Perinçek; “Vatanda birleşiyoruz, gerisi teferruat”

Vatan Partisi Sinop İl Başkanlığı Binası, Genel Başkan Doğu Perinçek’in eşi Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şule Perinçek’in de katılımıyla düzenlenen törenle açıldı.  

Törende konuşan Şule Perinçek yolsuzluk düzenine dur demek için herkesi Vatan Partisi çatısı altında birleşmeye davet etti. Perinçek; “Vatanda birleşiyoruz, gerisi teferruat” dedi.

Geçtiğimiz hafta sonu seçim çalışmaları kapsamında Sinop’a gelen Şule Perinçek, Vatan Partisi’nin Sinop İl Başkanlığı Binasının açılışını gerçekleştirdi. Partisinin Cami Kebir Mahallesi Büyük Cami Yokuşu Sokak’ta bulunan il binasını ziyaret ederek partililer ile bir araya gelen Perinçek, burada yaptığı konuşmada seçimlere artık 2 aydan kısa bir süre kaldığını belirterek Vatan Partisi için oy istedi.

Vatan Partisi’nin Sinop İl Binası’nda gerçekleştirilen ve Vatan Partisi Sinop İl Başkanı Sebahattin Canik, Merkez İlçe yönetimi, milletvekili adayları ve çok sayıda partilinin katıldığı programda Genel Başkan Yardımcısı Şule Perinçek başkanlık binasında çiçeklerle karşılandı. Partililerin oluşturduğu koridor eşliğinde parti binasına giriş yapan Perinçek, toplantı odasında bulunan gönüldaşları ile selamlaştı.

Sinoplu Mustafa Kemal’in askerleri merhaba

Sinoplu partililere ‘Değerli Sinoplu Mustafa Kemal’in askerleri merhaba’ diye hitap eden Şule Perinçek, Sinop’un çok güzel bir şehir olduğunu, bununla birlikte insanlarının da güzel olduğunu belirterek; “Aslanlı yolun aslanlarısınız, önümüzdeki dönem Türkiye bizden bu anlamda görev bekliyor. Ben bir şehre gittiğimde İstanbul’da büyüdüm, hep böyle bir su isterim. Anadolu’nun birçok şehrine gittim, elim ayağım bir suya değsin derim. Hakikaten Sinop’ta bu bağlamda çok güzel bir şehir. Gerçekten çok şanslısınız, doğal bakımdan da çok güzel bir şehirde yaşıyorsunuz. Ama ben dolaşırken biraz da insanlarına bakarım, insanlarınız gerçekten hemen belli oluyor. Yani gözleri, yüzleri aydınlık bir şehir olduğu belli oluyor” diye konuştu.

Oyunu 2 kilo una, 5 kilo kömüre satanlarımız var

Konuşmasının devamında iktidar partisi Ak Parti’ye yüklenen Perinçek, Ak Parti’nin yatırım politikalarını eleştirdi. Şule Perinçek, vatandaşın 2 kilo una, 5 kilo kömüre oyunu sattığı bir dönemde olduklarına dikkat çekerek; “Vatan toprağını vatan yapan nedir; biz orada yaşıyorsak, biz orada ekiyorsak, biçiyorsak, o vatan toprağı vatandır. O bakımdan bu bizi ekmekten, biçmekten, üretmekten vazgeçirdiler. Ben ekonomi okudum. Bizim bildiğimize göre ne kadar üretirsen o kadar zengin olurduk. Paramızın değeri de o kadar olurdu. O paranın değerini öyle tayin etmekten değiştirdiler, altın karşılığıydı paranın değeri öyle belirlenirdi, ama artık bu değeri Amerika belirliyor. Diyor ki dolara; şu kadar lira eder bu benim param diyor. Eğer bunu kabul etmezsen vururum kapıyı girerim içeri. Size hemen bir örnek vereyim; oyunu 2 kilo una, 5 kilo kömüre satanlarımız var. Böyle bir onursuz duruma düşen vatandaşlarımız var. Onların yerine kendimi koyuyorum, o 2 kilo una, benim vatandaşım muhtaç durumundaki bu onursuz durumu kabulleniyor. Onu o duruma düşürüyor, üretme diyor, hayvanlarımızı aldılar elimizden biliyorsunuz fındığımızı, fazla üretiyorsunuz dediler, kesin dediler, dünyadaki 4 ülkeden biriydik biz fındığını üreten” şeklinde konuştu.

Bir devlet düşünün köylüsüne ektiği biçtiği için ceza kesiyor

Şule Perinçek, Ege Bölgesi’nde şahit olduğu olumsuz bir duruma şu şekilde dile getirdi; “Bir köylüyle konuştum. 2.500 TL devlet bana para cezası verdi diyor. Ne yaptığını söylediğinde ise şeker pancarı ektiğini belirtti. Şeker pancarı kotası olduğu için yasak, devlette bu vatandaşa cezayı veriyor. Yani bir devlet düşünün ki kendi köylüsüne ekiyorsun, biçiyorsun diye para cezası veriyor. Böyle bir cinayet görülmemiştir. Elektrik pahalı, mazot pahalı, gübresi pahalı, el kadar Yunanistan’dan kendi köylüsünü desteklediği için biz onlardan pamuk alıyoruz. Neden benim köylümün şeker pancarı ile uğraşıyor, neden benim Karadenizimin fındığı ile uğraşıyor? Az öncede belirttiğim gibi o 2 kilo muhtaç olan ver bana unu vereyim sana oyumu diyen duruma düşürdük ya vatandaşımızı, aynı Türkiye’mizi de, vatanımızı da bu duruma düşürüyorlar.”

Yüzde 10 barajmış!

Seçimlerde kanunlarca belirlenmiş oy oranlarına göre, meclise girecek siyasi partilerin belirlenmesini sağlayan bir uygulama olarak bu Genel Seçimlerde uygulanacak olan seçim barajı konusunda da iddialı konuşan Perinçek, seçim barajı olan yüzde 10 barajı aşacaklarına emin olduklarını söyleyerek şunları kaydetti; “Komutanlarımızı, paşalarımızı Ergenekon davaları ile içeri attılar. Bizi bölmeyi başaramadılar, biz ne yaptık; sizler de geldiniz ben sizlerin de bazılarınızın yüzünü oralardan, o kardan, buzdan, gazdan tanıyorum, hep beraber salladık salladık o duvarları, o barikatları yıktık, onları çıkardık. Şimdi geldik sıra baraja. Yüzde 10 barajmış, o barikatların yanında barajın lafı mı olur.”

Vatanda birleşiyoruz, gerisi teferruat diyoruz

Şule Perinçek, partisinin önceki dönemlerde gerçekleştirdiği önemli çalışmalar ile birlikte, diğer partilerden de Vatan Partisi’ne yoğun katılımların olduğunun altını çizerek; “Eğer bizler AKP’nin kapatılıp kapatılmayacağı, Anayasa Mahkemesi’nden nasıl kara çıkıp çıkmayacağına karar verebiliyorsak, kaldı ki o döneme göre daha çok güçlüyüz. Neden mi; DYP kökenli olanlar var, MHP’den, ülkücülerden önemli bir katılım var, AP’den bar, birlikte siyaset yapmış DSP’den var, CHP’den var, nerede birleşiyoruz; bizim gücümüz nereden geliyor; vatanda birleşiyoruz, gerisi teferruat diyoruz. Çünkü vatanımızı elimizden alıyorlar” dedi.

Türkiye’nin bağımsızlığından, birliğinden ve bütünlüğünden yana olmak lazım

Perinçek, konuşmasını şu şekilde sürdürdü; “Hepimizi eşelediğinizde mutlaka bir yerde Kurtuluş Savaşı’ndan, Çanakkale Savaşı’ndan bir geçmişimiz, şehidimiz var. Biz emek vermişiz bu memleketin kurtuluşuna. Onun için Türkiye’nin bağımsızlığından, birliğinden ve bütünlüğünden yana olmak lazım. Bizi ne yapıyorlar; Türk’sün, alevisin, sünni diye ayırmaya çalışıyorlar. Sen Gürcü’sün, sen Çerkezsin, sen şusun, Türkiye’yi; Türk, Kürt, Alevi, Sünni, Çerkez, Gürcü diye ayırmaya çalışırsanız,  o kadar birleşik bir bağ ki bu, pat diye ayrıldığı vakit, ayıramazsın, parçalanma, un ufak olma olur bunun adı. İstedikleri de bu zaten. Biz bu harcı sağlam kardık. Bunun için birlikten yana olmak lazım, birleştiğimiz noktalar var bizim, 6 okumuz var, orada birleşiyoruz, farklı siyasi görüşlerden, kökenlerden gelsek bile şuramızda çarpan yüreğimiz, bizi bir yerde birleştiriyor. Vatanın birliğinden ve bütünlüğünden yana olmak lazım. Bunu yapabilecek başka parti var mı?”

Nükleer santral kurulabilir, ama…

Konuşmasının ardından kendisine yöneltilen Sinop’a kurulması planlanan Nükleer Santral konusu hakkında da görüşlerini açıklayan Şule Perinçek, Nükleer Santrale karşı olmadığını, Avrupa’nın birçok noktasında nükleer enerjilerin kullanıldığını, Türkiye’nin de buna ihtiyacının olması durumunda kurulmasının bir sakıncasının olmadığına değindi. Ancak Sinop’a kurulmak istenen Nükleer Santral’in belirli kriterlerden sonra kurulup kurulmamasına karar verilmesi gerektiğini belirten Perinçek şöyle konuştu; “Son teknoloji kullanılırsa, Nükleer santralleri belli yerlerde, ama ileri teknoloji ile yapılması lazım. Şuan Nükleer teknolojiyi Avrupa kullanıyor ama ileri teknoloji ile kullanıyor. Ancak şuan gerekli mi Türkiye açısından orası ayrı bir konu. Ben teknolojik olarak söylüyorum ve doğru olanı söylemek durumundayım. İleride Türkiye öyle bir duruma gelir ki rüzgarla veya başka bir kaynakla olması mümkün olmaz. Rüzgar enerjisinin de birçok zararı var. Ancak Nükleer Santral zararlı deniyorsa buraya bir soru işareti koyarım ben.  Nereye yapılacağına, hangi teknoloji ile yapılacağına ve gerek olup olmadığına, yani Türkiye’nin enerji ihtiyacını getirip bu ihtiyaca dayatıp dayatmadığına, enerji kayıplarını da hesaba kattığımızda hala gerek var mı, yok mu bunlara karar verip ondan sonra yapılıp yapılmayacağına karar verilir.”

İl binasına gerçekleştirdiği ziyaretin ardından parti yönetimi ile birlikte Sinop’u gezen Şule Perinçek, akşam saatlerinde Sinop’tan ayrıldı.