20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

Nilhan Osmanoğlu: 15 Temmuz'da İ'lay-ı Kelimetullah aşkı gördük

Sultan 2. Abdülhamid Han'ın 5. kuşak torunu Nilhan Osmanoğlu, 'Bu ruh tam anlamıyla bu zamana kadar üzerini kapatmaya çalıştıkları aşk. Bunu 15 Temmuz'da da gördük. Bu İ'lay-ı Kelimetullah aşkı.' dedi.

İHA24 Şubat 2017 Cuma 07:00 - Güncelleme:

Osmanoğlu, Atakum Belediyesi Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen "Sultan'ın Dilinden Osmanlı" konferansında yaptığı konuşmada, dünya genelinde 25 şehzade, 13 sultan olduğunu söyledi.

Padişahların en dikkat ettikleri konunun edep olduğunu ifade eden Osmanoğlu, Osmanlı'da tasavvuf anlayışının hakim bulunduğunu, İslamın bir gereği olarak edebin her şeyden üstte geldiğini belirtti.

TRT'de başlayan Payitaht "Abdülhamid" adlı diziyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Osmanoğlu, dizilere tarihi yönden bakılmaması gerektiğini savunarak, "Tarih öğrenmek için dizilere bakılması taraftarı değilim. Ama en azından tarihimizi doğru öğrenmeye vesile olduğunu düşünüyorum. Payitaht "Abdülhamid" için konuşacak olursak, ellerinden geldiği kadarıyla düzgün iş yapmaya gönüllü olduklarına şahidim diyebilirim. Eksikler yanlışlar olacaktır. Benim için önemli olan o diziyi kapattıktan sonra o ruhu işleyebiliyorlar mı? Evet bu benim dedem, bu zorlukları geçirmiş, oradan mesaj çıkartabiliyor musunuz? Benim için önemli olan bu."

Osmanoğlu, şöyle devam etti:

"Bu ruh tam anlamıyla bu zamana kadar üzerini kapatmaya çalıştıkları aşk. Bunu 15 Temmuz'da da gördük. Bu İ'lay-ı Kelimetullah aşkı. Bunu ne kadar örtmeye çalışırlarsa çalışsınlar, ne değişikler yapmaya çalışırlarsa çalışsınlar hiçbir zaman örtemeyeceklerini 15 Temmuz'da yaşadık ve gördük. Biz aile içerisinde de konuşuyorduk. 15 Temmuz öncesinde böyle bir durum yaşansa bir savaş Allah korusun çıksa ne tepki verir gençler, biz ne tepki veririz diye. Birçoğunuz aynı cevabı veriyorsunuzdur o zamanlar. Ben, 'Eski dönemlerdeki gibi olacağını düşünmüyorum' diye cevap verenlerden bir tanesiyim. Ama ne olduysa o gece kişilerin bile anlamlandıramadığı hareketler ettiler. Ertesi gün sorsanız orada ne işin vardı diye, akıl mantık dışı bir hareket bu. İşte bu aşk İ'lay-ı Kelimetullah aşkı. Vatan aşkı böyle bir şey. İşte bunu hiçbir zaman değiştiremeyecekler. Asıl savaşları tam anlamıyla bununla. Türk olmanın çok büyük bir vebali var. Evet ben ecdat torunuyum ama şahsım olarak tek başıma böyle olduğumu düşünmüyorum. Buradaki herkes ecdadın torunu diye düşünüyorum."

Abdülhamid'den miras ya da kişisel bir eşya kalıp kalmadığı yönündeki soruya da Osmanoğlu, "Söylemiyorum onu da alırlar. Yanlış anlaşılmaya mahal vermeyelim. Bizde seccadesi var Sultan Abdülhamid Han'ın, tek o vardır. Namaz kıldığı, dizlerini koyduğu yer aşınmıştır. Duvarda asılı." yanıtını verdi.

PAYİTAHT ABDÜLHAMİD DİZİSİ

Payitaht Abdülhamid dizisi hakkında değerlendirmede bulunan 2. Abdülhamid Han'ın 5. kuşak torunu Nilhan Osmanoğlu, "Düzgün iş çıkarmaya çalıştıklarına şahidim" dedi.

Atakum Belediyesinin düzenlediği ve Nilhan Osmanoğlu'nun konuşmacı olarak katıldığı "Sultanın Dilinden Osmanlı" konferansı Yalı Kafe'de yapıldı. 2. Abdülhamid Han'ın 5. kuşak torunu Nilhan Osmanoğlu, Samsunlulara Osmanlı'yı anlattı. Osmanoğlu, Payitaht Abdülhamid dizisi hakkında da açıklamalarda bulundu. Konferansa; Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı ve eşi Fatma Taşçı'nın yanı sıra, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. 

Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı yaptığı açılış konuşmasında, "Biz Osmanlı'nın torunları Cumhuriyet'in çocuklarıyız. Bu manada geçmişimize sahip çıkma geçmişimizle gururlanmayı ve atalarımızın yaptığı güzel işleri geleceğimize aktarmayı bir borç biliyoruz. Orta Ddoğu'da olan karışıklıklara baktığımızda Osmanlı’nın kıymetini daha iyi anlıyoruz. Bu günün Orta Doğu’suna baktığımızda Osmanlı’nın bu coğrafyayı ne güzel idare ettiğini görüyoruz. Osmanlı’nın kalktığında bu coğrafyada neler olduğunu gördük" diye konuştu. 

"AİLEME LAF DEDİRTMEM"

Dizilere tarihi öğrenmek için bakılmaması gerektiğini belirten Nilhan Osmanoğlu, "Ama dizilerin tarihimizi doğru öğrenmeye vesile olduklarını düşünüyorum. Ama Payitaht Abdülhamid için konuşursak; düzgün iş çıkarmaya çalıştıklarına şahidim diyebilirim. Mutlaka eksikler yanlışlıklar olacaktır. Benim için önemli olan diziyi kapattıktan sonra o ruhu işleyebiliyorlar mı. Oradan mesaj çıkarabiliyor musunuz? Benim için önemli olan o. Aslında bu ruh bu zamana kadar üstünü kapatmaya çalıştıkları, aşk. Bunu 15 Temmuz’da da gördük. Bu ilahi kelimetullah aşkı. Bunu ne kadar örtmeye çalışırlarsa çalışsınlar hiçbir zaman örtemeyeceklerini 15 Temmuz’da yaşadık. Ben tarihi ailem olarak görüyorum. O yüzden her ailede olduğu gibi iyisi vardır kötüsü vardır ama ben aileme laf dedirttirmem. Kötüsünü de öne çıkartmaktan imtina ederek davranırım. O yüzden iyilerini örnek alırım. Kötülerini geri planda tutmaya çalışırım. Ailenizi dışarıya nasıl lanse ediyorsanız tarihe de öyle bakmak gerektiğini düşünüyorum. Kardeş katli denilmesini bile ben hoş görmüyorum açıkçası. Çünkü kardeşlerin devlet-ebed-müddet için feda edilmesidir. Bu ailemin yaptığı en büyük fedakarlıklardan bir tanesidir. Ama bunu anlayabilmek için devlet-ebed-müddet’i anlayabiliyor olmak lazım. Aslında onu bu zamanda anlamamızın imkanı yok. Bu yönde bana çok soru geliyor. ‘Siz de evlatlarınızı feda edebilir misiniz’ şeklinde. Diyorum ki; keşke bende de öyle büyük bir iman olsa, feda edebilsem. Şu şartlarda anlaşılabilecek bir şey değil. Devlet aklı ne bir kadın aklı, ne bir erkek aklı, ne bir anne aklıdır. Hiçbir cinsiyet içermez. Kişiye de bağlı değildir" şeklinde konuştu.