HDP'de eğilim: Sineyimillet değil daha güçlü mücadele

HDP, belediyelere kayyum başta olmak üzere partisine yönelik saldırılara karşı yeni bir yol haritası çizmek için 20 Kasım günü Ankara’da geniş katılımlı bir toplantı yapacak. Kamuoyuna yansıyan sineyimillet önerisine HDP’nin karar organlarında sıcak bakılmadığı belirtiliyor. Ancak “HDP’nin varlığına yönelik” saldırıları püskürtebilecek bir mücadele yolunun çizilmesi gerektiği konusunda herkes hemfikir.

31 Mart seçimlerinde başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere yerel yönetimleri kaybeden AKP-MHP ittifakı, aldığı yenilgiyle tek adam tek parti rejimini yerelde tahkim etme konusunda büyük bir engelle karşılaşmıştı. İktidar, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesini kaybetmesiyle birlikte karşılaştığı yenilginin faturasını HDP’ye çıkardı. HDP’nin kayyumlardan geri aldığı belediyelere yine kayyum atandı. Şanlıurfa’nın Suruç ile Mardin’in Savur, Derik ve Mazıdağı ilçelerinin belediye başkanları görevden alınarak kaymakamların kayyum atanmasıyla birlikte HDP’nin kayyum atanan belediye sayısı 24’e yükseldi.

Kürt siyasi hareketinin kazanımlarına yönelik saldırılarda en önemli başlığı Suriye ve belediyeler oluşturuyor. Bu nedenle eleştirilerin odağındaki başlıklar da bunlar. Belediyelere ikinci kez kayyum atanmasının ardından sineyimillet önerisi bir kez daha gündeme geldi. HDP’nin saldırılar karşısında yeterli mücadeleyi veremediği yönündeki eleştirilerin ardından gelen bu öneri, kamuoyu önünde de tartışmalara neden oldu. Peki HDP ne yapacak?

HDP 20 Kasım günü Ankara’da MYK, Parti Meclisi ve belediye başkanlarının da yer alacağı geniş katılımlı bir toplantı düzenleyecek. Görüştüğümüz parti yöneticileri, bu toplantının “sineyimillete gidecek miyiz” şeklinde bir gündemle değil, HDP’nin varlığına yönelik hayatın her alanında süren saldırılara karşı nasıl bir yol haritası çizileceği hakkında olduğunu vurguluyor. İktidarın 24 belediyeye atadığı kayyumlarla yetinmeyeceği ve tüm HDP’li belediyeleri gasbetmeyi amaçladığı belirtilerek, “Bu toplantıda, kayyumlar başta olmak üzere partimize yönelik saldırılara karşı yeni stratejimiz ne olabilir, HDP ile dayanışma içerisinde olan demokrasi güçleriyle birlikte ne yapabiliriz sorusuna yanıt arayacağız. Bu arayış içerisinde çevremizdeki kimi yoldaşlarımız, dostlarımız bu saldırıları durdurmak için sineyimillet önerisinde bulundu. MYK olarak bunu demokratik bir öneri olarak görüyoruz” deniliyor.

"KAZANILAN MEVZİLERDEN ÇEKİLMEMELİYİZ"

Ancak edindiğimiz bilgiye göre partinin karar organlarında sineyimillet yöntemine sıcak bakılmıyor. Bu hamle konusunda, HDP’ye yönelik saldırıların yükseldiği önceki dönemlerde olduğu gibi “Belediyeler partimizin uzun süre verdiği zorlu mücadelelerle kazanılan mevzilerdir. Bu nedenle çekilmek yerine kazanımlarımıza nasıl sahip çıkacağımıza karar vermemiz gerekiyor” deniyor. Belediye başkanları arasında bu önerinin toplamda ne kadar karşılık bulduğunu bilmiyoruz. Ancak konuştuğumuz belediye başkanları arasında sıcak bakılmadığını söylemek mümkün.

BAŞKA BİR SOMUT ÖNERİ HENÜZ YOK

Parti yönetimi, saldırı her ne kadar kapsamlı olsa da mevcut mücadele hattının yeterli olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Seçilmişlerin görevden alınarak yerlerine kayyum atanmasının sıradan bir olay haline gelmesi, medya ambargosu, Diyarbakır il binası önüne polisin dayanması, en ufak hak arayışının bile ülkenin her yerinde yasaklanması karşısında bu ablukayı kıracak bir yol haritası çizilmesi gerektiği konusunda herkes hemfikir. Fakat konuştuğumuz parti yöneticileri sineyimillet veya kısmi çekilmenin dışında herhangi bir somut önerinin henüz olmadığını ifade ediyor.

TABAN DAHA GÜÇLÜ MÜCADELE İSTİYOR

Kamuoyu araştırmaları da tabanda HDP’nin kayyumlara karşı mücadelesine ilişkin bir veri sunuyor. Diyarbakır merkezli Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezinin geçtiğimiz günlerde Diyarbakır, Van ve Mardin’de yaptığı çalışmada, 631 kişiden yüzde 62.5’i kayyum atamalarına karşı HDP’nin tavrını yetersiz bulduğunu söylüyor. HDP’nin kayyumlara karşı ne yapması gerektiği konusunda ise yanıt verenlerin yüzde 36’sı “Kürt halkıyla birlikte kazanımları koruyarak, radikal tavır sergilemeli”, yüzde 11,6’sı “Fikrim yok”, yüzde 10.8’i “Meclisten ve tüm belediyelerden çekilmeli, sivil itaatsizlik”, yüzde 10,1’i “Yapabileceği bir şey yok”, yüzde 9,2’si “HDP kapsamlı bir öz eleştiri vermeli”, yüzde 9,2’si “Uluslararası kamuoyu oluşturmalı”, yüzde 5,7’si “Halkla arasındaki mesafeyi kapatmalı” diyor. Kayyumların atandığı belediyelerde yine HDP’yi seçen bölge halkının verdiği yanıtlara bakıldığında, daha güçlü bir mücadele istediği görülüyor.