"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Korkutan gençlik

Şükrü Kalı
28 Mayıs 2020, Perşembe
‘Yeni bir nesil geliyor’ değil geldi.

Bilgiye ulaşımı kişilere bağlı olmayan; doğruyu-yanlışı ayırt edebilmek için doğrudan bilginin kaynağına ulaşabilen bir nesil. Toplulukçu kültürün içine doğmuş, çocukluğunu bu gelenekçi kültürde geçirmiş, ilk derslerini böyle bir kültürden almış olan bu nesil; aklı ermeye başladığında ise, iletişimde köy kadar küçülen dünyada, yeni bir kültürle tanıştı: Bireyci kültür. Küçüklüğünden aldığı toplulukçu derslerin üzerine bireyci dersleri ekledi bu nesil. Barış Manço’nun deyimiyle ‘lahburger’ oldu.

Çocukluğunda zararı olmayan, gelenekçiliğe göre yaptığı aykırılıklar ile bir nebze sevimli de olan bu nesil artık büyüdü; kendi fikirlerini/kararlarını geliştirmeye, yaymaya ve uygulamaya başladı. Hatta ucundan bazı şeyleri yönetmeye de başladı bu gençlik. İşte burada bazılarını ümitlendirseler de bazıları için tehlike arz etmeye başladı. Bilgiye, hakikate doğrudan kaynağından ulaşabilen bu nesil, gelenekçi kültürün en önemli özelliklerinden biri olan ‘büyüklerine danışıp onlara göre hareket etme’yi bırakmıştı. Aslında danışmayı bırakmamışlardı, sonuçta toplulukçu kültürün içine doğmuş, o kültürden faydalanmış, eğitim almışlardı. Fakat danışacağı kişileri kendi seçiyordu ve danıştıktan sonra da kararı kendi veriyordu. Danışacakları kişileri de zaten bu hâle göre yani ‘karara karışmayacağını bildiği bilgin’leri seçiyordu danışmak için.

İşte bu durumda bir önceki nesilden bazı sesler bu neslin danışmadan toyca iş gördüklerinden ve bu sebeple saygısızlıklarından şikâyetçi. Bazıları ise, kendileri tamamen gelenekçi toplumdan geldikleri için dünyayı da hâlâ öyle sanmaktalar. Bu yüzden de bu gençliğin ipinin başkalarının elinde olduğunu düşünüyorlar. Çünkü kendileri bu şekilde büyüdüler, sürekli büyüklerinin onlar için çizdiği yolda yürüdüler. Yolda yürümeyi, karar almayı akıllarında ancak bu şekilde hayal edebiliyorlar. İşte böylelerine göre ise bu gençlik yanlış kişilerin yönlendirmesi ile hareket ediyor, bir yerlerden emir alıyorlar.

Oysa bu gençlik ne toyca başına buyruk hareket ediyor ne de başkasının onlar için çizdiği yola göre gidiyor. Bu nesil iki kültürden de ders almış bir nesil. Büyük sözünü/tecrübesini hep aklında bulunduran, ama kendi yolunu da kendisi çizebilen bir gençlik. Saygıyı geleneğe değil de hakikate gösteren bir gençlik. ‘Hakkın hatırı âlidir’ diyen bir gençlik. Münevver bir gençlik.

Bu gençlik artık gelecek bir nesil değil, artık her mecrada, her işte, her kararda etkisi bulunan bir gençlik. Bu gençliğin gelmesinden korkacak olan, korkusunu ertelemesin. Bu gençliğin; desteğini alamayan yöneticiler, danışmanlığını alamayan büyükler, oyunu alamayan siyasiler, problemi gençlikte değil kendilerinde arasınlar.

Okunma Sayısı: 1885
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali Karabiber

    29.5.2020 18:34:30

    Tebrikler Şükrü kardeşim.

  • Şükrü Kalı

    29.5.2020 15:51:37

    İlk yazı denemlerimden biri idi. İyi yanlarını kötü yanlarını eleştirenlerden Allah razı olsun. -Düzeltmem gereken eleştiriler: Bilginin erişilebilirliğinin kolay olması erişildiği anlamına gelmez. -Bireyselciliğe yönlendirir bir yazı olmuş. Gelen neslin en büyük saygıyı hakikate gösterdiğini söylemiş idik. Gelenek eğer hakikate zıt ise, geleneği kabul etmediğini vurgulamıştık. Bu konuda önemli bir kısmı atlamışız: Evet hakikate saygı gösteren bir gençlik var ama hakikate olan bu saygıları üslup ve usul hakikatine saygısızlığı getirmemeli. Büyüklerimiz eğer haksız da olsalar onlara karşı hakikat bildiğimizi savunurken üsluba ve usule dikkat etmeli. Kavli leyyin ile dile getirilmeli söylenecek olanlar. Anarşi ve başıboşluk getirmemeli, hakikat savunuculuğunu. "Üslup aynıyla insandır. Üslubun kimliğindir." demiş büyüklerimiz. Affola. Saygılarımla.

  • H.huyut

    28.5.2020 11:24:29

    Şükrü kardeşim kaleminin bu kadar kuvvetli olduğunu bilmiyordum.istikbal va'dediyorsun. Şuurlu, davasına sahip kararlı bir gençliğin önünde hiç kimse duramaz. Yazını çok beğendim. Devamını bekliyoruz. Tebrik ediyorum.

  • Osman YiĞiT

    28.5.2020 05:16:42

    Rehberi "hakikat" olan gençlikten korkulmaz, umitvar olunur. Bununla beraber bu nesil, bilgide herşeyi bulamaz. Mesela, demokrasiyi. Çünkü "ilimde demokrasi olmaz, Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre". Google earth ile Everest'e tepeden inmekle, tabandan zirveye her merhaleyi teneffüs ederek çıkmak nasıl farklı ise, aynen öyle de, hayat ı içtimaiye medresesinde ders almak da farklı. Bilgi ile marifet de farklı. Bilgiye ulaşmak kolay, marifet kesbetmek bir süreci gerektiriyor. Hassaten bir Usta ve Üstadı. Bilgide akıl istifade ederken, marifette başta ve evvela nefis muhatap olup sair letaif de hissedar oluyor. Elhasil, bu nesil Meşrutiyetli nesil olması hasebiyle de bahtiyar bir nesil olacağından, aklını kimsenin cebine koymamak şuuru ile tam bir nesl i ati olacak inşaallah. Kardeşim tebrikler. Meslek ağacının meyvelerini bekliyoruz burada. Kalemine kuvvet.

  • M Gönüllü

    28.5.2020 05:08:00

    Çok güzel bir yazı olmuş tebrik ederim.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı