• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
NASIL BÜYÜYECEĞİZ ? CAHİT SÖNMEZ

NASIL BÜYÜYECEĞİZ ?

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02.10.2015, 00:00
Büyümenin tüm öncü göstergelerinden ne yazık ki olumlu sinyaller gelmiyor. Sanayi üretim endeksi, kapasite kullanım oranları, güven endeksleri, PMI endeksi ve son olarak dış talep göstergesi ihracat rakamları Türkiye ekonomisinin büyüyememe sorununun biraz daha derinleşeceğine işaret ediyor. Özetle iç talepten sonra dış talep de devre dışı kalmışa benziyor. Dış ticaret verilerinin analizinden önce Merkez Bankası'nın durumuyla ilgili kısa bir not düşelim. Hatırlayacağınız üzere büyümeyi iki motorlu uçağa benzetiyoruz. Motorlardan birisi iç talebi, ikincisi dış talebi gösteriyor. Yüksek büyüme hızlarına ulaştığımız yıllarda büyük oranda birinci motorla yol almıştık. İkinci motorun katkısı zayıf kalmıştı. Bu yüzden yüksek kredi hacmi ve yüksek cari açık gibi ağır bedeller çıkmıştı karşımıza. Isınan birinci motoru soğutmak için Merkez Bankası parasal sıkılaştırmaya gitmişti. Geldiğimiz nokta itibarıyla kokpitte oturan Merkez Bankası birinci motoru yeniden hızlandıramıyor. Çünkü kredi kanallarını açmak için parasal genişlemeye gitse yani faizleri aşağı çekse kur baskısı daha da artacak dış borçların çevrilmesi ve cari açık finansmanı zora girecek. İkinci motoru hızlandıramıyor, çünkü dış konjonktür buna izin vermiyor.

NEDENLER DEĞİŞMİYOR

Eylül ayında ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,8 oranında aşağı gelmiş. Geride bıraktığımız 9 ayda ise kayıp yüzde 10'larda. Eğer kalan aylarda ivmelenme olmazsa geçen yıl yakalanan 157 milyar dolarlık performansın altında kalacak toplam ihracat... Şimdilik 2015 ihracatı 106,3 milyar dolar seviyesine ancak ulaşabiliyor. Avrupa Birliği ülkelerinin bir türlü toparlanamaması, FED'in normalleşme sürecine yönelik yarattığı belirsizlik ve son aylarda kendini iyice hissettiren Çin'in büyüme hızının düşmesi gibi unsurlar bizim ihracatımızı da olumsuz etkiliyor. Ve etkilemeye de devam edecek. Dolayısıyla ikinci motordan da bu yıl içinde pek umut yok... Bu arada ithalat tarafından da büyüme hızının düşeceğine dair sinyaller geliyor. TÜİK verilerine göre sermaye yani yatırım malları ve aramal ithalatı hem aylık hem de yıllık bazda düşmüş. Buna karşın nihai tüketime konu olan malların ithalatı artmış. Kompozisyondaki değişim, firmaların yatırım harcaması yapmaya niyetlerinin olmadığını ve üretimlerini kısmaya çalıştıklarını açıklıyor. Zaten firmaların bu niyette olduklarını stoklarının artan hacminden anlayabiliyoruz.

NE YAPMALI?

Sadede gelelim... Merkez Bankası'nın para politikaları ile büyümeyi ivmelendirmesini beklemek çok rasyonel bir yaklaşım değil. Madem dış talepten umudumuzu kestik, Merkez faizleri aşağı çeksin iç talebi canlandırsın Hayır bunlar sadece geçici yöntemler... Peki çözüm nedir? Dış konjonktür çok uygunken yapılmayan yapısal reformlara hız verilsin potansiyel büyüme hızına ulaşmamız için... Yüzde 15 paya sahip imalat sektörünün payının kesinlikle artması gerekiyor. Katma değerli ve yüksek teknolojili ürünlerin üretiminin yine kesinlikle artması gerekiyor. Konu reform olunca nedense hem siyasiler hem de halk sıcak bakmıyor. Baksanıza Avrupa'nın haline...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA