Toplantı sürerken açıklamalarda bulunan Öztrak, Barış Pınarı Harekatı'nda hayatını kaybeden şehitlere rahmet diledi.
Öztrak, geçen hafta ABD Başkanı Donald Trump'ın yolladığı mektubu "kağıt parçası" olarak nitelendirerek, "Trump'ın Türkiye Cumhuriyeti'ne yönelik küstah tehditler ve hakaretler savurduğu kağıt parçası, Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan AK Parti Genel Başkanı tarafından sineye çekildi. Erdoğan'ın Trump ile olan karşılıklı sevgisi ve saygısı, kendi ifadesiyle bu hakaretleri sürekli gündemde tutmaya müsaade etmiyormuş. Zamanı geldiğinde cevap verilecekmiş. O zaman ne zaman? Bu arada kendi sözcüsü de 'Biz Barış Pınarı Harekatı ile bu mektuba cevap verdik' diyor. Kim doğruyu söylüyor, onu da anlayamıyoruz" diye konuştu.
'DOSYADA ERDOĞAN'IN DAMADININ ADI GEÇİYOR'
ABD mahkemesinin Halkbank dosyasını yeniden masaya koyduğunu ifade eden Öztrak, "Bu sefer dosyada doğrudan Erdoğan ve damadın adı geçiyor. Halkbank dosyasının yeniden açıldığını duyan damat ve eski bir Halkbank yetkilisi olan şu andaki Merkez Bankası Başkanı, Washington'daki yıllık Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası toplantılarına katılmaktan vazgeçtiler. Daha doğrusu gidemediler. Böyle bir şey tarihimizde ilk defa yaşanıyor" değerlendirmesinde bulundu.
'VATANDAŞLARIMIZA AÇTIĞINIZ HAKARET DAVALARINI GERİ ÇEKİN'
"Sayın Erdoğan, ülkemizi tehdit eden elin adamına anlayış göstermeyi artık bırakın. Biraz da kendi milletinizi sevin" diyen Öztrak, Erdoğan'dan kendisini eleştiren vatandaşlara karşı açtığı hakaret davalarını geri çekmesini istedi.
Öztrak, Trump'ın "tehdit mektubu"yla başlayan süreçte yaşananların güven vermediğini belirterek, şöyle konuştu:
"Trump'tan başkasıyla masaya oturmam' diyen Erdoğan, onun yardımcısıyla masaya oturdu, boy boy televizyonlarda poz verdi, bir saat 40 dakika konuştular. YPG'ye kendi adına savaşma vekaleti veren ABD, bu kez Ankara'da YPG terör örgütüne vekaleten masaya oturdu. Nerede? Saray'da. Kimin karşısında? Erdoğan'ın karşısında. Uluslararası haber ajansları da bu görüşmeler esnasında YPG'nin ABD ile kesintisiz telefon görüşmesi yaptığını söylüyor. Öyle anlaşılıyor ki bu görüşmeler için ABD yetkililerine Saray'da bir oda ve telefon tahsis edilmiş. Milli ordumuzun kozmik odasını FETÖ'ye tahsis edenler, şimdi saraylarının telefonlarını, odalarını terör örgütü ilan ettikleri YPG'lilerle yapılacak görüşmeler için Amerikalılar'a tahsis etmişler."
Öztrak, 31 Mart'ta seçilen belediye başkanlarının idari kararlarla görevden alındığını, bugün bazı belediye başkanlarının gözaltına alındığını söyleyerek, "Suçüstü yapılmadan veya kesinleşmiş mahkeme kararı olmadan seçilmişlerin hem de sabahın köründe apar topar gözaltına alınması demokrasi açısından yanlıştır" ifadesini kullandı.
Haydarpaşa ve Sirkeci gar sahalarının bazı bölümlerinin kiralanmasıyla ilgili ihaleye ilişkin Öztrak, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin milletin tarihi ve kültürel mirasını korumak için bunları alıp millete tahsis etmek istediğini, buna karşın ihaleye girmek isteyen İstanbul Büyükşehir Belediyesinin ihaleye katılmasının engellenmeye çalışıldığını ileri sürdü.
'ŞU ANA KADAR YAPILANLAR BİZE GÜVEN VERMİYOR'
"Barış Pınarı Harekatı'nda YPG/PKK'ya bölgeden çekilmesi için 120 saat süre verilmişti. Yarın süre doluyor. Bazı YPG/PKK'lıların çekilmediğine dair duyumlar var. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?" sorusuna Öztrak, "Biz de izliyoruz. Bakalım ne olacak, hep beraber göreceğiz. Bu ülkenin güneydoğu sınırının terör örgütlerinin cirit attığı yer olmasına hiçbir şekilde izin vermemek lazım, bir. İki, alınacak önlemlerle Suriye'de güven ortamı sağlandıktan sonra ki biz bunun Suriye yönetimiyle görüşülerek olması gerektiğini söylüyoruz. Misafir ettiğimiz Suriyelilerin de bir an önce ülkelerine dönmesinin sağlanması lazım" yanıtını verdi.
Haydarpaşa ve Sirkeci gar sahalarının bazı bölümlerinin kiralanmasıyla ilgili ihaleye ilişkin bir başka soruyu Öztrak, "Hukuki süreç başlamış durumda. İhaleden elenme gerekçelerini İstanbul Büyükşehir Belediyesi yargıya taşıyor. Gerçekten burada ihaleye fesat karıştırma noktasına kadar gidebilecek bir takım uygulamaların olduğu anlaşılıyor. Bunun bir tek nedeni var, milletin malını, tarihi, kültürel değerlerini millete vermek yerine yandaşa peşkeş çekmek isteniyor." şeklinde yanıtladı.
Öztrak, "Amerika ile varılan anlaşmanın sınırı ve kapsamı dışında kalan yerlerdeki teröristlerin çekilmesine yönelik neler söylersiniz?" sorusuna karşılık, "Sonuca bakacağız. CHP olarak takip ettiğimiz şudur, terörün, terör örgütlerinin bu sınırlardan gelerek milletimizin canını, malını tehdit etmesini, tehlikeye atmasını hiçbir şekilde istemiyoruz. Buna izin verilmemesi gerekir. Buna dönük neler yapılacak göreceğiz. Ama şu ana kadar yapılanlar bize güven vermiyor." değerlendirmesini yaptı.
