BATİAD BAŞKANI BEKİR TANER ATEŞ: Markalaşmazsak sektörde yok oluruz
* Bayrampaşa Tekstilci ve Sanayici İş İnsanları Derneği’nin (BATİAD) Başkanlığına seçilen Bekir Taner Ateş, derneğin daha da ileriye gitmesi için bir çok projelerinin olduğunu belirterek, “Daralan piyasamızı yeniden canlandıracak çözüm yolları bulmak için yola çıktık” dedi.
İstanbul’un tanınmış firmalarından Ateş İplik ’in sahibi
Bekir Taner Ateş, iş dünyasındaki başarılarının yanı sıra dernekçilik
yönüyle de ön plana çıkarken son olarak
Bayrampaşa Tekstilci ve Sanayici İş İnsanları Derneği’nin (BATİAD) Başkanı
seçildi. İstanbul Ticaret Odası’nda etkili bir isim olan Ateş, 18, 19. ve 20.
dönem 35. Komiteden (Elyaf İplik) meclis üyesi olurken, birçok derneğe
üyeliğinin yanı sıra yönetim kurulu üyeliği de yapıyor.
BATİAD’ın çiçeği burnundaki başkanı Bekir Taner Ateş,
tekstil sektörü ve BATİAD hakkında
Paşavizyon Gazetesi’ne önemli açıklamalarda bulundu.
ATEŞ İPLİK’İN KURULUŞUNDAN BAHSEDER MİSİNİZ?
Ateş İplik olarak triko kazak ipliği, kısmi olarak da dokuma
kumaşta kullanılan iplik satıyoruz. 1981 yılında başlayan tekstil serüveninde
38 yılını dolduran Ateş İplik geçen yıllar içerisinde ana branşı olan iplik
satışında sektörde en bilinen birkaç firmadan biri olmuş bir aile şirketidir.
Her nevi kumaştan kadın, erkek, çocuk dış ve iç giyim eşyası, tekstil ürünleri,
iplik, iplik hammaddesi, kumaş imalatı, alım satımı, ithalat ve ihracatını
yapıyoruz. 1965 yılında babam ‘Öğretmen Çorap Fabrikası’nda çalışmaya başlamış.
Burada uzun yıllar çalıştıktan sonra yönetici olarak emekli oldu. Babam 1981
yılından itibaren iplik alıp satmaya başladı. Daha sonra el örgü yünü
atölyesine ortak oldu. Ben ve ağabeyim de işin başına geçtik. Önce ham madde
alıp satmaya başladık. Ardından iplik işine girdik ve Gaziantep’te birkaç
fabrikayla anlaştık ve İstanbul’da iplik satmaya başladık. Ve o gün bugündür
devam ediyoruz.
KEMAV’DAKİ GÖREVLERİNİZDEN VE ÇALIŞMALARINIZDAN BAHSEDER MİSİNİZ?
2003 yılında kurulan Kemaliye Eğitim ve Kültür Vakfı’nın
(KEMAV) yönetim kurulu üyeliğini yapıyorum. Vakıfımızın yönetimine bizleri
layık gören tüm üyelerimize teşekkür ederim. İstanbul’da yaşayan bir Erzincanlı
olarak memleketimizin güzide ilçesi Kemaliye’nin tanıtımı için elimden geleni
yapıyorum. BATİAD’ın kongresinin olacağı günlerde de çok yoğundum. İTO Meclis
üyesi Erzincanlı arkadaşlarımız ile birlikte İTO'nun 40 meclis ve komite
üyesini, Erzincan ile ilçelerine gezi ziyareti düzenledik. Meclis üyelerimiz
çok memnun kaldılar. Özellikle de Kemaliye'deki karanlık kanyon misafirlerimizi
büyüledi.
BATİAD’A BAŞKANLIK SÜRECİNİZDEN BAHSEDER MİSİNİZ?
Kurulduğu günden itibaren BATİAD’ın zaten üyesiydim. Birçok
organizasyonun destekçiliğinin yanı sıra fikri danışılan insanlardan biri de
oldum. Başkanlık yapmak aklımda yoktu. Dernek üyelerinin yüzde 80’i bizim
müşterimiz. Gelişen süreç içerisinde derneğe üye olan bazı arkadaşlarımız
dernekçilik yönümün kuvvetli olduğunu belirterek başkanlığa aday olmamı
istediler. İlk düşüncem tek liste olursa aday olabilmekti. Birçok insanla
görüştüm, fikirlerini aldım. Daha sonra tüm üyelerin tamamına mesaj atarak
yemeğe davet ettim. Yaklaşık 140 kişi yemeğe katılım sağladı. Derneğin bugünü
ve yarını ile ilgili istişarelerde bulunduk. Birçok insan aday olmam yönünde
ısrarcı olunca başkanlığa aday oldum. Üyelerin teveccühüyle başkanlığa
seçildim. Tüm üyelerimize teşekkür ederim. Ayrıca bugüne kadar BATİAD’da
başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği yapan tüm arkadaşlarımıza da teşekkür
ederim. Artık seçim geride kaldı. Şimdi önümüze bakacağız. Hep birlikte el ele
BATİAD’ı daha da ilerilere taşımanın mücadelesini vereceğiz.
BATİAD’TA NELER YAPMAYI PLANLIYORSUNUZ VE BAYRAMPAŞA’DA NASIL BİR TABLO
GÖRÜYORSUNUZ?
Bizi mesuliyet altına alan kongre günündeki heyecandı.
Kongreye çok yoğun bir katılım oldu. Çok üst düzey bir genel kurul yaşandı.
Cumartesi günü saat 09.00’da 500’ün üzerinde kişi kongreye katıldı. Bu işimizin
mesuliyetini ve ciddiyetini biraz daha arttırdı. Derneğin hitap ettiği esnaf
sayısı çok ama üye sayısı 380 gibi az bir rakam. Bayrampaşa’da 700’ün üzerinde
mağaza var ancak hepsi derneğe üye değil. Yine Bayrampaşa’da irili ufaklı
yaklaşık 5 binin üzerinde kayıtlı veya kayıtsız tekstil firması var. Burası
tekstilin merkezi. İnanın 2 triko firmasının buradaki makine adedinden yola
çıkarsak bugün 2 firmanın Bayrampaşa’daki makinaları yılda 10 ay çalışsa 50
milyon parça üretme kapasitesi var. Burada böyle büyük bir potansiyel var.
Çalışanların yarısı Bayrampaşa’da ikamet ediyor. Bütün bunlar derneğin
fotoğrafı. Bizim ilk önceliğimiz buranın tanıtımını yukarıya çıkaracağız.
BATİAD’ın ismini daha da çok duyuracağız. Yazılı ve görsel medyada tanıtımlar
yapacağız. En çok da sosyal medyayı kullanarak bilinirliği arttıracağız.
Bayrampaşa’da kazak ve tekstil üretim merkezi algısını hiç bilmeyen vatandaşın
kafasına da yerleştireceğiz. Dernek merkezimizi herkesin görebileceği ve
bilinebilir bir yere taşıyacağız.
SON YILLARDA TEKSTİLDE YAŞANAN KAN KAYBINI NASIL
ÖNLEYECEKSİNİZ?
İpliğin ana ham maddesinin Türkiye’deki kullanımı düşmüyor,
hep artıyor. Bu kullanım neticesinde pazara giderken üretim ve satış yerlerinde
pazarların geçişi var. Aynı şekilde nihai ürünün tüketiciye gittiği yerlerde
geçişler olmuş. 2012 yılında Uzak Doğu’dan Türkiye’ye gelen ürünlere konulan
vergi özellikle ünlü mağazaların Türkiye piyasasına dönmesine sebep oldu. Bu
markalar 50 milyonun üzerinde trikoyu Türkiye’ye yaptırıyor. Bu ürünlerin bir
kısmını da Bayrampaşa tekstilcileri yapıyor. Ancak bu durum Bayrampaşa’da
tekstilcilerin bulunduğu 3 sokaktaki mağazaların da cirosunu götürdü.
İmalathanelerde ürünler zincir mağazalara satılıyor ama ana satış yerinde iş
düşmüş vaziyette. Bizim en büyük pazarımız Rusya idi. Önce Rusya’da kriz
başladı bizim işleri durdurdu. Türkiye ile Rusya arasındaki uçak krizinden
sonra işler daha da durdu. Sonra iki ülke arasında iyi ilişkiler sağlandı.
Ancak bizim tekstil anlamında çok fazla ilerleme maalesef olmadı. Biz hala
Rusya’ya 20 yıl evvel nasıl mal sokmak için sıkıntı çekiyorsak aynısını
yaşıyoruz. Gümrük muafiyeti istiyoruz ancak bu sıkıntıyı aşamadık. Suriye’de üretilen
bir kazak Rusya’ya rahat girebiliyor. Türkiye’den de gümrük muafiyeti olmadan
girmesi için mücadele edeceğiz.
Ürettiğimiz kazak satış bedelinden fazla Rusya’ya gidiyor ve satış
rakamlarını azaltıyor. Bu yönde ilgili kurum ve kuruluşlarla çalışmalar
yapacağız.
YAŞANAN KRİZ NEDENİYLE TEKSTİLCİLERİN BAYRAMPAŞA’DAN
KAÇMAMASI İÇİN NELER YAPACAKSINIZ?
Öncelikli olarak Bayrampaşalı tekstilciler olarak bir marka
olmak için mücadele etmeliyiz. Markalaşmazsak sektörde yok oluruz. Maalesef
bazı imalatçılar Güngören, Zeytinburnu gibi başka ilçelere gidiyor. İç
piyasadaki mağazaları kaybettik. Dışarıya sattığımız ülkelerden Rusya’dan
darbeyi yedik. Suriye’de kaybettiğimiz pazarın haddi hesabı yok. Hatay’ın
Reyhanlı ilçesindeki firmalar her gün Suriye’ye bir minibüs tekstil ürünü
satıyordu. Her gün 10 bin dolarlık satış yapıyorlardı. İran’la çok iyi
ilişkilerimiz vardı. 4 senedir Amerika ambargosu nedeniyle adeta çakıldık
kaldık. İran’da devalüasyon da oluşunca bazı Türk firmaları paralarını alamadı.
Bir de tüketicilerin son 10 yılda tüketim alışkanlıkları değişti. 15-30 yaş
aralığındaki bu kişiler bir kazağı ertesi sene giymiyor. Ünlü markaların
ürünlerine yönelindi. Tüketici kazağın kalitesine ve materyaline bakmıyor.
Görsel beğeni hızlı tüketime neden oluyor. Son yıllarda kumaşta anormal
artışlar var. Bizim geri kaldığımız pazar burası. Bizden öne fırlayan
Güngören’de firmalar kumaş ağırlıklı ürünleri hazırlayıp satıyorlar.
Konfeksiyonda kumaştan kesilmiş ürünler Güngören’de satılıyor. Bizim
Bayrampaşa’daki mağazalar hala 20-30 sene önceki işi yapıyor. Modeli
değiştiriyoruz ama hala triko kazak yapıyoruz.
Tüketici triko kazağı artık almıyor. 11. ay ile 2. ay arası giyiyor
kazağı. Bizim bu değişime hızlı bir şekilde adapte olup üreticinin isteğine
göre kendimizi ayarlamamız ve markalaşmamız lazım. 8 ay boyunca konfeksiyon
kesimi ürün yapmamız lazım. Mağazalardaki kiraların düşme ve boşalma sebebi bu.
Bu malın alıcısının taleplerine göre ürünler üretilmeli. Ham madde de sıkıntı
yok. BATİAD olarak bu konuda da çalışmalar yapacağız.
SEKTÖRDE İÇ VE DIŞ PİYASAYI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Genel fotoğrafa baktığımızda tekstil, ham madde ve halı diye
ihracatta 3 maddeye bölünmüş. Hala tartışmasız dünyada lider kalem tekstildir.
Tahmini olarak buralarda kapasiteler dolunca 50 milyar dolara kadar ihracat
yapma şansımız vardı. 200 gramlık bayan kazağını 30 euroya Avrupa’ya ihraç eden
firmalarımız var. Kilosunu 5 dolara verdiğimiz ürünler de var. Bunun kısmi
olarak ham maddesi dışarıdan geliyor gerisi burada yapılıyor. Gaziantep,
Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Adıyaman iplik üretiyor. Denizli, Bursa ve Kütahya’da
dokumalar çalışıyor. İstanbul ise tartışmasız tekstil üretiminin merkezi.
Ümraniye, Bayrampaşa, Esenler, Güngören, Esenyurt ve Başakşehir bölgelerinde
konfeksiyon üretimi devam ediyor. Biz bir noktada geri kaldık. Dünyada tekstil
ürünleri 20 yıl önceye göre 20 misli olarak cadde mağazalarda değil internet
üzerinde satılıyor. Tüketim alışkanlıkları değişti. 10 sene kadar önce iyi bir
takım elbise 1500-2000 liraya satılıyordu. Bugün aynı takım elbise 300 liraya
satılıyor. Tüketici ancak bu fiyatlara alabildiği için bu fiyatlar o seviyeye
düştü. Mağazalar ve AVM’lerdeki vitrinlerde bu fiyatlara bu ürünlere satışı
zor, dönüşü zor. 50-100 bin lira kirası olan bir mağaza 20-30 TL’ye sepette mal
satmaz. Firmaların artık E-Ticaret’e yönelmesi gerekiyor. Biz bunun da
örneklerini BATİAD’da yapmaya çalışacağız. Türkiye ve dünya çapında sitelere bu
ürünleri vermemiz gerekiyor. Devletin bu konuda teşvikleri var. Rusya pazarında
satışlar düşükse Afrika pazarına yönelmemiz gerek. Firmaların fuarlara
katılımasını istiyoruz. Firmalara
masrafların bir kısmını devlet karşılıyor. Yönetimler üyelere bunları
bildiriyor ama üyeler ne kadar duyarlı. Bu karşılıklı bir taleple olacak. Esnaf
‘benim derdimi çöz’ diyecek ki ortak bir nokta bulunursa çözüm olur. Dünyanın
her tarafından gıdadan sonra en çok satılan ürün tekstil. Otomotiv ile başa baş giden bir sektör
tekstil. Otomotivde Türkiye’de 4 fabrika var ama burada binlerce tekstil
firması var.
SON OLARAK NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Derneğimiz Bayrampaşa’daki tekstilcilerden oluşuyor.
Derneğimiz aynı zamanda Bayrampaşa’da bu alanda en büyük Sivil Toplum Kuruluşu.
Bizim benzerimiz Osmanbey, Laleli ve Merter de var. Ekonomik hacmimiz ise bayan
ve erkek olmak üzere yılda yaklaşık 50 milyon ürünü bulmaktadır. Tüm üyelerimiz artık bizi sosyal medyadan da
takip etsin istiyoruz. İlçenizdeki insanın çalıştığı, mal sahibi olup kira
aldığı sektörün daha yükselmesini istiyorsanız, Bayrampaşa’dan gitmesini istemiyorsanız
bizlere destek verin. Bayrampaşalıların
50 tane AVM’ye gitse göremeyeceği 700’e yakın mağazamız var. Perakende satış
yapan yer az ancak ilerleyen günlerde Perakende Günleri ve Çadır Günleri gibi
etkinlikler düzenleme planlarımız da var. Potansiyel var ama bunu işletebilmek
önemli. Dernek olarak buradaki bilinirliliği arttırarak ekonomik bir canlılık
getirmek işitiyoruz. Sektörümüzü ana temsil yerlerinde temaslarda bulunarak
bölgemizin tanınırlığını arttırmak için onlardan da destek alacağız. Ortak
projeler yürüteceğiz. Bunun dışında belediye başkanlarıyla görüşerek
Bayrampaşa’yı ve buradaki dertlerimizi anlatacağız. Ayrıca sektörümüzü
ilgilendiren bakanlığımızla ve bürok-ratlarla yoğun temaslarda olacağız. Bunun
için de tüm çalışmaların altından kalkabilecek birbirinden seçkin yönetim
kurulumuz var.
BEKİR TANER ATEŞ KİMDİR?
Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Ergü köyünden olan BATİAD Başkanı Bekir Taner Ateş, 1966 yılında İstanbul’da doğdu. İlkokulun yarısını köyünde yarısını da İstanbul’da okudu. Ortaokul ve lise eğitimini İstanbul’da tamamlayan Ateş, o günkü şartlar gereği üniversite eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalarak iş hayatına atıldı ve aile şirketinde çalışmaya başladı. İTO’da 3 dönemdir üyelik yapıyor ve TOBB delegesi. Aynı zamanda 40 kişiden oluşan sektör kurulu üyesi. BATİAD ile birlikte KEMAV, MÜSİAD, Erzincan Sanayici ve İşadamları Derneği başta olmak üzere birçok STK’ya üye ve yönetim kurulu üyesi. Ateş İplik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı olarak iş hayatını sürdüren Bekir Taner Ateş, evli ve 2 çocuk babası.