Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        YENİ dönem sadece yürütmeyi değil, yasamayı; yani Meclis’i de değiştirecek.

        Binali Yıldırım’ı dün Başkanı seçen Meclis bunun izleriyle doluydu.

        Küskünleri barıştırıp, yeni ittifakların önünü açtı…

        Partilere de yeni durumun gerekliliğini yerine getirecek yeni yapılanmaya ihtiyacı olduğunu gösterdi.

        Örneğin, uzun yıllardır, aynı toplumsal tabana hitap etmekle birlikte bir araya gelmekten kaçınan MHP lideri Devlet Bahçeli ile BBP lideri Mustafa Destici kuliste buluşup uzun süre sohbet etti.

        Yakınlarında olanların aktardığına göre Destici seçim sürecinden söz etmiş, en az 3 milletvekili ile gelmeleri gerekirken, listelerin gazabına uğradıklarını belirtmiş.

        Bahçeli de, “1969’da Parlamento’ya biz de bir milletvekili ile geldik. Sayın Başbuğumuz Türkeş beyefendi, Adana mebusu olarak gelmişti” anımsatmasını yapmış.

        Milliyetçi Cephe hükümeti döneminde sayılarının 3’e çıktığını, bugün ise 49 vekille temsil edildiklerini söylemiş.

        Tam bu sırada Meclis Başkanlığı oylaması ile ilgili liste gelip, MHP’nin karşısında da 49 yazdığını gören Destici, “Siz MHP için 50 diyebilirsiniz, beni de her zaman yanınızda görürsünüz” demiş.

        Memnuniyetini ifade eden Bahçeli ise “Siz de bizim sıralarımızda dilediğiniz zaman oturabilirsiniz” yanıtını vermiş.

        Bu arada OHAL’in yerine getirilmek istenen kanun değişikliğine ilişkin teklif üzerinde de durulmuş.

        OHAL’E FRANSA MODELİ

        Belirtildiğine göre olağanüstü hal uygulamasının (OHAL) yerine geçmesi hedeflenen kanun teklifi, gelecek hafta komisyonların oluşmasının hemen ardından gündeme alınacak.

        Hedeflenen, Fransa’nın OHAL’i kaldırdıktan sonra yerine koyduğu, “İç güvenliğin güçlendirilmesi ve terörle mücadele kanunu”na benzer düzenlemeyi yapmak.

        Üzerinde durulan gözaltı ve tutukluluk sürelerinde yeniden uzatmaya gitmek.

        Valilere terör ile ilgili konularda geniş yetki tanınmasını sağlamak.

        Ancak bu düzenlenmelerin Fransa’daki gibi 2020’ye kadar devam edecek sınırlı süreli yaptırımlar olarak yer alması hedefleniyor.

        Neden de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi…

        AİHM’in uyarısı kapsamında gözaltı ve tutukluluk sürelerinde indirime gidilerek Türkiye ağır tazminat ödemelerinden kurtarılmıştı.

        Sürenin uzatılması halinde aynı durumla karşılaşmamak için kısıtların belirli bir zamana sabitlenmesi amaçlanıyor.

        Hazırlıkların içinde bulunan hukukçu, “Bizim getirdiğimiz Fransa kadar ağır olmayacak” dedi.

        MUHALEFET YAPILANMASI

        Yeni dönem sadece iktidar ve ona destek veren partileri değil, muhalefeti de yeniden yapılandırıyor.

        CHP dün kapalı grup toplantısı yaptı ve Cumhurbaşkanı Kararnamelerine ve Meclis’te iktidarın getirdiği tekliflere karşı alabilecekleri taktikleri belirledi.

        Konuyla ilgili de CHP’den milletvekili seçilen Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu bilgi sundu.

        Kaboğlu bilgi verirken vekillerin dikkatinin dağıldığını görünce Grup Başkanvekili Özgür Özel’e birkaç kez ne kadar daha uzatabileceğini sormuş.

        Özel iki kez uzatabileceğini belirtmiş, üçüncü kez sorduğunda ise, “Hocam bu kürsüde bizden sonra medeni hukuk dersi varmış, kürsüyü boşaltmamızı istiyorlar” diye esprili yanıt vermiş; brifing bitmiş. CHP’deki hedef Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile kanun tekliflerini takip edecek yeni bir “Yasama Takip Bürosu” kurmak.

        Bunun ilk denemesini de yaptı ve yetki KHK ile Cumhurbaşkanlığı’na bağlanan Milli Saraylar konusunu gündeme getirdi.

        Kuruluşundan bu yana Meclis’e bağlı olan sarayların kanuna aykırı olduğunu, Anayasa Mahkemesi’nin iptal etmesi gerektiğini belirtti.

        Gerekçe olarak da Kültür ve Tabiat Varlıkları Kanunu’da yer alan, “TBMM’nin idare ve kontrolünde bulunan kültür ve tabiat varlıklarının korunması TBMM Başkanlığınca yerine getirilir” hükmünü gösterdi.

        TBMM, dün Başkan seçilen Binali Yıldırım’ın da teşekkür konuşması sırasında CHP’li Mahmut Tanal’ın laf atmasına verdiği esprili yanıtta da olduğu gibi uzlaşı kültürünü önceleyen döneme girdi.

        Taktiğini geliştiren, kanunları iyi bilen ve toplumu yanına çeken, bütün bunları da suhuletle yapan kazanır…

        Diğer Yazılar