Okullar açıldı, ilk hafta okullarda 198 sınıf Kovid-19 nedeniyle yüz yüze eğitime ara verdi. An itibarıyla okullar pandemi öncesi nasıl eğitim öğretim veriyorsa aynı şekilde tam zamanlı ve yüz yüze eğitim veriyor. Öğrencilerin okula devam şartı bulunmaktadır. Yani isteyen EBA isteyen okul seçeneği bu yıl yok.

Okulların farklı problemlere çözüm aradığı bir süreç yaşanmaktadır. Öncelikle her yıl eylül ayında gündeme gelen ve İŞKUR tarafından kamu kurumlarına tahsis edilen TYP (Toplum Yararına Program) çalışanları bu yıl birçok ilde ekim ayından itibaren görevlerine başlayacak.

Okullar 6 Eylül’de açıldı ve okulların eğitim öğretime hazırlanması sürecinde binlerce okul hiç yardımcı personeli olmadan kendi imkânlarıyla hazırlıklarını sürdürdüler. Bu konu çok mühim ve çözülmesi gereken öncelikli meselelerdendir. Pandemi var, okullar yüz yüze eğitime başladı, tüm öğrenciler tam zamanlı okuldalar, maske mesafe hadi bir şekilde halledildi fakat temizlik görevlisi olmayan kurumlarda hijyen nasıl sağlanacak?

Kamu hizmetlerini planlayan kamu görevlilerinin yaptıkları planlamalarla ilgili sahanın gerçeklerini ve sahadaki uygulayıcıların önerilerini dikkate alması gerekmektedir. Okullar 6 Eylül’de açılırken temizlik ve güvenlik elemanlarının ekimde işbaşı yapması çok takdir edilecek bir uygulama değil.

Öğrencilere okul kıyafeti giymeli mi?

Birkaç yıl önce bir Milli Eğitim Bakanı, okullarda serbest kıyafet olacak ve öğrencilere kıyafet zorlaması yapılmayacak gibi bir açıklama yapmıştı. Gelinen noktada serbest kıyafet uygulamasının birçok okulda terk edildiği ve okul formalarına yeniden dönüş yapıldığı görülmektedir. Bir eğitimci olarak ideolojik bir kıyafet dayatmasına kesinlikle karşı olmakla birlikte tüm öğrencilerin belirlenen kıyafetle okula gelmesinin serbest kıyafete oranla daha makul olduğunu ifade etmek isterim.

Öğrencilerin marka takıntısı, kılık kıyafette moda şirketlerinin yönlendirmeleri, her öğrencinin aynı kalitede ve güzellikte kıyafet alamayacağı durumu dikkate alındığında ortak kıyafet giyilmesi mantıklı bir uygulama denenebilir.

Özgürlük disiplin dengesi

Eğitimde başarı için disiplin mutlaka sağlanmalıdır. Çocukların projeleriyle yarıştıkları ortamlara ihtiyaç bulunmaktadır. Özgürlük elbette önemli fakat içi boş ve sadece moda tüketicisi bir özgürlük anlayışı üniversite sınavlarında barajı geçemeyen 1 milyon öğrenci kitlesi oluşmasında etkili olmaktadır.

Çocuklarımız, hayatlarının her aşamasında kontrollü ve disiplinli olmalıdır. Ders çalışmada disiplin, spor yapmada disiplin, telefon kullanmada disiplin… Gündemden uzak, günceli takip etmeyen, ülkesinin tarihi ve coğrafi arka planından bihaber, ülkesi adına yapılan güzel çalışmalara bile eleştirel bakan, başka ülkelere hayran bir gençlik projesi dayatılmaktadır Türk Milletine.

Okullarda öğrencilerden rastgele PCR testi alınması gündemde. Bu konuda velilerin mutlaka izni alınmalıdır. Yapılan iyi niyetli çalışmalar usul hatalarından dolayı değersizleşebilmektedir. Eğitim çalışanlarına haftada iki gün PCR testi zorlaması önümüzdeki günlerin problem alanlarından biri gibi gözüküyor.

Süreç sıkıntılı fakat problemlere teslim olmak gibi bir lüksü yol kimsenin. Ortak akıl ve sağduyu ve en önemlisi istişare ile sorunlara çözüm aramak zorunda problemin tüm tarafları.