüşümde trilyon dolarlık risk!

Petrol ve gaz şirketleri dönüşümde trilyon dolarlık risk!

Dünyada iklim değişikliğiyle mücadele gayretleri hızlanırken, global petrol ve gaz sektörünün enerji dönüşümünü 2030'a kadar ertelemeleri ve emisyonlarını azaltamamaları vaziyetinde 1,2 trilyon dolarlık anaparanın atıl kalabileceği öngörülüyor.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından Dünya Ekonomi Forumu (WEF) ile beraber hazırlanan "Enerji Dönüşümünde Petrol ve Gaz Endüstrisi" raporu yayımlandı.

Yarın İsviçre'nin Davos kasabasında başlayacak 50. Dünya Ekonomik Forumu'nda hükümet ve iş dünyası öncülerine sunulacak rapora göre, dünyada temiz enerjiye geçiş için hızlı bir dönüşüm yaşanıyor.

Petrol ve gaz sektörünün sera gazı emisyonlarını azaltma çağrılarına karşılık verememesi, şirketlerin uzun dönemli kar hedeflerini negatif etkiliyor. Petrol ve gaz endüstrisinin daha fazla yenilenebilir enerji yatırımı gerçekleştirmesi ve düşük karbon teknoloji yatırımlarını hızlandırması bekleniyor.

Elektrifikasyonun artması, fosil kaynaklara olan talebin azalması ve temiz teknolojilerin daha fazla kullanılmasıyla beraber, petrol ve gaz şirketlerinin enerji dönüşümüne hızla ayak yalanı gerekiyor.

Rapora göre, enerji dönüşümünün 2025'e ertelenmesi vaziyetinde mevzubahis şirketlerin 950 milyar dolar, 2030'a ertelenmesi vaziyetinde ise 1,2 trilyon dolarlık anaparasının atıl kalma rizikosu bulunuyor.

IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ait yaptığı değerlendirmede, tüm şirketlerin enerji dönüşümünden etkileneceğini ve sektör hissedarlarının bu dönüşüme nasıl cevaplayacağını düşünmesi gerektiğini belirtti.

Sektörde öncelikli olarak karbon ayak izinin düşürülmesi gerektiğine işaret eden Birol, şu ifadeleri kullandı:

"Bugün itibarıyla, enerji sektörü kaynaklı sera gazı emisyon salımının yüzde 15'i petrol ve gazın imalatından müşteriye giden süreçte oluyor. Bu emisyonların büyük bölümü hızlı ve kolay bir şekilde azaltılabilir. Ayrı olarak, petrol ve gaz şirketleri derin deneyimleri ve finansal olanaklarıyla daha fazla yenilenebilir enerji kaynağının devreye alınmasını sağlamalı. Karbon yakalama, batarya ve hidrojen teknolojileri de geliştirilmeli. Petrol ve gaz endüstrisinin katkısı olmadan, bu teknolojiler istenilen ölçekte büyüyemez."