Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık 'Öleceğim' korkusuyla İstanbul'a gelen Nuray Değirmenci nakille sağlığına kavuştu

        Başlangıçta hiçbir belirti vermeyen hastalığının sonradan ortaya çıkan etkileri nedeniyle sağlık sorunları yaşamaya başlayan Nuray Değirmenci, hastaneye başvurdu.

        AA'nın haberine göre; Değirmenci'nin, yaşadığı sağlık sorunlarının karaciğer yetmezliğinden kaynaklandığı uzun süre anlaşılamayınca durumu giderek kötüleşti.

        "BİR DAHA ÇOCUKLARIMI GÖREMEM" DÜŞÜNCESİYLE BİR GECE İZİN ALDI

        Bunun üzerine yaşadığı Bolu'dan İstanbul'daki Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilmesi gündeme gelen Değirmenci, "Hayatımı kaybederim, bir daha çocuklarımı göremem" düşüncesiyle doktorlarından bir gece izin aldı ve çocuklarıyla vakit geçirdi.

        İstanbul'a geldiğinde henüz hastalığı belirlenememiş olan Değirmenci'nin, Prof. Dr. Ender Dulundu tarafından yapılan tetkiklerinin ardından organ yetmezliği yaşadığı ortaya çıktı.

        Bu süreçte hayati tehlike riski de bulunan ve yoğun bakıma alınarak tedavisi sürdürülen Değirmenci'ye zaman kaybetmeden eşi Cengiz Değirmenci'den alınan karaciğer dokusu nakledildi.

        "NAKİL OLDUĞUMU AMELİYATTAN SONRA ÖĞRENDİM"

        Bu süreçte yaşadıklarını anlatan Değirmenci, "Bir gün çocuklarla kaldım. Sonra İstanbul'a geldik. Artık o kadar kötüleşmiştim ki sadece hastanenin koridorlarını hatırlıyorum. 'Ben bundan sonra artık geriye dönemem' diye düşünmüştüm." dedi.

        Değirmenci, hastaneye geldiğinde bilincinin kapalı olduğunu ve hemen yoğun bakıma alındığını, bu nedenle hastalığını teşhis ederek, hayatını kurtaran Prof. Dr. Dulundu'yu nakil sonrası görebildiğini dile getirerek, duygularını şöyle aktardı:

        "Gözümü açtığımda Ender hoca karşımdaydı. Daha önce onunla tanışmamıştım. 'Ameliyatınızı atlattınız.' dedi. Ama nakil olacağımı bilmiyordum. Hiçbir şeyden haberim yok. 'Ne ameliyatı oldum? Safra mı alındı?' diye sordum. Hoca, 'Ne safrası, karaciğerin alındı. Eşin karaciğerini verdi.' dedi. Tabii şaşırdım. Daha sonra çok şükür düzeldik. Her şey yoluna girdi. Bebekler gibi bakıldım yoğun bakımda. Ender hocam çok büyük bir şans oldu. Kadavra listesine de girişim olmuş ama eşimin karaciğeri uygun olunca hiç düşünmeden bana vermiş. Bu da çok büyük bir şans benim için. Ameliyattan sonra hayatım çok yoluna girdi. 5-6 ay çocukları göremedim o süreçte, çok zordu ama şükürler olsun atlattık. Şimdi eskisinden iyiyim."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ