18 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Milli seferberlik hükümeti

Hakan Topkurulu

Hakan Topkurulu

Gazete Yazarı

A+ A-

Milli Seferberlik Hükümetinin, içine girdiğimiz bu zorlu günlerden çıkış için kaçınılmaz olduğu günleri yaşıyoruz.

İktidar her işi düzgün yapabilir, kararları, en doğru kararlar olabilir. Ama bazı dönemler vardır ki, milli birlik, toplumun her kesiminin elini taşın altına sokması. Herkesin fikrinin alınması, zorlukların üstesinden gelinmesinin sihirli değneğidir. Bugün yaşamaya başladığımız süreç, eğer toplumda birlik korunmazsa, her türlü provokasyonu, felaketi beraberinde getirebilecek hassasiyetleri içinde barındırmaktadır.

ÖNERİLER HEP TALEP YÖNLÜ

Herkes kendine göre ne tür tedbirlerin alınması gerektiğini söylüyor. Doğal olarak insanın aklına ilk gelen yoksul, emekçi kesimler oluyor. Onlara nakdi ve ayni destek sağlanması çok önemli.

Ancak unutulan bir taraf var. Öneri getirenler genellikle, teknik olarak ifade edersek işin talep yönüyle ilgileniyorlar.

Talep yönü önemli, ama talep kadar önemli olan arz tarafı da var. İnsanların cebine para koymak yetmez. O para ile alınacakları da sağlamazsanız, insanlar o parayı ne yapacaklar.

Arz tarafında ise gerek Tarım Bakanı, gerekse de bazı yetkililer yeterli gıda stokunun olduğundan bahsediyorlar.

Bu kriz diğerlerine benzemiyor. Bu hepimizin ağzında. Kalıcı etkileri olacak bir kriz.

İLAVE BİR ÖNLEM DAHA

Ben hükümet tarafından acil olarak alınması gereken bir önlem daha öneriyorum.

Tarım da biliyorsunuz yeni ekim dönemi başlangıcındayız. Tarım da yaşadığımız en önemli sorun ise ölçek ve planlama eksikliği.

Tarım Bakanlığı mutlaka çiftçilere kimin, hangi bölgenin ne kadar, ne ekeceğini planlayarak iletmesi, planlanan ekimi uygulayan çiftçilere alım garantisi getirmesi gerekmektedir.

Bu önlem hem çiftçinin güvence altına alınması, hem de önümüzdeki dönem dünyada yaşanabilecek herhangi bir karmaşada ülkemizde temel ihtiyaç maddelerimizin ulaşılabilir olması açısından çok önemlidir.

İhracat yapmak önemli olabilir. Ancak, bugün içinden geçtiğimiz dönem için önemli değildir. İhracata yönelme açısından tarım politikasında düzeltme yapılmalı, zaten yurdumuzda üretilebilen, ancak üretim eksikliği nedeniyle dışarıdan ithal ettiğimiz tarım ürünlerine bugün öncelik verilmelidir.Çiftçinin; mazot, gübre, tohumluk vb. gibi ihtiyaçlarının karşılanmasından bahsetmiyorum. Bunu zaten yetkililerin düşündüklerini biliyorum.

İktidardan başlayıp, tarımla yazımı noktalıyorum.