19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Mısır-ABD ilişkilerinde kırılma yaşanır mı?

Mısırlı gazeteci Islam Farag Aydınlık için yazdı: Rus uçakları, Mısır için milli güvenlik meselesi...

Mısır-ABD ilişkilerinde kırılma yaşanır mı?
A+ A-
ISLAM FARAG

ABD’nin, Mısır’ı Rus Su-35 savaş uçağı alması halinde yaptırım uygulamakla tehdit etmesi sonrası, Washington ve Kahire arasında kırılma yaşanma ihtimali tartışılmaya başlandı.

Mısır’a yapılan tehdidin bir benzeri, S-400’ler konusunda Türkiye’ye yapıldı. Fakat Ankara bu tehditlere aldırmadı ve Türkiye’nin ulusal çıkarlarına öncelik verdi.

ABD Savunma Bakanı ve Dışişleri Bakanı’nın Mısır Savunma Bakanı’na gönderdiği, ülkeler arasındaki ilişki normlarını tamamen ihlal eden tehdit mektubu, Wall Street Journal tarafından yayımlandı. Söz konusu tehdit sonrası Kahire’nin ABD’nin baskısına boyun eğeceği yorumları yapıldı.
Bu tehdit ilk değil ve son da olmayacak. Nisan ayında, Mike Pompeo, Mısır’ın Rus Su-35 savaş uçaklarını alması halinde, yaptırım uygulayacaklarını ilan etti.

ABD Savunma Bakanlığı da, Mısır Hava Kuvvetleri Komutanı’na, uçakların satın alınmasının sonuçlarının ağır olacağı uyarısını yaptı.

MISIR-ABD İLİŞKİSİNİN KRİTİK NOKTALARI
Mısır ve ABD arasındaki ilişkileri değerlendirirken, göz önünde bulundurmamız gereken bazı noktalar var:

Mübarek’in devrildiği 25 Ocak 2011 Devrimi sonrasında Müslüman Kardeşler üyesi Muhammed Mursi Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdu. Mursi döneminde Mısır, ekonomik, siyasi ve kültürel anlamda zayıfladı. Bugün, terörist gruplar İhvan’ı tekrardan iktidara taşımak için saldırılar düzenlemeye devam ediyor.

İçinden geçtiği hassas durum hesaba katıldığında, Mısır’ın özellikle ekonomik alanda ABD yardımına ihtiyacı olduğunu düşünenler çoğunlukta.
İlişkilerin bir diğer kritik noktasını ise uluslararası kurumlarda Mısır’ın taleplerinin ABD desteği olmadan karşılık bulmayışı oluşturuyor.
Örnek vermek gerekirse;
Etiyopya, Rönesans Barajı projesiyle Mısır’ın Nil’deki su payını tehdit eden bir hamleye girişti. ABD bu konuya da müdahil oldu ve bugün iki ülke arasında müzakerelerde kilit bir rol oynuyor.
Bu durum, Mısır’ın Nil Nehri gibi hayati bir konuda da ABD yardımına ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Silah sistemleri konusu ise Mısır-ABD ilişkilerinin bir başka ayağını oluşturuyor. Mısır ordusunun kullandığı silahların çoğu Amerika’dan geliyor. ABD, özellikle bu noktadan Mısır üzerinde baskı kurmaya çalışıyor.
Ayrıca, ABD, Mısır-İsrail barış anlaşmasının karşılığında, Kahire’ye her yıl 1 milyar dolar askeri yardım yapmaya devam ediyor.
Yazının başında bahsettiğimiz ABD şantajlarına Mısır’ın vereceği cevabı değerlendirirken, bu noktaları gözden kaçırmamakta yarar var. Mısırlı yetkililerin kimi açıklamalarından, ABD’yle gerginliği yumuşatma mesajları verildiği sonucu çıkartılabilir.

RUS UÇAKLARI, MISIR İÇİN MİLLİ GÜVENLİK MESELESİ
Fakat gerçek şu ki, Mısır Rus savaş uçaklarını alma kararından vazgeçmedi. Rus medyasına göre, 26 adet Su-35 savaş uçağının satışı konusunda anlaşmaya varıldı ve ilk teslimat, 2020’nin başında yapılacak.
Mısır’ın Moskova Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada, Rus savaş uçaklarının satın alınması stratejik bir mesele olarak tanımlanırken, Mısır’ın milli çıkarlarını savunma noktasında, diğer ülkelerden gelen baskılara boyun eğmeyeceği vurgulandı.
Mısır’ın, Rus savaş uçaklarını alma kararının altında pek çok neden yatıyor. Bazılarını sıralamak gerekirse;
1.ABD, İsrail’in askeri üstünlüğünü garanti altına almak için, Ortadoğu’daki ülkelere F-35 satmayı reddediyor. Mısır’ın Rus savaş uçaklarını alma kararı, bu duruma bir tepkidir.
2.Mısır’ın, güvenlik ihtiyaçları savaş uçağı alımını zorunlu hale getirmektedir.
3.Mısır ordusu, Mursi’nin devrilişi esnasında ABD’nin takındığı olumsuz tavrı unutmadı ve silah kaynaklarını çeşitlendirme kararı aldı.

(ABD, Mursi’yi deviren halk hareketini darbe olarak nitelendirmiş ve Mısır’a yaptığı askeri yardımları durdurmuş, içinde helikopterlerin de bulunduğu ekipmanların teslimini dondurmuştu)
Kahire yönetimi, ABD’nin İhvan’a verdiği desteği, ulusal çıkarlara karşı bir müdahale olarak değerlendirdi. Ve bu andan itibaren, tüm yumurtaları aynı sepete koymaktan vazgeçti.
Son birkaç yılda Mısır, Fransa’dan uçak ve uçak gemileri, Almanya ve İtalya’dan denizaltılar, ayrıca Rusya ve Çin’den silah ve ekipmanlar aldı. Bu yolla elindeki alternatifleri çoğaltma yoluna girdi.
Bugün Mısır ve ABD arasında yaşananlar, Mursi’nin devrilişi sürecinde iki ülke arasındaki gerginlikle karşılaştırılamaz. O dönemde durum ağırdı ve Mısır devleti çok zayıf bir durumdaydı.
Artık Kahire yönetiminin uluslararası alanda bir meşruiyet sorunu kalmadı ve pek çok ülke tarafından destekleniyor. Ekonomik alanda reformlar yapılıyor. Dolayısıyla, Mısır Devleti’nin ABD baskısıyla yüzleşmesi için daha elverişli koşullar olduğunu söyleyebiliriz.
Amerika, finansal ve siyasi alanlarda Mısır’a yönelik hamleler yapabilir fakat Kahire dünden daha güçlü bir durumda.
Geçmiş deneyimler, Mısır’ın müttefikleriyle olan sorunlarını kapalı kapılar ardında çözme konusunda iyi olduğunu gösteriyor. Fakat müttefikler aptalca hamlelere girişirse, Kahire satranç taşlarıyla sinir bozucu cevaplar verebilir.
Tarihin bu konuda söyleyecek çok şeyi var.
Uluslararası koşulların ve Mısır’ın değiştiği doğrudur, ancak Mısır gerektiğinde doğru hamle yapmasını bilir.

Son Dakika Haberleri