"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nazardan korunmanın yolları (1)

Ali FERŞADOĞLU
15 Temmuz 2019, Pazartesi
Göz değmesinden korunmak mümkün mü?

“Nazarsavar” var mı? Her halde nefsin kara enerjisi olan göz değmesinden, bir kısım insanların elini masaya vurup, kulağını çekerek, “şeytan kulağına kurşun” şeklinde ifade ettikleri hurafelerle korunamayız. Nazar gerçek olduğuna göre, ondan korunmanın da meşrû yolları olmalıdır. 

 Göz değmesinin vücudumuzdaki elektro/manyetik enerjinin ve olumsuz duyguların dışımızdaki bir şeye gönderilmesi olduğunu görmüştük. Bunun gibi yine ondan korunma da manevî bir boyutla olacaktır. Elektriğin çarpmaması için, elektrik iletmeyen maddeler kullandığımız gibi, cinnî şeytanların ve hasetçilerin kötü enerjisinden korunmak için de şüphesiz manevî birikime, Kur’ân okumaya, zikre ve duâya sarılmalıyız. 

Zira onlar bir şifa kaynağıdır. Elektronik cihazların ses, ışık gibi enerji türleriyle açılıp/kapatılması mümkün olduğu gibi, cinnî şeytanların ve nazarların da duâ ve zikir ile uzaklaştırmaları mümkündür. Duâ ve zikir halis bir zırh, sağlam bir enerji kalkanıdır. Kendisini ulvî hasletlerle bezeyenlere, olumlu duygular besleyenlere kolay kolay nazar değmez. 

Okuma, üfleme de nazarı yok edebilecek, lazer veya ültraviyole ışınları gibidir; nazarın yönünü saptırır veya etkisiz bırakır. Bu akıldan uzak bir olay değildir. Felâk, Nâs, Fatiha Sûreleri ile Âyet’el-Kürsî’yi okumamızın tavsiye edilmesi bu hakikate işaret eder.

Cevşen, en büyük bir zırhtır. Binbir Esma-i İlâhiye ile O’na sığınmaktır ve ruh ile bedenimizi manevi zırh ve kalkan ile çevirmektir. Büyük Cevşen’in içindeki Celcelütiye ve Sekine de okunmalıdır. 

Diğer yandan Hz. Peygamberimiz (asm), “Nazar değdiğini anlarsanız, vücudunuzu yıkayınız” 2 buyurmuş ve bizzat uygulamıştır. Su, insandaki kötü enerjiyi de temizleyen bir özellik taşır. Çünkü vücuttaki elektriklenmeyi harekete geçirir, boşaltır ve dengeyi sağlar. 

Bu hadis-i şeriften nazarın su ile tedavi edilebileceği ve o kötü enerjinin etkisizleştirilebileceği anlaşılmaktadır. Bazı yörelerde nazardan korunmak için, nazar isabet eden çocuk hemen yıkanır, elbiseleri değiştirilir. Bunun dayanağı, yukarıda naklettiğimiz hadistir.  Nazardan korunmak için yüze kömür sürmek, nazar boncuğu takmak gibi tedbirler eski kültürlere dayanmaktadır. 

Onlar da bu davranışlarıyla aslında haset, kıskançlık gibi olumsuz enerjileri kendilerinden savmak istemişlerdi, ama ifrat ve tefritten kurtulamamışlardı. 

Başkalarını kendi nazarlarımızdan korumak için “Maşallah lâ kuvvete illâ billâh” dememiz gerekir. Zira biz de, kimi zaman boş bulunup veya farkına varmadan olumsuz duygularımızı yollayabiliriz. 

Aslında, haset, kin ve düşmanlık gibi negatif enerji yayan duygular haksız bir şekilde bir hedefe gönderildiklerinde, geri dönüp sahiplerini de olumsuz bir şekilde etkilerler. 

Okunma Sayısı: 16515
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı