İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, yaptığı açıklamada İsrail hükümetinin Sudanlı ve Eritreli göçmenleri Afrika’da üçüncü bir ülkeye -muhtemelen Ruanda’ya- sınır dışı etme planını protesto eden gösterilerden Macar asıllı Amerikalı milyarder George Soros’un sorumlu olduğunu belirtti.
İsrail Başbakanı Netanyahu, pazar günü Likud Partili bakanlarla gerçekleştirdiği haftalık görüşmede, eleştirilen sınır dışı kararı ile ilgili olarak, eski ABD Başkanı Barack Obama’nın ülkeye iltica eden iki milyon kişiyi sınır dışı ettiğini ve kimsenin bu konuda bir şey söylemediğini belirtti.
Netanyahu’nun bu açıklamaları İsrailli Bilim Bakanı Ofir Akunis’in sınır dışı etme planlarını önleme kampanyalarının arkasında başka ülkelerin hükümetlerinin olduğu iddiasının hemen arkasından geldi.
Yahudi olan Soros, İsrail’i sert bir şekilde eleştirmesi ve Breaking the Silence, B’Tselem, Yesh Din ve al-Haq gibi radikal sol görüşlü gündemleri olan sivil toplum örgütlerini desteklemesi ile tanınıyor.
Netanyahu’ya yakın bir kaynak Başbakan’ın bu açıklamasıyla Soros’un, vatandaşlık haklarını savunan İsrailli sivil örgütler için takas odası görevi gören Yeni İsrail Fon’una maddi yardımda bulunmasını ima ettiğini söyledi. Söz konusu fon sınır dışı etme kararlarına karşı kampanyalar yürüten örgütlere maddi kaynak sağlıyor.
Meretz Milletvekili Tamar Zandberg, Netanyahu’nun şimşekleri George Soros’un üstüne çekmeye çalışmasının endişe verici olduğunu belirtti. Zandberg, Macaristan’da geçen seneden beri Soros’a karşı antisemit bir kampanya yürütüldüğünü, İsrail Dışişleri Bakanlığının bu konuda hükümeti uyardığını ve Macar Yahudilerinin gelişmelerden rahatsız olduğunu da hatırlattı.
Zandberg, “Netanyahu’nun ateşe körükle giderek Soros’a karşı yürütülen bu antisemit kampanyaya dolaylı olarak katılması Likud ve Avrupa’daki aşırı sağcı partilerin arasındaki tehlikeli ilişkilerin doğrudan bir uzantısı” dedi.
Afrikalı mültecilere ‘sınır dışı’ bildirimleri başladı
İsrail İçişleri Bakanlığı, pazar günü binlerce Eritre ve Sudan vatandaşı bekâr erkeğin yasal olmayan yollardan çalışmak için İsrail’e girdiğini, bu gelişme üzerine kaçak işçilerden 60 gün içerisinde ülkeyi terk etmelerinin istendiğini aksi takdirde zorla ülkeden çıkartılacaklarını ya da hapis cezasına çarptırılacaklarını açıkladı.
Öte yandan ülkedeki hapishanelerin aşırı kalabalık olması nedeniyle İsrail Cezaevi Servisi, Ulusal Güvenlik Konseyine İsrail halkının ek olarak gelen ve sayıları bini geçen fazla daha tutukluyu yer sıkıntısı ve ekonomik sebeplerden dolayı barındıramayacağını açıkladı.
Bakanlık ise evli erkek ve kadınlarla çocukların ülkeyi terk etmeye zorlanmayacaklarını bildirdi.
İsrail’de bulunan yaklaşık 38 bin Afrikalı mültecinin yaklaşık 20 binine pazar günü verilen ültimatom e-posta yoluyla bildirilmeye başladı.
İsrail Göçmen ve Mülteci Yardım Kuruluşunun verilerine göre, 2013 yılından beri bakanlığın Nüfus, Göç ve Sınır Biriminin 15 bin sığınmacıdan 6 bin 500’nün başvuru kaydını incelemeye aldığını ve bunlardan yalnızca 11’ini onayladığını açıkladı.
E-posta yoluyla gönderilecek kararın ‘konu’ satırında, “İsrail sınırlarından çıkarak güvenli başka bir ülkeye geçişinizi ayarlayın” ibaresi bulunurken, bildirimde gidilecek ülke ile ilgili herhangi bir bilgi bulunmuyor. Bunun yerine, iletide tavsiye edilen ülke ‘son on yılda ileri derecede gelişim göstermiş ve çeşitli Afrika ülkelerinden mülteci kabul eden’ kelimeleriyle tavsiye ediliyor.
İletide ayrıca İsrail’i kendi rızalarıyla terk edenlerin havaalanında uçuştan hemen 3 bin 500 dolarlık bir ödenek ve adı açıklanmayan ülkeye vize alacakları da belirtiliyor.
Bunlara ek olarak, gönderide mültecilerin ‘bilinmeyen’ ülkeye vardıklarında ‘yerel görevliler’ tarafından karşılanacakları, önceden mültecilere tahsis edilmiş bir otele transfer edilecekleri ve orada yerel temsilciler tarafından kendilerine ülke ile ilgili bilgilendirilme yapılacağı bilgisi veriliyor.
Öte yandan, mesajda İsrail’den gitmeyi ret edenlerin uyarı mesajını aldıktan yedi gün içeresinde mahkemeye çıkarılacakları ibaresi de yer alıyor.
Bakanlık önümüzdeki üç yıl içerisinde her ay minimum 300 Afrikalı göçmenin ülkeden gönderilmesini hedeflediklerini, bunun için 100 gönüllü müfettişe maaş ile birlikte hedeflenen sayıya ulaşıldığında bu kişilere 30 bin şekel (İsrail para birimi) ödeneceğini duyurdu.
