Biz istediğimiz kadar, İnsan Hakları, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü vb. düzenleyelim, kadınlarımız şiddet görmeye, ezilmeye, ölmeye devam ediyorlar… Kadınları sevmiyoruz… Kendimizi de sevmiyoruz; çünkü, sevmeyi bilmiyoruz!..

Bu coğrafyada tüm kadınlar şiddet görüyor. Eğitimli-eğitimsiz, çocuk-genç-yaşlı, laik-mütedeyyin demeden, hepsi… Bir de o kadınlar var. Onlar, 'oturun oturduğunuz yerde ' emrine itaat etmedikleri ve ', kadınsanız kadınlığınızı bilin!' uyarılarını dikkate almadıkları için 'özel olarak' şiddete maruz kalıyorlar!

Muhalif aydın kadınlar onlar. İşte birkaçı…

Sen, bilgisayar mühendisliğinden sonra, fizik yüksek lisansı yap, doktora için gittiğin Rio de Janeiro'da bırak okulu, kendini tamamen yazmaya ver… Gel, ülkende sadece dayanışma amacıyla, muhalif bir yayında genel yayın yönetmenliği görevini üstlen…Pek çok ödül al uluslararası kuruluşlardan…Ama bu ülkede hiçbir başarı cezasız kalmaz!.. Bilmez misin? Sen de payını aldın işte, oh olsun sana Aslı Erdoğan!.. Nasıl anlatmıştın Rio'yu: Yaşamı bir müzikal olarak gören, dünyanın neresine giderse gitsin içinde bu kenti götüren, yağmuru da sıcağı da deli, ölümün bütün düşlerini gerçekleştirdiği, melez kadınların, ufuktan öteye uzanan gökyüzü ve okyanusun kenti…'Kırmızı Pelerinli Kent' diye.

Pek çok tiyatro, dizi ve filmde rol almış onlarca ödüllü yazar İclal Aydın. Çok yorgunsun… Hayat acımaz… Mutlu olmak istiyorsan gizli yaşayacaksın, kendi içine kapanarak… Mülteci olarak… Kimi bir madalya gibi taşır yara izini… Şansın varsa yeniden başlarsın…'Unutursun…'diyordu ya.

12 Eylül yüzünden on bir yıl Almanya'da mülteci olmuş, Berlin Duvarı'nın altında kalan sosyalist bürokrasiyi içi burkularak izlemiş, 'bir daha hiçbir şeyin hiçbir zaman eskisi gibi olmayacağını' bilerek ,'Elveda Alyoşa' da, 'Elli yaşında, kendimi yorgun, çok yorgun, ama yine de aynı yollardan geçmeye hazır-ya da mahküm- hissediyordum' diyen Oya Baydar.

Yaradan'ın yarattığı gövdeden utandırılmış kadınlar,

Kendi doğasının tarihini öğrenememiş kadın kardeşlerim benim, diye haykırır 'Kalan'da Leyla Erbil.

'İnsan kendi hayatını sorgulamadan yaşamayı sürdürürse,

İnsan sayılmaz, der.

Bu coğrafyada; ağaç olmak, çocuk olmak, kadın olmak, muhalif olmak zordur.

Muhalif kadın olmak daha da zor!...