Cihat Olcay Dinçel

Cihat Olcay Dinçel

cihat.dincel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Journal of General Medicine dergisinde yayımlanan bir derlemeye göre, “Kovid-19’dan tam korumasa bile, maske sayesinde öldürücü virüs dozundan daha az alındığı düşünülüyor.”

Şimdiye kadar virüsle ilgili pek sık bahsedilmeyen bir konu var ki o da “VİRAL YÜK”. Enfeksiyon bulaşan kişinin maruz kaldığı virüs miktarının hastalığın seyrini belirlediği düşünülüyor. Yani vücuda 10 tane koronavirüs girmesi ile 10.000 tane koronavirüs girmesi arasında ciddi tepkime farkı var.

Az sayıda virüs vücudumuzda çoğalıp zarar verici hale gelene kadar bağışıklık sistemimiz durumu fark ediyor ve virüsle tanışıp, virüse karşı hızla asker yetiştirerek, fırsat vermeden virüse müdahale ediyor. Çoğu zaman kişi virüsün bulaştığını bile anlamadan atlatıyor ve aşılanmış gibi bağışıklanıyor. Biz bu kişileri ASEMPTOMATİK (yani belirti vermeden hastalığı geçiren kişiler) olarak tanımlıyoruz.

Haberin Devamı

Çok sayıda virüse maruz kalan yani viral yükü fazla olan kişilerde ise hastalık daha ağır seyrediyor; vücudun kendi savunma mekanizması henüz virüsle tanışıp asker yetiştirmeye fırsatı kalmadan virüsün birçok odakta yerleşerek çoğalmaya başlamasıyla  semptomlar (belirtiler) görülmeye başlıyor. Bu kişileri SEMPTOMATİK hastalar olarak tanımlıyoruz. Sıklıkla hastanede yatırılan, yoğun bakım ihtiyacı olan, ölüm riski olan hastalar oluyorlar.

Çalışmaya göre, maskenin yaygın kullanımından önce %15’lerde olan asemptomatik hasta oranı, maske kullanımından sonraki yeni çalışmalarda %40-45’lere çıkmış. Kapalı ortamlarda konuyla ilgili yapılan çalışmalardan örnek verilmiş. Maske takılmadığı dönem Cruise gemisi Diamond Princess’ta asemptomatik Kovid-19 hasta oranı %20 iken, daha yakın tarihli bir başka gemide benzer bir salgın tespit edilmiş, herkesin maske taktığı bu gemide yolcuların yarısından fazlası Kovid-19 pozitif olmasına rağmen vakaların %81’i asemptomatik çıkmış.

Yine ABD Oregon’da maskelerin takılı olduğu deniz ürünleriyle ilgili işyerinde Kovid-19 enfekte olan 124 işçinin %95’inde semptom çıkmamış.

Maske takan kişilerin maruz kaldığı virüs miktarı çok daha az olduğu için Kovid-19 enfeksiyonunu semptomsuz geçirme şansı daha yüksek.

Haberin Devamı

Bu çalışma Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan son genelgede birçok alanda maske takma zorunluluğu getirilmesinin ne kadar yerinde bir karar olduğunu teyit etmiş oluyor.

Kamu Dışı Aile Sağlığı Çalışanları

Aile hekimliklerinde çalışan Aile Sağlığı Çalışanı olarak geçen arkadaşlarımızın bazıları farklı özlük haklarıyla istihdam ediliyor ve çok moralsizler. KAMU DIŞI AİLE SAĞLIĞI ÇALIŞANI olarak adlandırılan bu arkadaşlarımız, sözleşmeleri gereği, eş durumundan asla tayin alamıyor, emekli olduklarında emeklilik tazminatı elde edemiyorlar. 10 yıldır aynı yerde aynı işi yapmalarına rağmen iş garantileri yok, sözleşmeleri tekrar edilmediği gün işsiz durumdalar. Ayrıca, olur da 180 günden fazla heyet raporu almalarını gerektiren bir sağlık sorunuyla karşılaşırlarsa Kamu Dışı Aile Sağlığı Çalışanları işten çıkarılıyor. Kamu dışı Aile Sağlığı Çalışanı kadınlar ücretsiz izin hakları olmadığı için doğum sonrası ücretsiz izin hakkını kullanamıyorlar. Bu şartlar bu kişileri evlenmemeye, evlenseler bile çocuk yapmamaya zorluyor. Erkek kamu dışı ASÇ’leri yine ücretsiz izin hakları olmadığı için askerlik dönüşünde işsiz kalıyorlar. Sağlık Bakanımız Sn. Dr. Fahrettin Koca’nın bu dönemde sağlık çalışanlarımızın seslerine kulak vereceğine, ilgili şartları tekrar gözden geçireceğine eminiz. Bu dönemde kendilerinin canla başla siper eden sağlık çalışanlarımızın sesini duyurmak hepimizin asli görevidir.