Mersin’de logo krizi

Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi tarafından, Girişimci İnsan Kaynakları Derneği koordinasyonunda 9. İnsan Yönetimi ve Dijital Dönüşüm Zirvesi düzenlendi.

ABDULLAH ÖZTÜRKMEN

Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, 9. İnsan Yönetimi ve Dijital Dönüşüm zirvesinde yaptığı açıklamada, kentte son günlerde tartışma konusu haline gelen Büyükşehir Belediyesi logosuna yönelik eleştirilere yanıt verdi.

Mersin’in bir değişime ihtiyacı olduğunu belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Biz değişim istiyoruz” dedi.

Divan otelinde gerçekleştirilen Girişimci İnsan Kaynakları Derneği koordinasyonunda 9. İnsan Yönetimi ve Dijital Dönüşüm Zirvesine Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, CHP İl Başkanı Adil Aktay ve diğer konuşmacılar katıldı.

MERSİN’İ SEVİYORUZ

Başkan Seçer, “Mersin’i seviyoruz, Mersin’i önemsiyoruz. Mersin’e her şeyin yaraşacağını düşündüğümüz için var gücümüzle çalışıyoruz. İnsan yönetimi deyince Belediye Başkanları  için en önemli konuların başında geliyor.  Belediyemizin ve bağlı kuruluşlarımızın  çalışan sayısı 10 bin. Ben bu 10 bin insanı kaynağını en akılcı şekilde yönetmek zorundayım.  Mersin’e hizmet edebilmem için iki önemli kaynağına ihtiyacım var. Bir insan kaynağına, iki finansal kaynak.  Bunları sağladığım takdirde Mersin’e büyük hizmetler kazandırabiliriz ama bu iki ayaktan bir tanesinin sakat olmasın durumunda işimiz zorlaşır.  Yönetime gelir gelmez de ilk üstünde durduğumuz konuların başında da bu ikisi geliyor.  Bizim bölgemizde çok sektörlü bir ekonomik yapı var.  Sanayi önemli bir alanı temsil ediyor.  Gelirlerimizin önemli bir kısmı, hatta en yüksek kısmı yüzde 40’lık dilimi sanayiden geliyor. Diğer taraftan tarımsal üretimlerimiz çok değerli ve turizmi de sayabiliriz. Bu ikisini birbiri ile yan yana koyabiliriz.  Bu ikisi istihdam açısından çok öneli ve bacasız fabrika gibi çok sayıda insana iş alanı yaratabiliyor.  Bunların yanında Mersin limanı var.  Denize kıyısı olan bir çok şehire nasip olmayan transit bir limanımız var.  Liman var, transit liman var. Bunun ikisinin ayrımını dünya ticareti ile uğraşanlar iyi bilir. Muazzam bir lojistik imkan sağlıyor. Bu yüzden de Mersin’de lojistik sektör çok önemli.  Dünyanın her yerinden gelen malları burada karayolu ve demiryolu ile Ortadoğu’ya,  Kafkaslara ve önemli ticari partnerlerimizin olduğu ülkelere buradan transfer etmemiz mümkün” dedi.

MERSİN’E BİRŞEYLER KATMAK GEREKİYOR

Mersin’in bazı noktalarda istenilen seviyede olmadığını ifade eden Başkan Seçer, “ Bakıyorsunuz, her alanda önemli potansiyel içeren bir Mersin.  Ama bunun yanında  arzu ettiğimiz gelişmeleri gösterememiş  bir Mersin’de yaşıyoruz.  Bu imkanlar bize büyük bir enerji, moral veriyor. Demek ki bundan önceki yöneticiler akılcı, rasyonel kullanmadı. Bazı aksaklıklar, eksiklikler var ki arzu etmediğimiz bir kent olduğumuzu iddia ediyoruz.  Biz bundan sonra daha iyisini koyalım, öncekileri eleştirmeyelim, çamur atmayalım. Yanlış değerlendirilmek istemiyorum. Hakikaten Mersin’e bir şeyler katmak gerekiyor. Mersin’e yeni bir logo yapmak istedik. Kızılca kıyamet koptu.  Değişim öyle bir şey ki, hani ön yargılı toplumsa, Einstein’ın dediği gibi, ’Atomun çekirdeğini parçalayabiliyorsunuz  ama  önyargıları ortadan kaldıramıyorsunuz. Biz değişim istiyoruz arkadaş.  Bunu belirtmeye çalışıyoruz. Her anlamda değişim istiyoruz.  Bugün Endüstri 4.0 konuşuyoruz. Bundan 5 yıl önce Endüstri 4.0 bu kadar gündemde değildi. Belki de bu kavramı yeni duyanlar var.

Yeni şeyler söyleyelim. Dün olan dünde kaldı, artık yeni şeyler söylemek lazım. Bunları çözdüğümüz takdirde Türkiye’yi her anlamda belli noktalara getiririz. Türkiye’de sanayi var, sanayi ürünü var, ihracat var. Yüksek teknoloji ürünlerinin ihracattaki payına baktığınız zaman yüzde 3-3,5 seviyelerinde. Sıkıntı burada. Kaliteli iş gücü, kaliteli üretim, kaliteli hizmet, kaliteli ihracat; her şeyin kalitelisi. Mesele sokakları temizlemek, ağaçları budamak değil, Türkiye’ye buradan bir enerji göndermek, canına can katmak, Mersin’i dünyada marka kent yapmak. Bütün derdimizin bu olması lazım” diye konuştu.

“10 BİN İNSAN KAYNAĞINI YÖNETMEK ZORUNDAYIM”

Seçer, zirvede yaptığı konuşmada, Mersin’i sadece bölgenin değil, dünyanın müstesna bir köşesi olarak değerlendirdiklerini ve bu çerçevede var güçleriyle çalıştıklarını söyledi. İnsan Yönetimi ve Dijital Dönüşüm Zirvesinde bazı değerlendirmeler yapacaklarını belirten Seçer, “İnsan yönetimi, belediye başkanları için en önemli ve netameli konuların başında geliyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi ve bağlı kuruluşlarının toplam çalışan sayısı 10 bin ve ben bu 10 bin insan kaynağını en akılcı şekilde yönetmek zorundayım. Benim Mersin’e hizmet edebilmem için iki önemli kaynağa ihtiyacım var; bir insan kaynağı, iki finansal kaynak. Bunları sağladığım takdirde Mersin’e çok büyük hizmetler kazandırabiliriz. Ama bu iki ayaktan birinin sakat olması durumunda da işimiz zorlaşır. Yönetime gelir gelmez de ilk üzerinde durduğumuz konuların başında bu iki temel konu geliyor” şeklinde konuştu.

“MERSİN’İN DEĞİŞİME İHTİYACI VAR”

Bölgede çok sektörlü bir ekonomik yapı olduğuna işaret eden Seçer, Mersin’in sanayi, lojistik, tarım ve turizm alanlarında çok önemli bir potansiyele sahip olmasına karşın, bugün arzu ettikleri noktada olmadığına dikkat çekti. Klasik söylemlerle ve aynı şeyleri yapmakla Mersin’de bir şeylerin değişmediğini belirten Seçer, son günlerde Mersin’de tartışma konusu haline gelen Mersin Büyükşehir Belediyesi logosunun değiştirilmesine yönelik eleştirilere de yanıt verdi. Seçer, “Mersin’in bir değişime ihtiyacı var. ‘Mersin’i daha çağdaş bir logoyla temsil ettirebilir miyiz diye düşündük’ ve böyle etkinliklerde simgesel anlayışla kullandığımız bir logo hazırlığı yaptık. Kızılca kıyamet koptu Mersin’de. Değişim öyle bir şey ki, hele insanlar önyargılıysa Einstein’in dediği gibi atomun çekirdeğini parçalayabiliyorsunuz ama bu önyargıları ortadan kaldıramıyorsunuz. Biz değişim istiyoruz, her anlamda değişim” dedi.