Fenerbahçe’de gün ışığına çıkan gelişmeler: Yönetim takımın hocası ve sportif direktörünün dışında stoper transfer edebiliyor. (İcraya vermesinler deyu menajerlik şirketinin oyuncusunun alınması alt dedikodusu.) Sportif direktör, hocadan habersiz, onaysız gidip oyuncu alabiliyor; Rami ve Frey... Ara sıra hocanın da nazı çekiliyor; Tolgay gibi bir karakter(!) tartışılmadan alınıyor... Ya da bazı transferler iç çekişmeye kurban gidiyor: Roma’ya kaptırılan Mert gibi.

         Sosyal medya üzerinde kamuoyu yaratacak “eleman” sponsorluğuna girmeyeceğim.  Kendi adıma Comolli’nin FB muhabiri yaptığı söylenen kişinin bundan sonraki çizgisini merak ediyorum o kadar. Acep hangi cenaha biat edecek?

         Sakin sessiz, kibarca ifade ediyorum lakin bir düşünün; ne büyük skandal bu olanlar... Ali Koç’un iyi niyeti ve para vermesi dışında, Ali Koç dönemi durmaksızın skandal üretiyor maalesef...

         Diğer kulüplerde durum farklı değil aslında. Galatasaray’da da üç ve diğer bir çoğunda iki başlılık var. Oturalım, konuşalım; yok! Durduk yere Malatyaspor’da Sergen Yalçın’ın gönderilmesi bile aynı minvalde...

         Şahsım adına; on yıllardır izlediğim bu karizma ve rant savaşlarını çok izledim. Ve neticede bir çözüm de önerdim: Futbol Aklı Kurulu. Yukarıda andığım skandalların her biri doğarken yok edilirdi o sistemle, olmazdılar...

          Birçok kez yazdım; Google’layıp, “futbol aklı kurulu Koray” şeklinde ulaşabilirsiniz. Her hareketin tartışıldığı; Başkan, hoca ve iki ekipdaşı ile ilave en az sekiz uzmandan oluşan bir üst kurul öneriyorum kısaca.

           Böyle bir kurulda tartışılsa; Tolgay, Frey, Rami misali hatalı transferler yapılır mıydı, potansiyel olarak görülen genç transferleri iç çekişmeye kurban gider miydi?

           Bu benimkisi hayal. Gerçek hayatta Fenerbahçelilerin dilemesi gereken ilk şey borcun azalması. Nereye kadar azalması? Ya oyuncumu alırsınız ya rezalet çıkarırım diyebilecek menajerlik şirketi kalmayıncaya kadar...